Kentsel Tasarım Yarışmaları Üzerine Bir Toplantı

Kentsel tasarım yarışmalarının deneyimli jüri üyeleri ve katılımcıları 5 Eylül 2016 tarihinde Atelye 70 Beyoğlu ofisinde bir araya geldi.

Toplantıya katılanlar arasında Can Kubin, Devrim Çimen, Sertaç Erten, Ervin Garip, Zeynep Eraydın, Ahmet Mucip Ürger, İbrahim Alp, Ömer Yılmaz ve Özgür Bingöl vardı.

Kentsel tasarım yarışmalarının kapsam ve talep muğlaklığı ile uygulama aşamasına geçme konusundaki eksikliklerinin tartışıldığı toplantıda tartışmalar idare, jüri ve yarışmacı aktörler üzerinden ilerledi.

“Yarışmalarda içeriği belirleyen ve yarışmayı yönlendiren en önemli belge şartname.”

Sertaç Erten, kentsel tasarım ölçeğindeki yarışmalarda şartnamenin mimari proje yarışmalarına nazaran daha fazla zaman ayrılarak hazırlanması gerektiğini, içeriği belirleyen ve yarışmacıyı yönlendiren en önemli belgenin şartname olduğunu belirtti. Genellikle idarelerin yarışma alanına dair parçacıl istekleri olduğunu ancak jürinin kentsel ilişkiler dolayısıyla yarışma alanı kapsamını genişlettiğini ekledi. Bunun sonucu olarak yarışmada kentsel bir alan çalışılmasına rağmen uygulama aşamasında idarelerin sürecin en başındaki isteklerine geri dönüp onu uyguladıklarını söyledi.

Sivas Kızılırmak Yarışması’nda asıl uygulanmak istenen alanı yarışma sonuçlandıktan sonra öğrendiğini söyleyen Ervin Garip, bunun sebebinin yarışmanın talep ettiğini açıkça ifade edemeyen şartname olduğunu söyledi.

“Kentsel tasarım yarışmalarında problem tarifi çok önemli.”

Ahmet Mucip Ürger idarelerin genellikle kentsel vizyon ve taleplerini netleştirmediklerini ifade etti. Devrim Çimen ise yarışmaların başlangıç aşamasında problem tarifinin önemli olduğunu ve bunu idarenin tek başına değil jüri ile birlikte yapması gerektiğini ekledi. Can Kubin, problemi önce jürinin kendisinin tariflemesi gerektiğini söyledi. Problem tarifinin yarışmanın şeklini de belirlediğini söyleyen Kubin, farklı ölçek ve düzeylerde önerilerin beklendiği durumlarda iki kademeli yarışma yaklaşımının hem yarışmacılar açısından, hem de jürinin somut değerlendirme ölçütleri geliştirmesi açısından daha iyi sonuç verebileceğini belirterek, bu yöntemle örneğin Sivas Kızılırmak Yarışması’nda olduğu gibi 1. ödül alan projenin daha üst ölçek ağırlıklı, 2. ödül alan projenin ise daha alt ölçeklerde ağırlıklı çalışmış olması gibi yaklaşım farklılıklarının azaltılabileceğini belirtti.

“İki kademeli kentsel tasarım yarışmalarında ilk aşamada alana dair kavramsal çerçeve çizilmeli.”

Konyaaltı Yarışması gibi kent ve yakın çevresi ile ilişkilendirme dışında kentsel ağırlığı olmayan, sınırları ve çerçevesi daha tanımlı kentsel tasarım yarışmalarının tek kademeli olarak ele alınmasının daha başarılı sonuç vereceğine inandığını söyleyen Can Kubin, büyüklüğü ve gerektirdiği emek yoğunluğu dikkate alınarak ön seçimli yapılan Beylikdüzü Yaşam Vadisi ve Sivas Kızılırmak yarışmalarının iki kademeli olarak da yapılmaya uygun olduğunu söyledi. İki kademeli yarışmalarda ilk kademede yalnızca alanın kavramsal çerçevesinin tanımlanması, ikinci aşamada ise alt ölçeklere inilmesi gerektiğini ifade eden Kubin bu süreç için Başakşehir ve Harran yarışmalarını örnek verdi.

