Katılımcı, Merzifon Belediyesi İş ve Yaşam Merkezi Mimari Proje Yarışması

Mimari Proje Raporu


YERLEŞİM ve BAĞLANTI AKSI

İç Anadolu ile Karadeniz Bölgelerini birbirine bağlayan köprü konumundaki Merzifon, farklı dönemlere ait farklı işlevlerdeki zengin kültürel mirasa sahiptir. Uzun bir tarihsel süreç boyunca yerleşim yeri özelliği göstermiş, günümüzde de bu özelliğini devam ettiren Amasya Kenti’nin bir parçası olan Merzifon, coğrafi ve kültürel özellikleri ile bir bütünü oluşturmaktadır.

Merzifon tarihi birikimlerini belleğinde sürekli saklayarak, sosyal ve fiziki sürecin sonuçlarını günümüze taşımıştır. Yerleşimin bu mekânsal ve mimari zenginliğine eklenmesi amacıyla Merzifon İş ve Yaşam Merkezi tasarlanmıştır. Yapının ilçe merkezinde yer alması yanı sıra sit alanına, ticari birimlere yakınlığı ile yaşanılabilir ve kullanılabilir özellikleri taşıması çalışmanın ana fikrini oluşturmaktadır.
Yerleşimin sınırları içerisinde yer alan Paşa Deresi ile çalışma alanının bağlantısı zayıf bulunduğundan, yakınlarında bulunan tarihi çevre ve Paşa Deresi ile bağlantılarını güçlendirecek, Merzifon’un kimliğini tanımlayacak ana arter önerilmiştir. Bu ana arter, çalışma alanının mevcut yerleşimin tüm bileşenleriyle, çevre yolu ve Paşa Deresi ile ilişkilendirilmiştir.

ODAK NOKTALARI

İlçenin merkezinde yoğunlaşan odak noktaları mevcuttur. Odak noktası olarak belirlenen bu yapılar, proje alanı ve Paşa Deresi ile bir bütün olarak düşünülmüştür. Tüm odak noktalarının bağlantı arteri ile ilişkilendirildiği güçlü bir diyagram kurgulanmıştır. Bir bütünün parçasını oluşturacak yapı bu odak noktalarının içinde kamusal alan niteliğinde çeşitliliği ve sürekliliği sağlayacaktır.

YEŞİL DOKU

Odak noktalarının birbiri ile olan bağlantısının güçlendirilmesi gibi yerleşimdeki yeşil dokunun da sürekliliğinin sağlanması gerekmektedir.

Mevcut yerleşimden Paşa Deresi’ne doğru yönelimlerin yeşil doku ile zenginleştirildiği, çevre yolundan ilçe merkezine doğru yeşil bir aks önerilmiştir. Bu aks proje alanını sosyal alanlarla buluşturan, yaşayanların nefes aldığı güçlü bir bağlantı konumundadır.

TASARIM

Tasarım alanı sit alanı yakınlarında, ilçe merkezinde yer almaktadır. Yerleşimin en canlı yaya aksına komşu olan alan, ilçe ve halk ile fiziksel ilişkinin kurulması açısından avantajlı konumdadır. Yerleşim ve yaşayanların bütünleşmesinin istendiği tasarım alanı, yeşil aks ve odak noktaları ile ilişkisi bütünleştirilerek yaşayanların-yerleşimin bir parçası haline gelecek ve yerel yönetim ilçe ilişkisi güçlenmiş olacaktır. Böylece yaşanabilir ve kullanılabilir mekân-çevre algısı bu ölçütler ile sağlanacaktır.

İHTİYAÇ PROGRAMI

Mekân organizasyonu içerisinde yer alan birimler birbirleri ile ve çevreleriyle ilişkilendirilerek yerleşimin fiziksel ve sosyal yaşantısına değer katması planlanmıştır.
Kamusal birimler (Ptt, banka, belediye hizmet birimleri) araç ve yaya aksların kesiştiği yerde işlevlendirilmiştir.

Ticari yoğunluğun daha az olduğu Muammer Aksoy Sokak’ta geleneksel dükkânlar konumlandırılarak bu sokağın canlandırılması sağlanmıştır. Ticari yoğunluğun daha fazla olduğu yapının Hal Sokak’a bakan cephesinde ise eğitim birimleri (Ebru, El İşi, Müzik Atölyeleri) konumlandırılarak sokağa farklı bir konsept tanımlanarak yapının cazibe merkezi haline gelmesi amaçlanmıştır.

