Katılımcı, Merzifon Belediyesi İş ve Yaşam Merkezi Mimari Proje Yarışması

Mimari Proje Raporu

İklimsel ve coğrafi analizin ardından yarışma ve kent ölçeğinde analizler yapılmıştır. Buna göre üzerinde durulan 5 ana başlık altında analizler yapılarak proje alanı tanımaya çalışılmıştır.

Bu bağlamda dolu-boş analizinde okunan ‘sık yapı örüntüsü’ bitişik yapılaşma ve minimize yeşil alan kent ölçeğinde izlenebilen yoğunluktaydı, tescilli yapıların tanımladığı ‘kamusal boşluklar’ ve bu alanların tarihi değerleri ve yapılaşmaya karşı kentin almış olduğu tavır, dolu-boş analizi ve tescilli yapı analizinin ortak potada eritilmesiyle ortaya çıkmıştır. Buna göre kentin, büyüdüğü boşluklarda sık ve yoğun yapılaşma izletirken tescilli yapıların sunduğu boşluklarda kamusal kullanımı ön plana çıkaran alanlar tanımladığı görülmüştür. Yine yeşil alanların da bu kamusal boşluklarda kendilerini ortaya çıkaracak yoğunlukta bulunduğu gözlemlenmiştir. Özellikle ‘Kara Mustafa Paşa Camii’ ve ‘Tarihi Bedesten ‘in tanımladığı meydan, kentin merkezi konumunda var olarak, kente ait birer ara donatı olmak yerine ‘kentin merkezini’ tanımlayacak güçte ön plana çıkmaktadır.

Bir diğer önemli analiz olan odak noktalar ve kentin büyüme analizi kent hakkındaki mevcut durumu ve ileriye dönük gözlemlenebilecek büyüme senaryosunu okutmaktadır. Buna göre doğu yönündeki boşluğa doğru ilerlemekte olan kent yine merkezine tescilli yapılar tarafından tanımlanan meydanı alarak büyüme potansiyeli göstermektedir.

Tüm bu analizler doğrultusunda kentin, kuzeyiyle güneyi arasında belirgin bir işlev/yaşayış farkı olduğu gözlemlenmiştir. Özellikle Cumhuriyet Caddesi tarafından somut bir şekilde bölünen kent aslında 2 parçada çalışmaktadır. Durumun böyle olmasının en büyük nedeni kamusal boşlukların tescilli yapılar etrafında organize olarak kentin güney kısmında yoğun bir yapı dokusu olması ve meydanın, ‘iş merkezi odağı’ olarak adlandırılan ve Cumhuriyet Caddesi’nin güney kısmında kalan parselle ilişkisinin kent ölçeğinde zayıf kaldığı görülmüştür. Bu bağlamda projenin kentsel ölçekte, kentin ‘kuzeyi ve güneyi’ arasındaki belirgin farklı yaşayış değişiminin daha akışkan bir şekilde birbirine eklemlenebilmesine olanak sağlayacak kamusallıkta şekillenmesi önerilmiştir. Bu doğrultuda proje alanının batısında bulunan Muammer Aksoy Sokak mevcut trafik akış haritasında Cumhuriyet Caddesi’ne doğrudan bağlanarak buradaki yaya akışını zedelemektedir. Bu nedenle proje alanının kamusal potansiyelini kurgulayan bu önemli sokağın kuzey kısmının yayalaştırılması önerilmiştir. Mevcut sokağın Kargaoğlu Sokak ile Avcı Sokağa bağlanması oradan da Cumhuriyet Caddesi’ne kavuşması önerilmiştir. Böylelikle kentin 2 parçası arasındaki kopukluğu kademeli olarak eritecek bir ‘ara mekan’ tanımlayan ve yayalaştırılmış yan yollardan beslenen bir konseptle tasarıma başlanmıştır.

Etkileşim şeması bu ana kararlar etrafında şekillenirken, kentin kuzey kısmında kalan meydanla iletişim kurabilecek bir ‘yaya promenatı’ önerilmiştir buna göre yayalaştırılmış sokaklar ve tasarlanacak olan ‘iş ve yaşam merkezinin’ kent ölçeğinde ikinci bir odak olması ve kuzeyde kalan meydanla mevcut yayalaştırılmış yolları birleştirici/organize edici fonksiyonda yer alması önerilmiştir.

Vaziyet şeması bu ana kararlar etrafında şekillenirken kütle plastiği, ana konsept olan kentsel sürekliliği kamusal bir ara mekanla sağlayabilme arayışı ile kurgulanmaya başlanmıştır. Buna göre kütle organizasyonunun net bir hacim olması yerine iki bloğa ayrılması ve aradaki geçişin kamusal ara mekan adı altında, kent kurgusuna dahil olabilmesini sağlayacak potansiyelde olması amaçlanmıştır.