Kentsel tasarım yarışmalarında ilk aşamada master plan üzerinden ilerlenmesi gerektiğini söyleyen Devrim Çimen, somut bir üst ölçek kararı seçiminin önemini vurguladı. İlk aşama seçimi yapıldıktan sonra söz konusu master plan ışığında ayrıca mimari proje yarışmalarının da açılabileceğini düşündüğünü söyledi. Master plan yarışmaları üzerinden gerçekleşen yapılı çevrelere Hamburg HafenCity ve Kopenhag Kuzey Limanı örnekleri verildi.

Özgür Bingöl, kentsel tasarım yarışmalarının kategorize edilerek tartışılabileceğini söyledi ve yarışmaları ikiye ayırdı: Planlama ağırlıklı, mevcut veya yeni yapı stoğunun karakterini belirleyen ve açık alan düzenlemesi ağırlıklı, bulunduğu alanı çekim merkezi haline getirecek yarışmalar. İlk kategoriye Sivas Kızılırmak ve Beylikdüzü Yaşam Vadisi yarışmaları örnek verilirken ikinci kategoriye ise Konyaaltı ve Uşak İsmetpaşa yarışmaları örnek verildi.

“Kentsel tasarım yarışmalarında mimar ağırlıklı jüri yapılanmasını hata olarak görüyorum.”

Bingöl yarışmada yer alan aktörleri kamu otoritesi, yarışmacı ve jüri olarak sıraladı. Beklentinin en az olması gerektiği aktörün kamu otoritesi olduğunu söyleyen Bingöl, yarışmalarda önemli olan noktanın idarenin niyetinin açıkça anlaşılması olduğunu söyledi. Yarışmacı niteliğini ise iyileştirecek yöntemler olamayacağını ifade eden Bingöl yalnızca iyi şartnamenin iyi sonuç verebileceğini ekledi. Yarışma sürecinde yer alan en önemli aktör olarak jüriyi tanımlayan Bingöl, kentsel tasarım yarışmalarında mimar ağırlıklı jüri yapılanmasını hata olarak gördüğünü söyledi. Direksiyonda planlama disiplinin yer alması gerektiğini savunan Bingöl doğru yapılanmayla oluşturulacak jürinin uzun süreye yayılan çok detaylı bir çalışma yapmak zorunda olduğunu ve en az yarışmacılar kadar mesai harcaması gerektiğini söyledi. Mimarların yarışma alanında tekelleştiğini ifade eden Devrim Çimen bu algıyı kıracak jüriler oluşturmak gerektiğini belirtti.

Bunun üzerine şehir plancılarının yarışmalar alanına nasıl daha fazla dâhil edilebileceği üzerinde konuşuldu. Devrim Çimen, yarışmalarda jüri olmak için iyi birer meslek insanı olmanın yetmeyeceği yarışmalar alanında deneyim sahibi olmanın çok önemli olduğunu ifade etti.

“Yarışma alanına dair mülkiyet bilgileri yarışma ilanından önce jüri tarafından incelenmeli.”

Ahmet Mucip Ürger uygulanma sorunlarının en aza indirilebilmesi için jürinin yarışma açılmadan önce idarenin projeyi nasıl ve ne şekilde uygulayacağına dair somut bilgiler edinmesinin önemli olduğunu belirtti. Devrim Çimen ise yarışma sonrasında çıkması muhtemel mülkiyet problemlerinin önüne geçebilmek için yarışma alanına ait tüm mülkiyet bilgilerinin jüri tarafından incelenmesi gerektiğini söyledi.

“İmar planları yarışmayla elde edilmeli.”

Konuyu başka bir yöne çeken İbrahim Alp, imar planlarının da yarışmayla elde edilmesi gerektiğini söyledi. Çoğu şehirde yapılan planlarda gelişme konut alanları olduğunu belirten İbrahim Alp tüm bu alanların yarışmaya açılabileceğini düşündüğünü ekledi.
Toplantı süresince, kentsel tasarım yarışmalarında jüri yapılanmasında şehir plancılarının ağırlığının artması, şartname oluşturma sürecinin daha uzun zamana yayılan ve detaylı bir biçimde kurgulanması, geniş alana yayılan kentsel tasarım yarışmalarının iki aşamalı olarak kurgulanıp ilk aşamada kavramsal çerçeve beklentisinin olması, yarışma sonrasında karşılaşılan mülkiyet problemlerinin önüne geçilmesi amacıyla jürinin yarışma öncesinde mülkiyet incelemesi yapması gerektiği konularında hemfikir olundu.

Etiketler

Bir yanıt yazın