Satınalma (Mes’ud Cemil Mezarı), İstanbul’un Mezarları Tasarım Yarışması

Satınalma (Mes’ud Cemil Mezarı), İstanbul’un Mezarları Tasarım Yarışması

PROJE RAPORU

Mesut Ekrem Cemil 1902’de İstanbul Cağaloğlu’nda doğdu. Ünlü müzisyen Tamburi Cemil Bey’in oğludur. Temel kemençe eğitimini babasından almışsa da tambur çalmayı henüz 14 yaşındayken Cemil Bey öldükten sonra onun öğrencileri olan Kadı Fuat Efendi ve Refik Fersan’dan öğrenmiştir. Birkaç yıl sonra Yenikapı Mevlevihane’sine gitmeye başlamış daha sonra Galata Mevlevihane’sinde neyzen Emin Dede ve ünlü müzikolog Suphi Ezgi’den dersler almıştır.

Mesut Cemil Bey bir süre hukuk fakültesine devam etmiş ama bitirmemiştir. 1921 yılında musiki eğitimi için Almanya’ya gitmiş, Hugo Becker’den viyolonsel dersleri almış ve 3 yıl sonra Türkiye’ye geri dönmüştür. Bir süre liselerde müzik öğretmenliği yaptıktan sonra 1926 yılında İstanbul Radyosu’na spiker olarak girmiş ve zamanla Radyo bünyesi içerisinde Türk ve Batı Musikisi Şefliği ve Ankara Radyo Müdürlüğü’ne kadar yükselmiştir.

Tamburda babasını bile geçtiği söylenen Mesut Cemil, viyolonseli de aynı ustalıkla çalardı. Bunların dışında kemençe, lavta, ud, violin, viyola, bağlama da çaldığı biliniyor. Çok iyi bir koro yöneticisi olup, birçok değerli şef yetiştirmiştir. Zamanının en ünlü müzisyenleri ile birlikte çalışmalarda bulunmuştur. Nevzat Atlığ kendisini XX. yüzyılda mûsikide çığır açmış üç büyük icracı arasında zikreder: Tambur ve kemençede Tambûrî Cemil Bey, ses icrasında Münir Nurettin Selçuk, toplu icrada Mesut Cemil.

Mesut Ekrem Cemil  pek çok enstrümanı ustalıkla çalmasına karşın kendisi tambur ve viyolonsel virtüözü olarak bilinmektedir. Tasarımın merkezinde bu iki enstrümanın formları referans alınmıştır. Viyolonselin gövde kısmının iç bükey boşluğu, tamburun kesitteki dış bükey formuyla eril ve dişil olarak birbirini tamamlamaktadır. Doğu ve batı kültürlerine ait bu iki enstrümanın tek bir bütün olacak şekilde iç içe geçirilmiştir. Viyolonsel dolulukla temsil edilirken, tambur boşlukla temsil edilmiştir. Mesut Ekrem’in bir süre soyisim olarak kullandığı “TEL” bronz lamalar olarak kullanılmış, MESUT EKREM CEMİL yazısı bu sözde tellerin üzerine yazılmıştır.

Etiketler

Bir yanıt yazın