Katılımcı (Mustafa Demir, Elif Aydın), Çaycuma Spor Merkezi Mimari Proje Yarışması

MİMARİ RAPOR

Geçmişten günümüze yapılar, kent hayatına ve kentli insanın gündelik yaşantısının her aşamasına katılan, hem kendilerini ona göre şekillendiren hem de kendi yapısal durumları açısından onları yönlendirici bir güç olarak var olagelmişlerdir. Bazı yapılar tüm kentin karakterini belirleyecek kadar baskın olurken bazıları ise mütevazı bir biçimde kendini kentin bir parçası yapabilmek için çabalamaktadır.

Kent İçerisindeki Konum

Spor merkezi tasarımı için seçilen proje alanı Çaycuma ilçesinin önemli akslarından birisi olan Uğur Mumcu Caddesi ile Yenice Irmağını bağlayan İlim sokak üzerinde yer almaktadır. Ayrıca planlama içerisinde proje alanı ile ırmak arasından geçecek olan 45m genişliğinde bir ana yolda bulunmaktadır. Aynı zamanda önemli bir eğitim ve spor alanı ile de çevrelenmiş durumdadır. Alanın hemen bitişiğinde bir Lise ve Kuzeyinde bir ortaokul bulunmaktadır. Güney kısmı ise futbol sahası ve kondisyon kısmına doğru açılmaktadır. Ayrıca kentin yeni gelişim bölgesi ile iç içe ve fonksiyonu gereği bu bölgenin kaldıraç noktası olabilecek bir konumda yer almaktadır. Tüm bu yakın çevre verileri ve fonksiyonları ile ileriki yılların planlama verileri yapı tasarımın konumlanışında ve şekillenmesinde etkili olmuştur.

Nasıl Bir Yapı?

Tüm bu veriler ışığında bunlara cevap verebilecek bir yapı nasıl olmalı? Hem karşısında yer alan park ile bütünleşik bir kullanımı olan, spor merkezi için hizmet vereceği gibi gelecekteki tasarımlara yol gösterebilecek, arasında yer aldığı caddelerle kuvvetli bir bağlantı kuracak, kentlini günlük hayatı içerisinde yer alabilecek, altında beklenilen içinden geçilebilen ve dahil olunabilen, kentin dinamiklerinden beslenen ve onlara katılabilen bir Kentsel Eleman olarak bir Saçak (Örtü)Yapı tasarlanabilir mi? Bu kriterler, tasarımın şekillenmesinde aranan ve gerçekleştirilmeye çalışılan püf noktalardır.

Yapı yol algısında kütle, bir yerde sadece bir giriş saçağı bir yerde şeffaf bir yapı bir yerde peyzaj içinde ahşap dikmelerdir. Arsa kullanım imkanları sınırlı olmakla birlikte çevrede yer alan öğelerle harmanlanarak en optimum durum oluşturulmaya çalışılmıştır. Havuz ve açık alan aktivitelerinin kullanım değerini artırmak için yapının yol cephesi boyunca çepere yaslanan hizmet verecek mekanlar düzenlenmiş, diğer bölümü ise bir bütün olarak ele alınan park ve mevcut spor alanlarının bulunduğu güney kısımda yer alan geniş dış mekanla bütünleşen bir örtüden ibarettir. Bu cephe boyunca yer alan pencerelerin açılmasıyla, iç ve dış mekan arasındaki bu şeffaf seperasyon ortadan kalkar ve iç-dış bir olur. Yapı konstrüksiyonunun dışardan okunabildiği geçirgen cephe üzerindeki boşluklar iç ve dış mekan arasındaki görsel ilişkiyi tanımlar ve tamamlar. Havuz ve Fitnestan oluşan iki ana programı olan yapının genel kullanıcılarının yer aldığı mekanlar ve hizmet alanları aynı ortak alanları kullanmalarına rağmen birbirinden farklı hacimler bu kutu içinde sirkülasyonları birbirlerine karışmaksızın yer alır.

Yapı içerisinde yer alan iki ana programın işleyiş biçimleri de göz önüne alınarak yapılan planlama doğrultusunda bu iki birimin hizmet alanları kullanım alanları ile yakın bir şekilde ve ayrı ayrı çözülerek tek işletmeli bir durum olmadığı takdirde de işleyişte bir sıkıntının doğmaması sağlanmıştır. İhtiyaç duyulan diğer ortak birimler L şeklinde planlanmış bu iki programın kesişim noktasında çözülmüştür. Bu çözüm hem tek işletmeli durumda hem de farklı işletmeler olması durumunda işleyişin devam edebilmesini sağlamıştır. Ortak mekanların özelliklede kafenin ortak sosyal kabuk içerisinden parkla olan entegrasyonu artıracak şekilde ortada bırakılan niş aracılığıyla dışarı açılabilmesi yapının ana programlarını kullanmaksızın da kullanılabilmesine yardımcı olacaktır. Aynı zamanda park ile başlayan ve bu niş üzerinden yapı ile birleşip yapının kendi içiresinde ki sosyal mekanlarla birlikte giriş saçağı ile Yenice Irmağına ulaşan bir sosyal aks olarak davranmaktadır yapı.

Günümüzün en önemli konularından biri hiç kuşkusuz çevresel sürdürülebilirliktir. Ahşap ve yarı saydam Havuz örtüsü üzerinde yeralacak güneş panelleri ile hem havuz suyunun ısıtma-soğutma sisteminde hem de diğer enerji ihtiyaçlarını kendi karşılamayı, yağmur ve kullanım sularını bahçe sulaması ve klozetlerde kullanarak değerlendirmeyi öngörmektedir. Yarı saydam ve iki kademeli doğramadan oluşan cephe tasarımı ile hem içerdeki konfor ortamını arttırmak, hem de yapının enerji tüketimini minimuma indirmek amacıyla, maksimum düzeyde doğal havalandırma ve doğal aydınlatmadan faydalanılması amaçlanmıştır. Hem hizmet veren mekanlar hem de ortak alanlar ile havuz ve fitness alanlarının aydınlatması gün içerisinde güneş ışığından faydalanılarak çözülecektir. Doğrama sistemi içerisinde geliştirilen detay ile iç mekanların havalandırılması da doğal havalandırma ile sağlanabilecektir.

Etiketler

Bir yanıt yazın