5 Soruda Başbakanlık Hizmet Binası

Yapımı birçok tartışmaya sebep olan Başbakanlık Hizmet Binası hakkında bilinmesi gerekenleri sizler için derledik.

Bugün Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 91. yılı kutlanıyor. Kent ve mimarlık gündeminin yanında siyasal alanın ortasına taşınan Başbakanlık Hizmet Binası’nın açılışı da 29 Ekim Resepsiyonu ile bugün yapılacaktı. Ancak maden felaketi nedeniyle resepsiyonun iptal edildiği duyuruldu. 

İnşa edileceği duyurulduğu günden itibaren birçok tartışmaya konu olan, dönemin Başbakanı Erdoğan’ın, “Yaptığımız hukuksuz bir şey yok, güçleri yetiyorsa yıksınlar!” diyerek meydan okuduğu Başbakanlık Binası’na karşı büyük bir muhalefet gelişti. Yeni binanın inşa edilme sürecinde gelişen tartışmaları ortaya koymak için Başbakanlık Hizmet Binası hakkında bilinmesi gerekenleri sizler için derledik.

Neden Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ)?

Başbakanlık Hizmet Binası’nın Ankara’nın en önemli yeşil alanı olan Atatürk Orman Çiftliği’ne yapılması büyük tepki çekmişti. Soru önergesiyle meclis gündemine taşınan bu tartışmaya dönemin Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay şöyle açıklama getirmişti:

Başbakanlık binasının devletin güvenliğine ilişkin en önemli merkezlerden biri olduğu göz önünde bulundurularak, devlet menfaatlerinin en yüksek seviyede korunmasını ve temsilini sağlayacak bir yapıya ihtiyaç duyulmuştur. Güvenlik araştırmasında en uygun yerin Orman Genel Müdürlüğü yerleşkesinin olduğunun tespiti sonucu, anılan yerde yeni Başbakanlık Hizmet Binası yapılması kararlaştırılmıştır.

Nasıl Yapıldı?

Başbakanlık Hizmet Binası’nın inşası sürecinde en büyük tartışma yapının hukuken geçerliliği olmamasıydı. Bu zamana kadar çeşitli özelleştirmelerle parçalanan Ankara’nın en önemli yeşil alanına Başbakanlık Himzet Binası yapılmasının yolu 2006’dan bu yana yapılan bir dizi yasal düzenleme ve planlama çalışmalarıyla açıldı.

  • 2006’da “Atatürk Orman Çiftliği Müdürlüğü Kuruluş Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun” yürürlüğe sokulmuş ve bu değişiklik ile Ankara Büyükşehir Belediyesine Atatürk Orman Çiftliğinin “öncelikle üst ölçekli plan ve Koruma Amaçlı İmar Planı ve bunlara uygun her türlü imar planlarını yapma” yetkisi verildi.
  • 2007’de Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan “1/25000 Ölçekli Atatürk Orman Çiftliği Alanları Nazım İmar Planı” ile “1/10000 Ölçekli Atatürk Orman Çiftliği Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı meclisten geçirilmiştir. Ancak planlar 2008’de 13. İdare mahkemesince iptal edildi, 2010’da ise Danıştay iptal kararını onayladı.
  • Ağustos 2010’da “1/10000 Ölçekli Atatürk Orman Çiftliği Alanları Nazım İmar Planı ve 1. Derece Doğal ve Tarihi Sit Alanı Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı, 1/10000 Ölçekli Ulaşım Şeması ile 1/10000 Ölçekli Ulaşım Uygulama Projesi” Büyükşehir Belediye Meclis kararı ile onaylayarak yürürlüğe sokuldu.
  • 2011’de Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu, Orman Genel Müdürlüğü Gazi Tesisleri’nin 1. Derece Doğal ve Tarihi Sit Alanı şerhini kaldırdı ve sadece 3. Derece Doğal Sit Alanı olarak tescil etti. Tarihi Sit statüsü ise tamamen kaldırıldı.
  • Şubat 2012’de Orman Genel Müdürlüğü Gazi Tesisleri alanının Başbakanlık Hizmet Binası” yapılmak üzere TOKİ’ye devredilmesine ilişkin protokol Başbakanlık, Orman Genel Müdürlüğü ve TOKİ arasında imzalandı.
  • Nisan 2012’de Orman Genel Müdürlüğü Gazi Tesisleri ile Atatürk Orman Çiftliği alanlarından toplam 90 hektarlık alan, Başbakanlık Yerleşkesi yapılmak üzere 5393 sayılı Belediye Kanununun 73. maddesine göre Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı ilan edildi.
  • Şubat 2014’te 1/10.000 Koruma Amaçlı Nazım imar Planı’na ilişkin açılan davada yürütmeyi durdurma kararı verildi, karara yapılan itiraz da reddedildi.

