Katılımcı, Bursa Atatürk Spor Salonu Mimari Proje Yarışması

UNUTULMAYA YÜZ TUTMUŞ BİR DOSTU[AHŞAP] CANLANDIRMAK
Temel Düşünce: Mimarlık, tasarımın önemli bir bileşeni olan malzemeden ayrı düşünülemez. Büyük açıklık geçen yapı sisteminde MALZEME VE FORM ilişkisine odaklı çalışmalar yapmak üzere yapılan analizler sonucunda ahşap malzeme kullanımında karar verilmesi sonucu, geleneksel ahşap yapım tekniğini detaylı bir şekilde inceleyerek, formları oluşturmada geometriden faydalanarak ve günümüz teknolojisinin imkanlarıyla ahşaba dayanım katarak, büyük açıklık geçen lamine ahşap teknolojisi ile bu coğrafyada sürdürülebilir, hızlı, özgün, çağdaş bir çevre ve mimari anlayış hedeflenmiştir. (Bu düşünce Bursa Atatürk Spor Salonu ve Yüzme Havuzu Projesi analizleri sonucunda Ahşap Yapı Yapma fikri sonucu temel tasarım ilkesi olmuştur…)

MİMARİ AÇIKLAMA RAPORU-
Bursa ve çevresi çok eski çağlardan beri farklı uygarlıkların yerleşim yeri olmuştur. Tarihin ve doğanın kesiştiği şehirde, hanlar, hamamlar, camiler, evler gibi kültürel miras değeri taşıyan yapılar bir hayli fazladır. Gördüğümüz örneklerde malzemenin doğru kullanımıyla birlikte, çevresel tahripler ve insan etmenine karşı çok uzun yıllar ayakta kalabilen yapılar yapılmıştır. Bu gibi yapılarda, ahşap yapı malzemesi olarak çok sık kullanılmıştır. Diğer taraftan, Atatürk Spor Salonunun ömrü 48 sene gibi kısa bir süre olmuştur. Ayıca, yıkım ve yapım gibi maliyetlerin ülke ekonomisine olumsuz etkileri vardır. Bu esnada harcanan fazla enerji ve kaynak tüketimi doğaya zarar vermektedir. Ek olarak üzerinde durulması gereken konulardan bir diğeri ise çeşitli sebeplerden dolayı ‘’Yeşil’’ Bursa’da hava kirliliği çevre sağlığını tehdit etmektedir.

Bursa’da günümüzden geleceğe miraslar bırakabilmek adına, doğasını, tarihini koruyarak, bu şehri daha da güzelleştirecek yenilikçi ve kalıcı yapılar yapılması gereklidir. Her defasında daha iyiyi yapabilmek, sınırları zorlayabilmek ve yapım tekniklerini geliştirebilmek, minimum enerji harcayarak inşa edebilmek ve böylelikle çevresel, teknolojik, yenilikçi, sürdürülebilir bir yapı elde edebilmek için yapım öncesi, sırası ve sonrası dönemde karbon salımını minimuma indirerek ve bünyesinde karbon tutabilecek sürdürülebilir, sağlıklı, doğal bir malzeme tercihi olarak ahşap kullanımı ön plana çıkmıştır. Bu ölçekteki bir projede ahşap yapı tercihi Bursa’ya değer katacaktır. Bu sayede birçok insanın, kurumun, kuruluşun ilgisi proje üzerinde olacaktır ve yapılacak proje şehre ekonomik anlamda çok daha büyük getirileri olacaktır.

Daha yenilikçi bir teknoloji ile son 100 yılda batıda çok yoğun kullanılan ve son zamanlarda ülkemizde de girişimlerin olduğu Lamine Ahşap Teknolojisinde üretim ve sağlıklı yapılar için ahşaba geçiş kaçınılmazdır. Teknolojinin gelişimi ile kontrollü endüstri ortamında değişik ölçülerdeki bağımsız ahşap tabakaları tutkallayarak, özel bağlayıcılarla birleştirilmesiyle güçlü bir yapı malzemesi elde edilebiliyor. Bu teknoloji ile ahşaba dayanım kazandırılarak daha büyük açıklık geçişinde kolaylıklar sağlanabiliyor.

