Ahşap ve Sıkıştırılmış Topraktan Ev

Thailand Obkhan Ulusal Parkı'nda Yagnar Studio tarafından tasarlanmış olan kompakt ahşap platform ev, deneysel mimarinin bir örneği.

Hem konumun hem de sınırlı bir bütçenin etkisi bu projede belirleyici olmuş ve özellikle mimari tasarımın şekillenmesinde önemli rol oynamış.

Ahşap yapı, sıkıştırılmış toprak üzerinde yükseltilmiş bir zemine inşa edilmiş ve tasarım dili olarak Tayland’ın güneyindeki bahçıvanlar için geçici barınak olan Ka-Nham’dan esinlenmiş. İç mekan, konut olarak kullanılabilirken evin etrafındaki alan diğer etkinlikler için kullanılabiliyor.

Bina, çeşitli bölümler arasında bir bağlantı elemanı olarak hizmet veren uzun bir teras içeriyor. Her iki yandaki merdivenler hareketi kolaylaştırırken terasın yüksekliği oturma düzeni sağlıyor.

Teras, mutfak, banyo ve iki ayrı odayı birbirine bağlayarak merdivenlerin dahil edilmesiyle mahremiyet sağlıyor. Ayrıca, ikincil odadan farklı  ana odanın önünde çok yönlü bir alan olarak hizmet etmek için yükseltilmiş bir oturma odası dahil edilmiş.

Sınırlı bir bütçe ve alanın uzak durumunun sunduğu zorluklara rağmen Yangnar Studio, temel malzemelere dayalı çalışarak ahşap işçiliğinin titiz detaylarına ulaşıyor. Uzmanlıklarının eski ahşap işçiliğinin yapım tekniklerinde olduğu görünüyor. Ahşabın doğal özünü korumak için kimyasal kaplamadan kaçınmışlar ve yerel mağazalardan kolayca temin edilebilen ana yapı malzemelerini kullanmışlar.

Başka bir önemli inşaat kaynağı, geri dönüşüm malzeme dükkanları olarak belirlenmiş. Bu dükkanlar eski ahşap kapılar, pencereler ve çelik boru profil gibi unsurları sağlamış. Bu malzemeler ustalıkla evin belirli yönleriyle uyum sağlamak üzere adapte edilmiş. Bunlar arasında çatı direkleri, koruma korkulukları ve iç dekorasyon yer alıyor. Antika çarşı buluntuları, dekoratif amaçlı ve pratik kullanım için özenle düzenlenmiş.

Özellikle ekip, Vietnam bölgesindeki yerel evlerin eski ahşap sütunlarını ön merdivenlere uyum sağlayacak şekilde ustaca yeniden tasarlamış ve bunları alandaki taş basamaklarla sorunsuz bir şekilde bütünleştirmiş.

Projenin dayattığı mimari kısıtlamalar, etkileyici ve deneysel sonuçlara yol açmış. Sınırsız bir bina birçok mimarın özlemi olsa da, bazı ekipler yaratıcı potansiyellerini ortaya çıkarmak için sınırlamalardan yararlanarak geliştiklerini söylüyorlar.

Baan Ing Suk binası basit bir soru soruyor:

Bütçe ve konumsal kısıtlamalar çerçevesinde ne tür bir mimari yaratabiliriz?

Binanın çevresinde kaynak kullanımı ile birleştiği zaman ekip gelecekte profesyonel mimarlar tarafından mevcut kaynakların yaratıcı kullanımına daha fazla dikkat çekileceğine ve bu konuda araştırma yapılacağına inanıyor. Her yapının ardındaki anlam arayışı giderek daha önemli hale gelecek.

Etiketler

Bir yanıt yazın