Tasarımda “Kuzey Mutluluğu”

İskandinav tasarımı bir yandan klasik markalarının güncel isteklere ve ihtiyaçlara cevap veren yeni konumlandırmalarıyla, bir yandan da daha renkli ve daha cesur genç tasarım markalarıyla kendini yeniden ifade ediyor. Stockholm Tasarım Haftası da bu gelişmelere yer veriyor ve İsveç’in yanında diğer İskandinav ülkelerinden tasarımları da seçkisinde sunuyor. Eylül ayında yapılan edisyonunda en ilgi çekici sunumlardan birisi Made by Choice’in Finlandiya Büyükelçisi Maimo Henriksson’ın rezidansında ev sahipliği yaptığı sabah buluşmasıydı. Artizanal üretimi özgün tasarımla birleştiren markanın kurucu ortaklarından Niclas Ahlström ile bir röportaj yaptık.

 

Made by Choice’un başlangıç ​​noktası nedir? Zaman içinde nasıl gelişti?

Made by Choice (MbC), ana üretim şirketimiz olan Protos Demos’un (protosdemos.com) temeli üzerine kuruldu. Ofis, otel, restoran/bar ve perakende mağazaları için siparişe özel yapılan, hareketli mobilyalar üreten B2B operatörü olarak başladı. Müşterilerimize tercihlerine göre özel olarak hazırlanmış benzersiz alanlar yaratma seçenekleri sunuyoruz, şirketin adı da buradan geliyor. MbC, kitlesel mobilya pazarında insanlara kendi seçimlerini yapma ve istedikleri ürünleri yaratma özgürlüğü veren yeni bir seçenek. Şirket yakın zamanda İskandinavya’nın en ilginç B2C markalarından biri haline geldi. Artık dünya çapındaki en saygın perakendecilerden bazıları aracılığıyla satış yapıyoruz. Eğlenceli yaklaşımımız, İskandinav tasarımına yeni bir yorum getiriyor; bu nedenle büyük ilgi gördü.

Markanızın mottosu olan ‘Nordic Happiness’ı nasıl hayal ediyorsunuz?

Nordic Happiness; markanın değerlerini yansıtan ilginç, eğlenceli formlarımız ve renklerimizle şekilleniyor. Bunu, markanın tüm temas noktalarında görebiliyoruz; ürünlerin kendilerinde, dijital hallerinde, baskısında, … Markamızı deneyimleyen herkese mutluluk ve neşe getirmek istiyoruz.

Nordic Happiness, İskandinav ülkelerindeki yaşam tarzı. Finlandiya birçok kez üst üste dünyanın en mutlu ülkesi seçildi. Bu mutluluk; iş ve yaşam dengemizle, kurumlara ve diğer oluşumlara güvenimizle, demokrasiyle, yolsuzluğun olmamasıyla, eşitlikle, güvenlikle, sürdürülebilirlikle, doğaya, yakınlığımızla çok ilişkili.

Geleceğin tasarım klasiklerini yaratmayı hedefliyorsunuz. Stratejiniz bu misyon etrafında nasıl inşa ediliyor?

Müşterinin ihtiyaçlarına göre tasarlandıkları için her ürünün arkasında güçlü bir hikaye var. Klasik mobilya parçalarına bakıldığında sadece iyi bir tasarıma sahip olmaları değil, aynı zamanda güçlü bir hikayeye sahip olmaları da dikkat çekiyor. Örneğin Artek ve Alvar Aalto; ürünler her zaman Savoy veya Paimio gibi belirli yerler düşünülerek tasarlandı. Kendi ürünlerimize, kalitelerine, tasarımlarına güveniyoruz, bu nedenle tasarımlarımız klasik olacağından eminiz.

İkonik sandalyelerinizden biri Kolho’nun tasarım süreci nasıl şekillendi?

Sanatçı ve heykeltıraş sanatçısı Matthew Day Jackson ile Finlandiya’da bir partide tanıştım. Yeni bir yemek sandalyesi tasarlama yolculuğuna çıkmaya karar verdik ve bu da yeni bir mobilya ürünleri ailesi olan Kolho koleksiyonunun yaratılmasına yol açtı. Matthew, İngiltere Somerset Hauser & Wirth’te sanatçıyken fiberglas ve epoksi ile güçlendirilmiş kontrplak ve kartondan ölçekli prototipler yaratmıştı. Oturma ünitesi, ürünü mükemmelleştirmek için çok kişi tarafından test edildi.

Matthew, sandalyenin mümkün olduğu kadar rahat olmasına dikkat etti. Yemek alanları, sevdiğimiz ve evimize kabul ettiğimiz insanlarla değerlerimizi ve hikayelerimizi paylaştığımız bir yer; Kolho ile de biz insanların yarattığı en mahrem kültürel performans olan yemek yemenin gücünün ortaya çıkacağına inanıyoruz. Matthew, son üretim aşamasını denetlemek için Finlandiya’daki fabrikada kaldı. Tasarımcının, ahşap ustaları ve ekibimizle yakın çalışması da önem verdiğimiz bir nokta; bu sayede işbirliğine dayalı bir süreç oluyor ve birlikte tasarlamış oluyoruz. Her zaman MbC ‘için’ bir tasarımcı değil, MbC ‘ile’ birlikte bir tasarımcı olarak adlandırıyoruz.

“Space of Mind” olarak adlandırılan çağdaş modüler Fin kabininizle Wallpaper Design Award 2022 Life-Enhancer of the Year’ı aldınız. Bu kabini özel yapan şeyin ne olduğunu bize söyleyebilir misiniz? Projenin diğer ortaklarıyla nasıl işbirliği yaptınız?

‘Space of Mind’, doğanın içine yerleştiriliyor ve insanların dışarı çıkıp doğayı deneyimlemelerine olanak tanıyor. Üretim şirketimiz olan Protos Demos, mimarlık firması Studio Puisto ve bizim aramızda olan bir işbirliği halinde geliştirildi. Malzeme olarak Fin ahşabı kullanıyoruz; Finlandiya ormanlarından alınan ahşap, tekrar ormana geri götürüldüğü için sıfır karbon ayak izine sahip. Bina çok kompakt, bu yüzdem Finlandiya’da inşaat ruhsatı gerektirmiyor.

Made by Choice’da gelecek planlarınız neler?

MbC, yeni şeyler yaratmak ve güzel ilginç insanlarla çalışmak için bir kanal olarak düşünülebilir. Bu konuda her zaman esnek olduk ve şimdi de öyle olmaya çalışıyoruz. Covid-19 salgınına karşı çok duyarlıydık;

“Fem” uzaktan çalışma masasını ve Space of Mind kabinini tasarladık. Dış mekan mobilyaları gibi bazı yeni ürün serilerini pazara sürmeyi planlıyoruz. “Aino.Ar” teknolojisini dijital kanallarımıza (VR showroom ve mobilya konfigürasyonu gibi) entegre ediyoruz.

Etiketler

Bir yanıt yazın