Ofislere, eğitim birimlerine ve günlük yaşam alanlarına özelleştirilmiş girişler tasarlanmıştır, bu girişler arasında geçişler düşünülerek, yapıdaki mekânların sürdürülebilir ve geçişken özelliğe sahip olması sağlanmıştır.

Merzifon tarihi yapılarının mekân organizasyonunda kullanılan avlu birimi esas alınarak birimlerin birbiriyle düşeyde ve yatayda ilişkileri düşünülerek görsel ilişkiler kurabilmeleri için galeri boşluğu tasarlanmıştır. Aynı zamanda avlunun yapıya olan ekolojik etkisi düşünülmüştür.

SOKAK- CEPHE DÜZENİ

Yapı adasının etrafının sokaklarla çevrili olması dinamik bir kullanımı sağlamaktadır. Bu sokakların sit alanına kadar uzanması yapının tarihi çevre ile ilişkisini ortaya çıkarmaktadır. Merzifon’daki geleneksel yapıların cephe organizasyonunda kullanılan cumbalardan ilham alınarak, yapıda modern çıkmalar tasarlanmış böylece yapının sokaklarla görsel bağlantısı kurulmuştur. Bu durum yapının yerleşimin simgesi haline gelmesini sağlayacaktır. Sokaklarda oturma, aydınlatma birimleri ve zemin kaplaması düşünülerek yaya aksları tanımlanmıştır.

ENERJİ ETKİN YAPI TASARIMI

Sürdürülebilir tasarım ölçütleri dikkate alınarak yapının bulunduğu çevrenin iklim ve doğa koşullarına uygun çözümler düşünülmüştür. Geleneksel yapıların sürdürülebilir tasarım ölçütlerinin çağdaş tasarım ve planlama konularında örnek alınması gereken ekolojik yaklaşımlar içerdiği bilinmektedir. Bu sebeple Merzifon’un tarihi yapılarındaki ekolojik yaklaşımlar dikkate alınarak yapının güneş enerjisinden maksimum faydalanması için avlu fikrinden yola çıkılarak tasarlanan galeri boşluğunun üzeri ışıklık ile örtülmüştür. Gün ışığının dik açıya maruz kalmaması için ışıklık özel bir formda tasarlanmıştır. Işıklığın dik yüzeyleri hâkim rüzgâr yönü olan kuzeydoğu yönünde tasarlanmıştır. Böylece yapının içindeki ısınan hava engellenerek, doğal havalandırma ile hava sirkülasyonu sağlanmıştır. Soğuk aylarda ise galeri boşluğunda hava sirkülasyonu yapılmadığında sera etkisi yaratacak ve yapının ısınmasına katkı sağlayacaktır. Bu ışıklık yapıda doğal aydınlatma da sağlamış olacaktır. Ayrıca yapının çatısında konumlandırılacak konjenerasyon enerji sistemleri sayesinde binanın ihtiyacına göre elektrik veya ısınma enerjilerini elde etmek mümkün olacaktır.

Yapının formu ise ısı kayıp ve kazancını etkileyeceğinden basit tipte dikdörtgen formda biçimlendirilmiş ve yapının yönlendirilmesine dikkat edilmiştir. Mekan organizasyonunda ise yapının birinci bodrum katındaki çok amaçlı salonun önünde iç avluya bakan fuaye zenginleştirilerek peyzaj ile bütünleştirilmiştir.

MALZEME

Yapıyı oluşturan malzeme ve bileşenlerin yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanan, enerji korunumu sağlayan, çevreye duyarlı ve az bakım-onarım gerektiren, çevre dostu malzemelerden seçilmesine dikkat edilmiştir.

Cephelerde yöreye ait geleneksel malzemeler dikkate alınarak taş ve tuğla kullanılmıştır. Sadeliğin hâkim olduğu cephelerde sürdürülebilir malzemelerle iklime uygun tasarım yapılmıştır. Cephelerde yer alan çıkmalar geleneksel tuğla ile kaplanarak duvarların ısı depolama kapasitesi yükseltilmiştir. Bu malzeme yapının iç mekânlarında da kullanılmıştır. Bulunduğu çevresinden malzemeleri ile ayırt edilecek ve ilk bakışta fark edilecek bir yapı tasarlanmıştır.

Etiketler

Bir yanıt yazın