Barselona’da Kompakt ve Sürdürülebilir 72 Daireli Bir Sosyal Konut Kompleksi

Barselona’da Kompakt ve Sürdürülebilir 72 Daireli Bir Sosyal Konut Kompleksi

MIAS Architects ve COLL-LECLERC Arquitectos işbirliğinde tasarlanan proje Barselona Belediyesi Konut ve Yenileme Enstitüsü için hayata geçirilmiş.

MIAS Architects ve Coll-Leclerc Arquitectos, tarafından tasarlanan konut kompleksi, Montjuic dağının arkasında La Marina del Prat Vermell mahallesinde, Ulldecona – Cal Cisó – Pontils sokakları arasında, denize çok yakın üçgen şeklindeki bir arsa üzerinde hayata geçirilmiş.

Konutun inşa edileceği arsanın üçgen şekli benzersiz bir zorluk ortaya koymuş ve mimarlar kompleksin ortogonal iç düzenlemesinin netliğini ve tipolojik rasyonelliğini korurken üçgenin yapısal bütünlüğünü korumayı amaçlamışlar.

Her biri iki odadan oluşan ve havalandırma, tipoloji ve manzara için en uygun koşulları sağlayan önemli sayıda sosyal konut birimini barındırmak için, üçgen arsa iki avlu ve kuzeyden güneye tam olarak hizalanmış iki geçitle bölümlere ayrılarak beş hacim elde edilmiş. Arsanın doğu ve batı köşelerinde farklı konutlara yer verilmiş. Mimarlar, bir iç üçgen blok avluyu tercih etmek yerine, sabah 10 ile öğleden sonra 2 arasında güneş alacak şekilde konumlanacak dört köşe konuttan oluşan bloklar önermiş.

Kompleksin algılanışı, bakış açısına bağlı olarak değişkenlik gösterecek şekilde planlanmış. Projeye doğu ve batı köşelerinden bakıldığında yarıklarla birleşik bir blok olarak görünürken, güney cephesinden bakıldığında, öğle saatlerinde güneş ışığının geçitlerden süzülmesini sağlayan, 92 metrelik  kesintisiz ancak hassas bir hacim sunan beş hacim olacak şekilde algılanması sağlanmış.

Projede kompaktlık, üçgenin geometrik kısıtlamaları ile sağlanırken, geçirgenlik eşdeğer bloklara bölünmüş, her katta on iki konut barındıran ve tümü köşe düzenine sahip aerodinamik bir hacim ile elde edilmiş. Sonuç olarak konutun her birimde havalandırma ve güneş ışığından yararlanma sağlanmış.

İnşaat sürecinde malzeme seçiminde daha hafif bileşenler kullanılarak ve kazı yapmaktan kaçınılarak binanın karbon ayak izi azaltılmaya çalışılmış.  Cephelerde, kırmızı renkli, 17 mm kalınlığında, cam ve nervürlü dikey fiber takviyeli beton şeritleri dönüşümlü olarak kullanılmış. 120 mm’lik metal çerçeveler içine yerleştirilen bu şeritler, düşük ısı geçirgenliği için iç yüzeyden yalıtılmış. Köşeler açık tutulup ısı yalıtımlı panjurlarla korunan zarfın geometrisini takip eden geniş balkonlar oluşturulmuş.

Betonarme yapıda, zemin döşeme ağırlığını %35 oranında azaltan ve arsanın üçgen geometrisine uyacak şekilde ağırlığı ve karbon ayak izini azaltan geri dönüştürülmüş PVC silindirik gövdelerden oluşan bir sistem olan Bubble-Deck (boşluklu döşeme) kullanılmış.

Kışın güneş enerjisinden faydalanmak için optimize edilmiş ve yazın tüm seviyelerde güneş gölgeleme ve çapraz havalandırma sağlayan açıklıklara sahip projenin konfigürasyonu ile yılda 8,76 kWh/m²’lik düşük bir toplam enerji tüketimi sağlanmış.

Çatılara yeşillik entegre edilmiş, biyoçeşitliliği teşvik etmek ve yoğun ısı etkisini hafifletmek için kırmızı çiçekli türlerle çiçek tarhları ile erişim geçitleri kaplamış. Ayrıca, hareketliliği teşvik etmek için bu geçitlere bisiklet park alanları yerleştirilmiş.

Etiketler

Bir yanıt yazın