Gün Işığını Bir Üst Seviyeye Taşımak: Mimari Tasarımda Yeni Yaklaşımlar

Foster + Partners'ın Lüksemburg'daki ICÔNE projesi, 2024 yılında Singapur'da düzenlenen Dünya Mimarlık Festivali'nde "En İyi Doğal Işık Kullanımı" ödülüne layık görüldü.

Mimari proje görselleri için kaynak: ICÔNE | Offices and Headquarters

Esch–sur–Alzette’de bulunan bu yapı, endüstriyel miras ile çağdaş tasarımın dikkat çekici bir birleşimini temsil ediyor. Projenin tasarım lideri Darron Haylock, ICÔNE’un tasarım süreciyle ilgili önemli detayları paylaştı.

Esch-Belval bölgesi, Avrupa’nın en büyük çelik fabrikalarından birinin 1997’de kapanmasının ardından, Hollandalı mimar Jo Coenen’in 2001 tarihli master planıyla bilim ve teknoloji merkezi olarak yeniden şekillendi. ICÔNE, bu dönüşümün merkezinde konumlanarak bölgenin tarihî dokusuyla modern mimariyi bütünleştiren önemli bir yapı haline geldi.

ICÔNE’un tasarımında, alanın endüstriyel geçmişi temel bir ilham kaynağıydı. Yapının kontrollü dış cephesi, çevresindeki tarihi yüksek fırın kalıntılarıyla görsel bir diyalog kurarak geçmişle bugün arasında bir köprü oluşturuyor. Tasarım ekibi, binayı alanın topografyasına hassasiyetle yerleştirerek, Port of France ve plaza arasındaki seviye farkını kullanıcı dostu bir yaya akışına dönüştürmüş.

Başlangıçta spekülatif ofis binası olarak düşünülen ICÔNE, fintech sektörünün ihtiyaçlarını karşılamak üzere tasarlandı. Binanın merkezinde 5.000 m²’lik ortak çalışma alanı planlandı ve etrafına minimum 250 m²’lik alanlarda esnek kullanım alanları oluşturuldu. Proje sonunda %90 oranında bir Fransız bankasına kiralanırken, tasarımın esnekliği sayesinde farklı kullanıcılara da hitap edebilirliği korundu.

ICÔNE’un girişinde ziyaretçileri karşılayan beş kat yüksekliğindeki atrium, sıradan bir ofis binasının çok ötesinde bir mekân deneyimi sunuyor. Yapının doğu ve batı girişleri arasındaki hafif kayma, atriumun görsel etkisini artırarak mekân içinde dinamik bir etki yaratıyor. Doğal eğim sayesinde farklı kotları birbirine bağlayan geniş basamaklar, kullanıcılar için etkileşim ve yaratıcılığı destekleyen sosyal alanlar oluşturuyor.

Tasarım sürecinde bina içindeki mekânsal esneklik ve ferahlık, yatırımcı BESIX RED’in kalite odaklı vizyonuyla mümkün oldu. Yatırımcı, kaliteli çalışma ortamları ve doğal ışık kullanımının değerini anlayarak, bina içinde teraslar ve köprülerle birbirine bağlanan çok amaçlı sosyal alanların yaratılmasına destek verdi. Projede WELL standardı benimsenerek iyi görüş açıları, bol gün ışığı ve bitki örtüsüyle çalışanların refahı önceliklendirildi.

ICÔNE’daki geniş atriyumun ana amacı, gün ışığını binanın alt katlarına kadar ulaştırmak ve departmanlar arası görsel bağlantı kurmaktı. Yapıya entegre edilen bitkiler, endüstriyel çevrede yeşil bir vaha oluşturarak kullanıcıların konforunu artırıyor. Bitkilerin bakımı ve gelişimi için özel UV geçirgen camlar kullanılırken, atriyumun havalandırması da mekanik destekli doğal havalandırma sistemiyle sağlandı.

Bina, yaz aylarında aşırı ısınmadan korunmak için özel dot matrix desenli cam kaplama ve derinliği 1.35 metre olan dış cephe elemanlarıyla donatıldı. Bu detaylar, maksimum gün ışığı ile güneş koruması arasında ideal bir denge sağlıyor.

Son 30 yılda ofis tasarımının fonksiyon odaklılıktan, çalışan odaklı açık mekânlara doğru evrildiğini belirten Haylock, ICÔNE’un bu dönüşümün başarılı bir örneği olduğunu vurguladı. Tasarımın başarısının, şeffaf malzeme kullanımı, iyi planlanmış mekânsal düzen ve doğayla güçlü bağlantılar kurmaktan kaynaklandığını ifade etti.

Projenin başarısında, kullanıcı deneyimi ve mekânsal performansı değerlendirmek üzere yapılacak “yapı kullanıcı anketi” çalışmalarının da önemli olduğu belirtildi. ICÔNE, hem mimari kalitesi hem de doğal ışığı etkin kullanımıyla modern ofis tasarımında yeni standartlar belirliyor.

Söyleşinin tamamını buradan okuyabilirsiniz.

VELUX sponsorluğunda hazırlanmıştır.

A: Girne Mah. Girne Cad. No: 119/121 Maltepe – İstanbul
T: 0216 302 54 10
W: www.velux.com.tr 

 

 

Etiketler

Bir yanıt yazın