“Mimari Kültürü Olmayan Bir Toplumda Tarihselcilik Son Derece Olağan”

Argos Yapı'dan Mimar Aslı Özbay'ın moderatörlüğündeki "Gayrimenkulde Tarihselcilik" oturumunda, tarihsel motifleri kullanan tasarımların neden talep gördüğü üzerine farklı bakış açıları sunuldu.

Konuşmacılardan ilk olarak sözü alan Arıkoğlu Arkitekt’ten Kaya Arıkoğlu, gelenekselci uygulamaların altında bir imaj yaratma problemi olduğunu belirterek, bu imaj sorununun yeşil binalar gibi akımlarda da görüldüğünü ve samimi bulmadığını, “İspanyol kasabası, İtalyan vadi evleri gibi isimlerle projeler üretiliyor. Bunun yaşadığımız çevreyle bir alakasını göremiyorum” dedi. Arıkoğlu ayrıca Türkiye’nin bu kadar tarih stoğu varken, sanal tarih yaratmanın uygun olmadığını dile getirdi. Mimar Walter Stelzhammer öncelikle Türk mimarisine ilgisinin nasıl başladığını belirtip, kendi projeleri üzerinden “geleneksel” Türk evini nasıl yorumladığı üzerinde durdu. Emaar Türkiye Genel Müdürü Ozan Balaban “gelenek” kavramını irdeleyerek, tarihi yapı formları ve elemanlarının geleneği ifade etmediğini, bu kavramın asıl karşılığının seneler içerisinde gelişen kent kültürü ve binanın kullanıcıya verdikleri olduğunu söyledi. Mimar Sinan Genim ise “Betonarme hızlı bir mimarinin ortaya çıkmasını sağladı. Hızlı bir şekilde yapılaşma ve çeşitlilik gösterdi. Bu malzemeyi ise yüz senede tükettik. Bundan dolayı da geçmişteki yapılarla ilişki kuracak yeni yapı talebi var” derken, aslında bu tarihselci tavrın Birinci ve İkinci Milli Mimari akımlarıyla daha önce denenmiş olduğunu ancak günümüzdeki isteğin fazla derinliği olmadığını sözlerine ekledi.

Osmanlı-Selçuklu Mimarisine Öykünen Binalar Neden Talep Görüyor?

Balaban, kültürel değişiklik sonrası geleneklerin unutulduğunu, tüketim toplumunun hakim olduğunu ifade ederken, en tehlikeli mimarinin hiçbir kültüre dayanmayan mimari olduğu yorumunu getirdi. Genim ise “Herşeyle yeni karşılaşmış gibi şaşırıyoruz. Bu yapılar talep görüyor, bunda şaşılacak birşey yok. Bu ürünler yarına ulaşacak ürünler değiller çünkü mimari açısından vazgeçilmez değiller” dedi. Bunun yanı sıra Genim, taklidi üzerinde çalışarak özgün bir üretim yapılabiliyorsa bu oknuda bir sorun olmadığını belirterek “Mimari kültürü olmayan bir toplumda bu normal, yaratıcılığın talep görmesi anormal olurdu” dedi.

Etiketler

Bir yanıt yazın