Hulme Living Leaf Street Evleri

Mecanoo tarafından tasarlanan, mahallenin 1950’lerden beri tanık olduğu dördüncü kentsel dönüşüm projesi olan Hulme Living on Leaf Street, apartman ve tek-ev konut tipolojilerini yekpare bir yapıda bir araya getiriyor.

Manchester kent merkezinin hemen dışında, Hulme mahallesinde yer alan Leaf Street, İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana kentsel dönüşüm projeleri ile defalarca yıkılıp yeniden yapılandırılmış bir alan. İlk olarak, mahalleye karakterini veren Viktoryen teras evleri, İngiltere’nin en büyük sosyal konut projesi olan Hulme Crescents evlerine yer açmak üzere İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra yıkılmış. 1990’larda ise Crescents evleri, bir kentsel dönüşüm projesi kapsamında yıkılmış.

Arsa güneydoğusunda, mahallenin ana bağlantı yolu ve Manchester Metropolitan Üniversitesi’nin binaları yer alıyor. Leaf Street Housing projesi, bu ölçeğe uygun olacak şekilde, 5 farklı yükseklikten oluşan apartmanlardan oluşuyor. Yapının yekpare, yoğun hacmi arsa boyunca kıvrılarak ilerliyor, kuzeye gittikçe ölçeği küçülüyor. Yapı blokunun kuzeyinde yer alan 3 katlı evler hemen bitişiğinde yer alan 1930lardan yapılar ile benzer bir ölçeğe sahip. Projede toplam 85 apartman dairesi, 20 tek aile evi, 2 adet açık avlu ve 56 araç kapasiteli araç park yeri bulunuyor.

Yapının S-biçimli planı, arsada iki adet yarı-açık kamusal yeşil avlunun oluşmasına olanak sağlamış. Hulme Arch Köprüsü’ne bakan giriş avlusu İngiltere’nin 18’inci yüzyıl sonrası meşhur olan garden square tipi parklarına benzer bir karaktere sahip. Leaf Sokağı’na bakan tarafta ise çocukların oynayabileceği bir park alanı bulunuyor. Bu iki avlu/bahçe alanı, aynı zamanda her apartmanın girişi olarak da işlev gören büyük geçitler ile birbirine bağlanıyor.

Yapı blokunun mevcut menderes biçimli planı sayesinde arsada inşaat öncesinde yer alan birçok ağaç korunabilmiş. Yeni eklenen ağaçlarda çeşitliliğe önem gösterilerek, kullanıcıların her mevsim bahçeleri kullanabilmesi amaçlanmış. Arsa içinde kalan yürüme ve bisiklet yolları çevredeki altyapıya ve hatta patikalara bile bağlanmış. Bu sayede yapı çevresi ile birlikte var olan bütünlüklü bir kentsel mekana dönüştürülmüş.

Etiketler

Bir yanıt yazın