Bu bağlamda, sürdürülebilirliğin temel ilkelerini baz alarak kaynak yönetiminde malzeme etkinliği (Yapı ömrünü tamamladıktan sonra ahşap malzemesinin geri dönüştürülebilerek kullanılabilmesi ayrı bir özelliğidir.) ve enerji etkinliği açısından fayda sağlayacak, yapım öncesi dönemde fabrika da üretimlerle hızlı bir şekilde inşa süreci sağlayacak ve inşa sürecinde çevreye çok az zarar verecek, yapım sonrası dönemde az enerji harcamaya devam edecek, doğal koşulları sağlayarak, tarihi ve kültürel mirası koruyarak, sağlık ve konfor için BÜYÜK AÇIKLIKTA AHŞAP MALZEMELİ MEKANLAR tasarlanarak, büyük açıklıklı yapılarda ahşap kullanımı konusunda ahşaba karşı önyargının önüne geçilmek istenmektedir. Bu yapım tekniğinin önemli projelerde kullanılmasıyla halka güven verilerek, ahşap endüstrisinin ülkemizde daha da gelişmesini sağlayarak, ahşaba ulaşımı daha da kolaylaştırarak, arz talep ilişkisi sonucunda maliyetlerde azalma sağlanacak ve böylelikle daha fazla tercih edilmeye başlanacaktır. Bu sayede, ahşap yapım sistemleri yaygınlaşarak ve bu malzemenin yerel şartlarda üretiminde daha büyük adımlar atılarak, ülke içi yatırımların kendi ekonomimize katkı sağlaması hedeflenmektedir.

Tasarım Yaklaşımları: MALZEME VE FORM İLİŞKİSİNE DAYANARAK, CEPHE VE ÇATI ÖRTÜSÜNDE BU İLİŞKİYİ GÖSTEREBİLMEK VE YAŞATMAK EN BÜYÜK HEDEFTİR.
Yapının yakın çevresi ile olan ilişkisi ve kent ölçeğindeki ilişkisi dikkatlice incelenerek, Millet Bahçesi ve Kültür Park ile bütünleşik olarak değerlendirilmiştir. Peyzaj düzeninde ve yapı konumlandırmasında, yürüyüş akslarını referans alarak ve yeni yürüyüş akslarını arazi içerisinde görsel ilişkiyi kesmeyecek ve ulaşımı kolaylaştıracak şekilde planlayarak, keskin yapı hatlarından uzak durulmuş olup, yaya ulaşımının kesintiye ve net dönüşlere uğramasından kaçınılarak, arazi boyunca devamlılık ve akışkanlık sağlanmak istenmiştir. Stadyum Caddesi ile Kültür Parkı birleştiren ve Millet Parkının içerisinden geçen ana yürüyüş yolu ile kesişim sağlayarak Kültür Park merkezine doğru yeni bir ana yürüyüş yolu arazi içerisinden geçirilmiştir.

Havuz ve Spor Salonu binalarının bodrum planı ortak çözülerek, üst kotta birbirinden bağımsız iki kütle olarak çözülmüştür. Sebebi ise bu iki yapının işlevsel olarak farklı alanlara ihtiyaç duymasıdır. Ayrıca Millet Bahçesiyle birlikte düşünülerek yapılan tasarımda arazi üzerinde daha dengeli kütleler kurgulanmaya çalışılmıştır. Arazide mekan tanımlarını daha net gösterebilmek adına, Millet Bahçesi ve Kültür Park ile olan iletişimi daha dengeleyebilmek için kot farkları kullanılarak merdivenler çözülmüş ve engelli kullanımına uygun rampalar ile ulaşım kesintisiz, engelsiz hale getirilmiştir.

