Form ve Maddesellik Aracılığıyla Eskiyle Yeniyi Birleştirmek: Astoriahuset ve Nybrogatan 17

Stockholm’ün kalbindeki en lüks mahallelerden olan Östermalm’da bulunan Astoriahuset ve Nybrogatan 17, 3XN tarafından tasarlandı.

Astoriahuset ve Nybrogatan 17, Stocholm’ün tarihi şehir merkezi olan Östermalm’da yan yana yer alıyor. Projenin odak noktası form, maddesellik ve mimari detaylar aracılığıyla var olanı yeniyle birleştirmek.

3XN’in tasarladığı projede Nybrogatan 17’nin Östermalm’ın mimari tarzını tamamlaması amaçlanmış. Bu nedenle tasarımında civardaki binalar referans alınmış. Yerel binalardan alınan örnekler önemli bir ilham kaynağı olduğundan çevre, yeni bina için tasarım ve malzeme seçiminde kritik rol oynuyor.

Projeden sorumlu olan Audun Opdal izledikleri yol için şunları belirtiyor: “Nybrogatan 17’ye otantik bir doku vermek adına el yapımı tuğla cephe, çelik süsleme ve çatı şekli için çok çaba sarf ettik. Aynı zamanda mahalleyle ve bitişiğindeki Astoriahuset ile uyumlu bir hava yaratmaya dikkat ettik.”

Nybrogatan 17’nin çatısı Astoriahuset ile bağlanıyor ve böylece binalar arasında daha büyük bir birlik yaratılmış olunuyor. Bu iki bina merkezi bir atriyum etrafında düzenleniyor. Burası binanın kalbi ve en fazla ışığın girdiği alan.

Esnek ve Geleceğe Yönelik Bir Ofis Binası

Nybrogatan 17’nin kalbi merkezi atriyum ve bina boyunca uzanan spiral mermer merdiven. Atriyum üzerindeki cam çatı, gün ışığının binaya girmesini sağlarken spiral merdiven görsel şeffaflık, topluluk ve binadaki insanlar arasında bir bütünlük oluşturmaya yardımcı oluyor. Heykelsi form insanları kendine çekerek merdivenleri kullanmaya ve hareket etmeye teşvik ederek aralarında küçük diyaloglar oluşmasına zemin hazırlıyor.

3XN’in kurucusu Kim Hertfort Nielsen, “Davranış üzerine araştırma yapıyoruz ve mimarlığın insan davranışı üzerinde büyük bir etkisi olduğu felsefesiyle çalışıyoruz. Araştırmamız asansörlere kıyasla merdivenlerde etkileşimin çok daha olası olduğunu gösteriyor. Bu nedenle, insanların daha büyük bir şeyin parçası olduklarını hissedebilecekleri bütünsel ve rahat bir ortam yaratmak için binaya daha fazla değer kattık.”

Gelecekteki ihtiyaçlara uyarlanabilecek esnek bir ofis ortamı yaratma, tasarım ekibinin ana odak noktalarından birisi. Nybrogatan 17, iletişimi ve yeniliği teşvik etmeye yardımcı olan, farklı çalışma biçimleri için alan ve spontane toplantılar için fırsatlar sağlayan hem geleneksel hem de ilham verici ortak çalışma alanları sunuyor.

Astoriahuset’in Dönüşümü

1874 yılında inşa edilen Astoriahuset, yeni Nybrogatan 17’in hemen yanında yer alıyor. Daha önce ofisleri ve sineması bulunan bina, orijinal işlevine yani konut dairelerine geri dönecek bir dönüşüm geçirdi. Bugün Astoriahuset zemin katta bir restoran ve beş kata yayılmış 18 daire içeriyor. Daireler, tarihi ifadeleri korunarak kapsamlı ama hassas bir restorasyon geçirmiş. Sinemanın eski fuayesi de restore edilerek şu an restoranın girişi olarak hizmet veriyor.

Proje geliştirme müdürü Viktor Sandberg Humlegarden “1800’lerin sonlarından kalma mimari ile yeni modern mimarinin sakin ve uyumlu bir biçimde buluştuğu ve uzun yıllardır erişilemeyen bir meydana artık açık olduğu için bu sonuçlardan gurur duyuyoruz. Nybrogatan 17 ve Astoriahuset’in açılışından sonra, üst düzey bir hedefin gerçekleştiğinin kanıtı olarak gördüğümüz inanılmaz olumlu tepkiler aldık.’’

Audun Opdal “Kentsel gelişim ve dönüşüm sonsuz süreçlerdir ve burada anahtar nokta şehrin geçmişini form ve uyumlu bir mimari kimlik ile gelecekle ilişkilendirmektir. Humlegarden ve 3XN arasındaki büyük işbirliği, mevcut kentsel alanla harmanlanan yüksek kaliteli yeni bir bina yaratmada çok etkili olmuştur.”

Etiketler

Bir yanıt yazın