Klasik Otomobil Müzesi, tarihe ışık tutuyor

Ural Ataman Klasik Otomobil Müzesi, çeşitli koleksiyonlarla otomobil tarihine ışık tutuyor.

Tarabya’daki Ural Ataman Klasik Otomobil Müzesi, 1926-1975 yılları arasında üretilen 67 otomobil ve çeşitli koleksiyonlarla otomobil tarihine ışık tutuyor. Müze Müdürü Selim Terzibali, müzedeki koleksiyonun bir otomobil tutkunu olan iş adamı Ural Ataman’ın babasının 1937 yılında aldığı sıfır model bir Ford ile başladığını söyledi.

Tarabya’daki Ural Ataman Klasik Otomobil Müzesi, 1926-1975 yılları arasında üretilen 67 otomobil ve çeşitli koleksiyonlarla otomobil tarihine ışık tutuyor.

Müze Müdürü Selim Terzibali, müzedeki koleksiyonun bir otomobil tutkunu olan iş adamı Ural Ataman’ın babasının 1937 yılında aldığı sıfır model bir Ford ile başladığını söyledi.

Terzibali, Ataman’ın 1970’li yıllarda ailesinin kullandığı bir kaç klasik otomobili elden çıkarmayarak koleksiyonu genişlettiğini belirterek, “Müzede yer alan otomobillerin yaklaşık yüzde 40’ı ailenin kullandığı otomobiller. Geri kalanlar, yurt içi ve yurt dışından satın alınan otomobiller. Bunlar, çok kıymetli olup da çürümek üzere olan emsalsiz otomobiller. Bunlara çok büyük yatırımlar yapılarak ve röneve edilerek böyle bir koleksiyon ortaya çıktı” şeklinde konuştu.

Koleksiyondaki otomobillerin önceleri şirket binasının alt katında muhafaza edildiğini anlatan Terzibali, otomobillerin sayısını artmasıyla yeni bir yer ihtiyacının doğduğunu kaydetti.

Terzibali, bu doğrultuda şu anki müze binasının yaklaşık 2 bin metrekarelik arsa üzerine betonarme ve çelik konstrüksiyon kullanılarak inşa edildiğini aktararak, 2000 yılında da müzenin ziyarete açıldığını belirtti.

Müzede, klasik nitelikte 67 otomobilin yanı sıra 11 motosiklet, 18 benzin pompası, 450 adetlik jant kapağı koleksiyonu, 1300 adetlik maket otomobil koleksiyonu, 1970’li yıllara ait 76 adetlik neon ışık koleksiyonu ve kilometre saatleri koleksiyonunun görülebildiğini dile getiren Terzibali, şöyle devam etti:
“Müze dönemin o güzelliğini yansıtacak şekilde dizayn edildi. Amerikan otomobillerinin bulunduğu bölüm, tamamen dönemin Amerikan tarzına, Avrupa otomobillerinin görülebileceği alan ise tamamen dönemin Avrupa mimari tarzına göre düzenlendi. Müzede yer alan otomobillerle ilgili bilgilerin yanı sıra arabanın ön ve arka kısımlarının tam olarak görünebilmesini sağlayan özel olarak hazırlanmış dışbükey aynalar bulunuyor. Araçların arkalarına ve yanlarına yerleştirilen her biri ayrı birer klasik, benzin pompaları, kola ve çikolata makineleri, kollu oyun makineleri, jant kapağı koleksiyonu mekana apayrı bir hava veriyor.”
Terzibali, müzede 1926-1975 yıllarını kapsayan bir otomobil koleksiyonun yer aldığını ifade ederek, şunları kaydetti:

“En eski araç 1926 model Ford T, ‘Tin Lizzie’ denilen bir model. Henry Ford’un 1924 yılında bir hayaliyle başlayan bir süreç bu. Bundan önce özel atölyelerde el yapımı çok kıymetli arabalar yapılmış, ancak bu bant üzerinde yapılmış ilk örneklerden biri. 1957 model Cadillac Eldorado Biarritz var. Bundan bu orijinallikte dünyada yaşayan çok az var. Bizdeki o yılın yüzde 100 orijinalliğinde. Ayrıca eski ABD Başkanı John F. Kennedy’nin vurulduğu arabanın aynısı olan 1964 model Lincoln Continental de burada görülebiliyor. Koleksiyonumuzun en önemli parçası ise 1955 model Mercedes 300 SL Gull Wing. Bu çok kıymetli bir otomobil. Dünyadaki bütün koleksiyonerlerin sahip olmak istediği otomobillerden biri, ancak yaşayan çok az var bu otomobilden.”

Koleksiyona en son katılan otomobilin 1967 model BMW 3000 CS olduğunu aktaran Terzibali, “Bizim de bu koleksiyona katmak istediğimiz çok kıymetli otomobiller var. Mesela bir Bugatti ve Ferrari’miz yok, olmasını isteriz” diye konuştu.

-OTOMOBİLLERİN HEPSİ ÇALIŞIR VAZİYETTE-
Selim Terzibali, otomobillerin rönevelerinin orijinalliklerine uygun olarak kendi bünyelerindeki atölyede yapıldığını anlatarak, “Otomobillerin hepsi çalışır vaziyette. Vaktimizin el verdiği ölçüde arabaları atölyeye indiriyoruz ve bütün teknik bakımlarını yapıyoruz. Daha sonra yol testine çıkıyoruz, 150-200 kilometrelik sürüş yapıyoruz. Sürüş bittikten sonra otomobilin temizliğini yaparak cilalayıp yerine koyuyoruz” şeklinde konuştu.

Terzibali, müzede doğum günü, nişan, düğün, kokteyl, yılbaşı partisi, bayi toplantısı gibi çeşitli etkinliklerin de düzenlenebildiğini söyledi.

Müze, cumartesi günleri 11.00-18.00 saatleri arasında gezilebilir.

Etiketler

Bir yanıt yazın