Başkentin silueti belgeleniyor

TSMD (Türk Serbest Mimarlar Derneği) tarafından hayata geçirilen "Re-ACT (Re-Reading Architecture As A Cultural Transformation - Kültürün İzlerini Mimarlık Üzerinden (Yeniden) Okumak) Projesi" kapsamında planlanan atölye çalışmaları başladı.

21 Kasım Pazartesi günü Mimarlar Derneği 1927’de gerçekleştirilen açılış töreni ile başlayan Atölye çalışmaları AFSAD (Ankara Fotoğraf Sanatçıları Derneği) tarafından yürütülecek. Atölyelerin bitiminde yapılacak serginin küratörlüğü Prof.Dr. Ayşen Savaş ve Doç.Dr. Güven İncirlioğlu tarafından yapılacak.

“Farklı çerçeveler aracılığıyla başka bir Ankara’yı okumak”

Törende konuşan TSMD Yönetim Kurulu Başkanı ve proje koordinatörü Yeşim Hatırlı; “Türk Serbest Mimarlar Derneği, mimarlık mesleğinin öne aldığı değerlerin yaygınlaşması, mimarlık ve mimarlık mesleğinin uygulanmasının geliştirilmesi, kentsel çevre bilincinin oluşması ve yapı sektörünün gelişmesi için,1987 yılından bu yana hizmet veren bir sivil toplum örgütüdür. Derneğimiz mimarlık ortamı ve kültürüne katkı sağlayacak sosyal sorumluluk projeleri yürütmektedir. Bu dönem projelerden biri belki de en önemlisi, şu anda inşaatı sürmekte olan Mimarlık Merkezi’dir. Bu Mimarlık Merkezi ile hedeflenen ileride Merkezi bir Mimarlık Müzesi’ne dönüşmektir” dedi. Mimarlık Merkezi’nin temelini; AB Sivil Toplum Diyaloğu Projesi kapsamında alınan hibe ile yürütülmekte olan çok boyutlu, sürdürülebilir, Kültür ve Turizm Bakanlığı destekli Re-ACT projesinin oluşturacağını da belirten Hatırlı; “Projenin amacı, sadece mimarlar ve mimarlık öğrencilerine ulaşmak değil, toplumu mimarlık kültürü konusunda bilinçlendirmek, kentliyi yaşadığı ortama ve çevreye daha duyarlı hale getirmektir. “Benim Ankara’m” Fotoğraf Atölyesi de, projenin çok önemli bir parçasıdır dedi. Hatırlı, projenin sadece tekil bir fotoğraf belgeleme çalışması olmadığının altını çizerek, ‘Tasarlanmış yapılı çevre’ belgeleme çalışması ile amacın; ‘fotoğraf aracılığıyla başka bir Ankara’yı okumak’ olduğunu söyledi.

“Başkentin ana aksında, bütün kültürel, sosyal süreçler ve değişimler okunabiliyor”

Re-ACT Projesi Danışma ve Yönetim Kurulu Üyesi Ekin Çoban Turhan ise konuşmasında, “Ankara’nın model olarak alınmasının başlıca sebebi, kuruluşundan itibaren özellikle ana aksında bütün kültürel, sosyal süreçlerini ve tarihi süreçteki kırılmaları okuyabileceğiniz bir yapıya sahip olmasıdır. Ankara Türkiye’nin modernleşme ve batı ile değer bütünleşmesi oluşturma sürecinin başlangıç noktasını, bunun mimari ve planlamaya yansıma biçimlerini temsil eder. Başka bir ifade ile modernliğin modelini oluşturmaktadır. Yeniden kurulan bir başkent olarak Ankara bu dönüşüm ve temsiliyetin bütün unsurlarının gözlenebileceği bir ortamdır. Projenin amacı, kenti popüler anlamda da farklı farklı açılardan okunabilir hale getirmektir. Kentlinin yaşadığı kente olan algısını güçlendirmek ve başka bir ölçekten kentle diyalog kurulmasını sağlamak hedeflenmektedir” dedi.

“Torunlarımıza bırakacağımız dijital bir arşiv oluşacak”

AFSAD Yönetim Kurulu Üyesi Burak İmir, Re-ACT proje ortağı olarak bu projede yer almak ve destek vermekten çok büyük keyif aldıklarını belirtti. Proje kapsamında gerçekleştirilecek gönüllü Atölye çalışmaları sonucunda ortaya çok güzel bir sergi çıkacağını belirten İmir, süreç boyunca fotoğraf çekecek kişilere destek vereceklerini ve katkı sağlayacaklarını vurguladı. İmir “Atölyeler sonucunda torunlarımıza bırakacağımız dijital bir arşiv oluşturulacaktır” dedi.

