ecoLogicStudio’dan Yeni Kitap “Biodesign in the Age of Artificial Intelligence: Deep Green”

Claudia Pasquero ve Marco Poletto tarafından kurulan yapılı çevre için biyoteknoloji konusunda uzmanlaşmış Londra merkezli mimarlık ve tasarım inovasyon firması ecoLogicStudio'nun yeni kitapları “Biodesign in the Age of Artificial Intelligence: Deep Green” başlığını taşıyor.

Stüdyo, 2005 yılından bu yana sistemik düşünme, hesaplamalı tasarım, biyoteknoloji ve dijital prototip oluşturmayı birleştiren yenilikçi projeleriyle uluslararası bir üne kavuştu. ecoLogicStudio‘nun mikro ölçekten küresel ölçeğe kadar uzanan “genişletilmiş” tasarım yaklaşımı, kent atmosferindeki gelecek yerleşim modelleri için gerçek bir test ortamına dönüştüğü deneysel bir uygulamada somutlaşıyor.

ecoLogicStudio, ilk kitabı “Systemic Architecture: Operating Manual for the Self Organizing City”i yayınlamasından bu yana geçen on yıl içinde, Innsbruck Üniversitesi, Bartlett UCL gibi uluslararası tanınmış akademik kurumlarla yakın bağları olan bir tasarım inovasyon konsorsiyumuna dönüşmüş. Yeni kitap, Pasquero ve Poletto’nun uygulamaya dayalı doktoraları da dahil olmak üzere, 2012’den 2022’ye kadar olan dönemde tamamlanan en önemli projelerin bir koleksiyonunu içeriyor.

Başlık, ecoLogicStudio’nun araştırmasında yinelenen üç temayı özetliyor: son teknoloji mavi yeşil master planlama, mimariye uygulanan biyotasarım ve gelecekteki şehirlerin tasarımı için bir araç olarak yapay zeka.

Kitap bizi yapay zekayı bir cıvık küf, bir örümcek ağı, bir mikroalg kolonisi veya bir miselyum ağı olarak düşünmeye davet ediyor. Bu organizmalar gibi, ecoLogicStudio tarafından tasarlanan ve inşa edilen mimariler ve peyzajlar da morfolojileri, malzeme davranışları ve estetik görünümleriyle zekayı bünyesinde barındırıyor. Sonuç olarak, ecoLogicStudio gezegenden enerji ve ham kaynak çıkarmaya çalışmayan tasarım yenilikleri öneriyor. Atıkların yeniden metabolize edilmesi veya kirliliğin filtrelenmesi yoluyla sürekli bir yenilenme süreci, yeni bir tür yapay döngüsellik gibi görünen bir süreç içinde büyüyor ve gelişiyor.

364 sayfalık cilt iki ana bölüme ayrılmış. Sir Peter Cook’un keyifli önsözünün ardından, PhotoSynthetica başlıklı Birinci Bölüm, kamusal alanda kentsel mikrobiyomu ilgilendiren ve anında etki yaratmayı amaçlayan fotosentetik mimari, biyo-dijital heykeller ve siber bahçeler gibi tasarım çözümleri öneriyor.

Kitabın Deep Green başlıklı ve Prof. Mario Carpo’nun sonsözünde ustalıkla tamamlanan ikinci bölümü, sentetik manzaralar ve derin bölgesel planlamayı tasavvur etmek için insan algısının ve ömrünün ötesine geçerek çok daha geniş bir uzay-zamansal çerçeve içinde işliyor.

İklim değişikliğinin yıkıcı olduğu bir dönemde, ecoLogicStudio değişimin basitçe durdurulamayacağını veya geri döndürülemeyeceğini ve yaşayan dünyada daha pozitif dinamiklerin oluşturulması gerektiğini fark etmiş. Bu amaçla kitap, tasarımla genişletilmiş bir bilişsel arayüz, yaşayan gezegenle birlikte evrim ve ortak yaşam içinde var olan, onun güzelliğine ve sürekli zevkine katkıda bulunan duyarlı bir varlık olarak ilgilenmeyi öneriyor.

Zamanın Ötesinde Tasarım Kaşifleri #8: ecoLogicStudio

Biyoteknoloji konusunda uzmanlaşmış bir mimarlık ve tasarım inovasyon firması olan ecoLogicStudio’nun kurucu ortakları Prof. Dr. Claudia Pasquero ve Dr. Marco Poletto, Geberit’in davetlisi olarak “Zamanın Ötesinde Tasarım Kâşifleri #8” etkinliği kapsamında 9 Ekim’de Türkiye’ye geliyor.

Kayıt:

Konferansa https://tasarimkasifleri8.eventbrite.com adresinden kayıt olabilirsiniz.

Etiketler

Bir yanıt yazın