Buna göre şekillenen iki bloktan doğu kısmındaki, güneyden yaklaşan kullanıcıların bu ara mekanı kolaylıkla okuyabilmesi ve kurguya dahil olabilmesi için daha geride bitirilmiş ve kamusal süreklilik ara mekana kütlesel bir hareketle sızdırılmıştır. Buna nispeten proje alanının kuzeyinde sahip olduğu yayalaştırılmış bölümde Kara Mustafa Paşa Camii meydanına yaklaşım için önemli bir ‘ara meydan’ kompozisyonunda değerlendirilmiş ve buradaki kamusal boşluk meydana akışı destekleyecek biçimde kütlesel bir hareketle tanımlanmıştır.

Kütlesel organizasyonu tanımlayan bir başka temel karar ise bölgenin iklimsel verileri olmuştur. Buna göre oldukça fazla yağış alan ve bölge örüntüsünde de dikkat çeken ‘kırma çatı’ formu yorumlanarak projeye kabuk formunda aktarılmıştır. Böylelikle kütle kurgusu çevresel faktörlerle şekillenirken aynı zamanda program ağırlığıyla birlikte tasarımcıyı kısıtlayan hmax değerinin kırma çatı alt saçak kotunda tutularak üst kotlarda bir ‘ara kot’ tasarlama imkanı doğmuştur. Böylelikle bu mekânsal hamleyle ortaya çıkan program hafiflemesi alt ve üst kotlarda kamusal boşluklar olarak kendini tanımlamıştır.

Bu doğrultuda şekillenen projede plan kurgusunda da iki ana başlık altında ortaya çıkan ‘yaşam merkezi’ ve ‘iş merkezi’ olarak kendi içinde kamusal ve özel mekanlar barındırmaktadır. Buna göre proje alanının büyük çoğunluğunu kapsayan ofislerin kamusal değerinin zayıf, özellik algısının daha ön plana çıktığı birimler olarak programa eklemlendiği görülmüştür. Buna göre kentsel ilişkilerin sorunsuz ve kendiliğinden kurulabilmesi adına programda ‘esnaf’ literatüründe yer alan ticari mekanların kentle ve kentliyle kurduğu ilişkilerin olabildiğince kamusal ve süreklilik arz eden fonksiyonda olması önerilmiştir. Buna göre proje alanının doğusunda yer alan Hal sokağın mevcut bağlamının yoğun ticari fonksiyonda olduğu görülmüştür. Eski hal binasının bu sokakla kurduğu ticari ilişki fiziksel açıdan sorunlu olsa da sosyal açıdan olumlu bulunmuştur. Buna göre Hal Sokak boyunca devam eden kütle kurgusuna sokakla doğrudan ilişki kurabilecek günlük yaşamı destekleyen nitelikte ihtiyaç programında yer alan dükkanların bir kısmı yerleştirilmiştir. Böylelikle kentinin bu sokak boyunca deneyimlediği ticari birliktelik kütlenin insan ölçeğinde de ‘kente ait’ olma hissini uyandırmasını sağlamıştır. Bir diğer yayalaştırılmış yol olan Muammer Aksoy Sokağının kuzey kısmı kamuya bırakılarak mevcut ticari fonksiyonda olan dükkanların kullanım kolaylığı arttırılmıştır. Güney kısmında kalan alanın ise trafiğe açık bırakılması proje alanına yaklaşacak olan servis araçları ve malzeme giriş çıkışını destekleyecek fonksiyonda olması adına yapılmıştır. Yine kurguda bu cepheye denk gelen mekanlar PTT ve banka ile beslenerek trafik halinde seyreden akışa adapte olabilecek kamusallıkta birimler olarak kurgulanmıştır.

Çevre arterlerle ilişkisi bu şekilde belirlenen kütlenin, bahsi geçen ‘kamusal ara mekan’ kurgusunun organize edici elemanı ise ihtiyaç programında belirtilen yaşam boyu eğitim merkezi olmuştur. Program ağırlığı göz önüne alındığı zaman kamusal kullanıma olanak verebilecek mekanların birbiriyle her kotta iletişim kurabilmesi ve bu ilişkilerin ara mekan boyunca organize olarak devam etmesi önerilmiştir. Buna göre proje alanının güney kısmında yaşam boyu eğitim merkezinin girişi tanımlanmıştır.

‘Üst kotlarda kamusal kullanım azlığının ve özellik algısının ortaya çıkmasının sonucu olarak daha kontrollü mekanlar önerilmiştir.’ Buna göre tanımlanan iki kütleden batı tarafında kalan her kotta daha kamusal kullanıma olanak veren mağaza, kafe ve lokantayla beslenirken doğuda ki kütle özel yaşantı algısının daha fazla olduğu ve içe dönük çalışan ofis birimleriyle donatılmıştır. Bu iki kütlenin farklı kotlardan birbirine bağlanması ve ara geçişler sağlaması köprülerle yapılmıştır ve bu köprüler sayesinde iş merkezi ve kamusal kullanımlar birbirleriyle fiziksel ilişki kuracak biçimde tasarlanmıştır.

Etiketler

Bir yanıt yazın