Başkentin silueti bu çalışma ile belgelenecek

Ankara’nın ana arterlerinden Atatürk Bulvarı’nın karşılıklı iki çeperi, bu defa atölyelerde kentlilerin çalışma konusunu oluşturacak. Bu iki çeper ve bu iki çeperi besleyen arka koridorlardan akan yaşam, kamusal alanların kullanımı, tüm mekânsal eylemler, etkinlikler, kısacası fiziki mekân ve sosyal mekân arasındaki ilişki, bu atölyelerde çalışılacak. Atölyelere, mimarlık öğrencileri ve fotoğraf sanatçılarının yanı sıra başvuran kentliler de katılabilecek.
Atölyelerde çekilecek fotoğrafların nesnesi ve konusunu; yalnızca modern farkındalığa doğru temel bir değişim geçirmekle kalmayan, moderne karşı geleneksel, küresele karşı yerel gibi çelişkileri önüne geçilemeyecek biçimde yapısında bulunduran bir başkent olan Ankara kentindeki “tasarlanmış yapılı çevre” oluşturacak.

Başkentliler de çalışmalara katılabilecek

Fotoğraf aracılığıyla yapılacak “Kentin mimarisini yeniden okuma” çalışması, mimarlık sınırları içinde ve ötesindeki; kültürel, dini, dilsel, etnik, coğrafi ve tarihi farklılıkları göstermeye yardımcı olacak. Gerçekleştirilecek ‘Atölyeler’, aynı zamanda toplumda mimarlık bilincini arttıran bir araç olarak da görev yapacaklar.

Atölye çalışmaları sonunda iki farkı sergi düzenlenecek

AFSAD yönetimindeki Atölyelerde başlanılan çalışmalar sonucunda iki ayrı sergi düzenlenecek. Bunlardan ilki; jüri tarafından seçilecek eserler ile açılacak bir fotoğraf sergisi olacak. Küratörler Prof. Dr. Ayşen Savaş ve Doç. Dr. Güven İncirlioğlu’nun tasarlayacağı, fotoğraf ile Ankara maketinin sergilediği mekân arasındaki ilişkiyi kuran, projenin temasının genel izleyici ile paylaşılmasını da kolaylaştırmayı amaçlayan ikinci çalışma ise; elde edilen fotoğrafların grafik bir tasarım içinde sunulduğu bir sergi olacak.

Avrupa Birliği destekliyor

TSMD tarafından, Türkiye’de bir ilk olarak Ankara’da gerçekleştirilen Re-ACT projesi; AB finansmanı ve T.C. Avrupa Birliği Bakanlığı’nın destekleri ve ODTÜ (Orta Doğu Teknik Üniversitesi), Mimarlar Derneği 1927, AFSAD (Ankara Fotoğraf Sanatçıları Derneği), DOCOMOMO’nun (Documentation and Conservation of Modern Movement) paydaşlıklarıyla hayata geçiriliyor. Proje finansmanının büyük bölümünü karşılayan AB’nin yanı sıra Almanya’dan BDA (Bund Deutscher Architekten) ve Hollanda’dan ARCAM (Amsterdam Centre for Architecture) ise Re-ACT’de “proje ortağı” olarak yer alıyorlar.

Etiketler

1 Yorum

  • m-ata-can says:

    Ben mimar değim ama “toplumu mimarlık kültürü konusunda bilinçlendirmek, kentliyi yaşadığı ortama ve çevreye daha duyarlı hale getirmek”, aslında “çoklu katılım gerektirir” bir amaç gibi durmakta. Dolayısıyla bir Ankara’lı olarak “Benim Ankara’m” Fotoğraf Atölyesi de, projenin ana amaçlarıyla eklemlenebilirse çok önemli bir çıktı sağlayacak sözkonusu “duyarlılığı” başlatabilmek/sağlayabilmek adına. Bu konuda emeği geçen herkesi tebrik ediyor ve kutluyorum.

    Projenin gördüğüm kadarıyla en önemli vurgularından biri de -bence- ‘fotoğraf aracılığıyla “başka” bir Ankara’yı okumak’. Ben de merakla bekliyorum “mimari-çevre” gözünden “çıktıları”…

Bir yanıt yazın