Eski Şeker Fabrikasının Kalıntılarını Koruyan Bir Kamusal Park

Eski Şeker Fabrikasının Kalıntılarını Koruyan Bir Kamusal Park

ECG International Landscape Consultants, Tayvan'ın Pingtung şehrindeki terk edilmiş bir şeker fabrikasının yerini, mevcut endüstriyel altyapının parçalarını koruyan, halka açık bir parka dönüştürdü.

Heito 1909 projesi, şeker kamışı işleme fabrikasına dönüştürüldüğü 1909 yılından bu yana halkın erişemediği 160.000 metrekarelik bir alanı kapsıyor.

Fabrika kalıntıları üzerinde oturan park projesi, Snake Creek rekreasyon sahasının her iki tarafındaki alanı, fabrika kalıntılarının korunması ile doğal çevreyi birleştiren kamusal alana dönüştürüyor.

Mevcut yapıların korunması, eski binaların yeni gelişimlere yer açmak için sık sık yıkıldığı Tayvan’da uyarlanabilir yeniden kullanımın nadir bir örneği.

Mimarlar, 20. yüzyılın başlarında Japon egemenliği döneminde Heito olarak bilinen Pingtung tarihiyle bağ kurmak için kalıntıları korumayı ve birleştirmeyi tercih etmiş.

Peyzaj projesi, park alanı yaratmak için kademeli olarak açıldığında çok büyük bir saha olarak ortaya çıkarılan yeraltı yapıları içeriyor.

“Tasarım, kalan her yapıyı kurtarmaya ve tanımlamaya çalıştı. Her bina, Heito’nun gelişim tarihine hayati bir bakış sağlayan, parkta belirli bir işleve hizmet etti. Proje, altyapıyı inşa etmenin hikayesini ve şehir üzerindeki etkisini anlatıyor.”

Korunan yapılardan biri de eski fabrikaya ait bir yeraltı geçidi. Mevcut beton duvarların etrafındaki alan, yeni peyzaja yerleştirilmiş basamaklarla ulaşılan bir avlu oluşturmak için kazılmış.

Orijinal yapı yukarıdan ve avlu seviyesinden görülebiliyor, burada dairesel bir tünel ve kemerli bir geçit de dahil olmak üzere aşınmış çelikten yapılan yeni müdahaleler, eski ve yeni alanlar arasında bağlantı noktaları sağlıyor.

Avluya şeker fabrikasını bir zamanlar olduğu gibi gösteren bir maket yerleştirilmiş. Oksitlenmiş metalden yapılan maket Pingtung’un yaşlı yerlilerine aşina olan bacaları içeriyor.

Park ayrıca, bir zamanlar fabrikanın atık suyunu depolayan birkaç havzayı da barındırıyor. Bu havuzların dairesel beton temelleri, çeşitli işlevlere sahip bir dizi hacim oluşturmak için yeniden tasarlanmış.

 

Dik kenarlı havzalardan biri, çocukların çevredeki parkın manzarasını görmek için tırmanabileceği ek bir izleme platformuna sahip bir oyun alanı içeriyor.

Altında gölgeli bir alan da sağlayan oyun alanı havuzunun uzantısı bir zamanlar fabrikada kullanılan makineleri çağrıştırmayı amaçlayan çelik bir yapıya sahip.

Havzalardan bir diğeri, Japon imparatoru Hirohito’nun 1923’teki ziyareti için inşa edilmiş geçici bir bambu pavyonuna atıfta bulunuyor. Bambu sapları şeklinde otuz iki çelik eleman, merkezi sahnede gerçekleşen performansları izlemek için gölgeli bir yer oluşturan halka şeklindeki bir çatıyı destekliyor.

Havzalardan birine paslanmaz çelik bir güverte eklenerek oluşturulan yansıtma havuzu, durgun bir günde yakındaki Da-Wu dağlarından ayna görünümü sağlıyor.

Su sadece 15 santimetre derinliğinde olup havzanın kenarından merkeze uzanan bir patika su üzerinde yürüme hissi yaratmış.

“Proje ile, kazılan tarihi yapılardan ilham alınarak dönemin küçük bir kısmı kurtarıldı. Umarım, bu proje bir mekanın tasarımını tanımlamaya yönelik bir yaklaşıma ilham verir. Umarım, insanlar bir çorak araziyi görebilir ve potansiyelini keşfedebilirler.”

Etiketler

Bir yanıt yazın