Kültür Park cephesinden yaya yollarının hakim bir şekilde çoğaldığı ve arazi girişinde büyük meydan oluşturularak karşılama alanı kurgulanmıştır. Yayaların bu aks üzerinde fazlalaştırılması ile binalara girişlerin bu cepheden verilmesi planlanmıştır. Böylelikle iki yapı için açık mekanda ortak bir noktadan binalara dağılım sağlanabilmektedir. Spor Salonu planlamasında, zemin kotta 4 adet giriş bulunmaktadır. 2 giriş seyirciler, misafirler için, diğer 2 giriş personel, oyuncu ve hakem girişleri içindir. Ana yola yakın ve kolay ulaşılabilecek tarafa sporcu girişi konumlandırılmıştır. Ayrıca bu alanda 2 otobüs ve 1 ambulansın duracağı bir açık otopark oluşturulmuştur. Plan genelinde alandan kazanmak için hacimler saha etrafında tribün altında çözülmüştür. Giriş kısmında, çatı örtüsünü hissetmek için galeri mekan olarak açık hacimlerle kurgulanmıştır. Tribünlere yan akslardan saha alanına dahil olmadan çıkılmaktadır. Böylelikle karışıklığın önüne geçilmek istenmiştir. Yüzme Havuzu planlamasında zemin kotta 2 adet giriş bulunmaktadır. Islak ve teknik hacimler bodrum katında çözülerek, zemin katında temiz, açık bir kullanım bırakılmak istenmiştir. Aynı zamanda sporcu ve seyirci giriş alanları ve kullanım alanları ayrılmıştır.

Çevresel etmenlere karşı, cephelerde yatay ve dikey elemanlar kurgulanarak, belirli aks aralıklarıyla saydam, yarı saydam ve opak alanlar oluşturulmaya çalışılmıştır. Böylece güneş kontrolü sağlanmaktadır. Işıktan yararlanabilmek için şeffaf bir görünüş elde edilmek istenen Yüzme Havuzu Yapısında güneşin geliş açılarına göre her cephede yönleri güneşin geliş pozisyonuna göre değişmiş güneş kırıcı paneller bulunmaktadır. Ayrıca yapıda yazları dışarıdaki havayı cephe sistemindeki alt kanallardan yapı içerisine alarak ve yapı içerisinde ısınan havayı çatıdan dışarı atabilecek doğal havalandırma sistemi kurgulanmıştır. Kışın ise bu havayı içeride tutarak yapının ısısını kaybetmesine engel olunabilmektedir. Spor Salonu yapısı için cephe sisteminde karşılıklı alt ve üst kanallardan hava giriş çıkışları sağlanmaktadır ve doğal havalandırma ile yapı yazları serin kalabilmektedir. Spor Salonunun, Atatürk Anadolu Lisesi ile yakın ilişkisi düşünülerek, ses, görsellik ve güneyden gelen güneş için yapıya gölge düşürme gibi unsurların liseyi etkilemesinden dolayı yaklaşımda uzak kalınmaya çalışılmıştır.

Millet Bahçesi otoparkı için en güvenli girişin ve doğru pozisyonun mevcut konumu olduğu düşünülerek, mevcut hali korunmuştur. Atatürk Spor Salonu ve Yüzme Havuzu için yapılacak kapalı otopark için Stadyum caddesi tarafından arazi içerisine alınarak kapalı otoparka gidebilmekte veya gelen yolcuları bırakabileceği şekilde dur kalk alanı bulunmaktadır ve sonrasında araziden ayrılmaktadır. Bodrumdan iki farklı yapıya girişler mümkün olduğunca yakın tutulmuş olup ulaşımda kolaylık sağlanmaya çalışılmıştır.

Etiketler

Bir yanıt yazın