İnşaata son ana kadar toplam 33 dava açılmış ancak davalarda elde edilen kazanımlara rağmen inşaat durdurulamamıştı.

Nasıl Bir Bina?

Yeni bir Başbakanlık Hizmet Binası yapılacağı kararı ortaya çıkınca bu binanın tasarımının nasıl olacağı da gündeme oturmuştu. Hükümetin Osmanlı-Selçuklu mimarisine karşı olan sempatisi Başbakanlık Hizmet Binası’nda da kendini gösterdi.

Yeni bina hakkında açıklamalar yapan dönemin TBMM Genel Sekreter Yardımcısı Haydar Çiftçi, “TBMM Başbakanlık Resmi Konutu Projesi’nin teması, Türk mimarisidir. Cephelerde ve ana mahallerde kullanılan tezyinatlar, geniş saçaklar, cumbalar bu temayı oluşturan ana unsurlardır. Geçmişten geleceğe haber veren çağın tanığı bir bina hedeflenmiştir.” diyerek binanın mimari üslubu hakkında bilgi vermişti.

Şefik Birkiye tarafından tasarlandığı bilinen yeni yapı TOKİ tarafından 150 dönüm arazi üzerine inşa edildi. 3 bloktan oluşan yapı kompleksinde büyük bir hitabet meydanı ve 1000 adet oda bulunuyor. Ana binasının tasarımında Selçuklu mimarisinden esinlenildiği görülürken Başbakanlık Binası hakkında en büyük muhalefeti geliştiren Mimarlar Odası Ankara Şubesi ise yapının mimarisini “merdivenleri, Dolmabahçe Sarayı’nın merdivenlerinden, seyir terası Topkapı Sarayı’ndan özentidir.” şeklinde değerlendirmiş, “Mimari üslup olarak tam bir görgüsüzlük” yorumunda bulunmuştu.

Neden Karşı Çıkılıyor?

Başbakanlık Hizmet Binası’nın yapımına ilişkin birçok farklı bakış açısından görüş derlemek mümkün. Fakat bunların büyük bir çoğunluğunu, yapının Atatürk Orman Çiftliği’nde yer alması oluşturuyor.

Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) modernleşme, kırın özgürleşmesi projesi; eğitim, üretim ve yönetim modeli olarak görülebileceği gibi önemli bir kamusal alan olarak da görülüyor. Ancak tüm kamusal niteliğine karşılık yerel yönetimin alanı kentsel gelişim bölgesi ilan ederek yapılaşmaya açması kentsel muhalefetin ortak noktasını oluşturuyor.


Marmara havuzu, Atatürk Orman Çiftliği, Ankara Aslıhan Demirtaş arşivi

Atatürk Orman Çiftliği, Mustafa Kemal Atatürk tarafından satın alınan 20 bin dekar arazi üzerinde “Orman Çiftliği” adıyla 1925 yılında kurulmuştur. 1925-1937 yılları arasında yeni arazilerin alınması ile 52 bin dekar yüzölçümüne ulaşan Çiftlik, 1937 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün vasiyeti ile Cumhuriyet’in “çağdaş tarım ilke ve uygulamaları” için devlete emanet edilmiş, 1950 yılında çıkarılan bir yasa ile resmi statüsüne kavuşmuştur.

Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) Erken Cumhuriyet Dönemi mirası olmasının yanı sıra Ankara’nın en büyük ve en önemli kentsel yeşil alanını oluşturmaktaydı. Dolayısıyla Atatürk Orman Çiftliği, Cumhuriyet Ankarası’nın henüz ıslah edilmemiş bataklıklarında başlatılan bir kültür ve modernleşme projesiydi. Alan tarımsal üretim ve denemeler, tarımsal sanayi ve kentsel rekreasyon işlevleri yönünden de Ankara’nın tarihsel, kültürel ve doğal kimliğinin ayrılmaz bir parçası olarak tanımlanıyor. Dönemin bu idealleri ile şekillenen alanda Atatürk Evi, İstasyon Binası, Saat Kulesi ve eki Marmara Köşkü gibi yapılar bulunuyor.

Aynı zamanda Ankara metropolündeki en büyük açık alan olan AOÇ’nin, birçok metropolde eksikliği hissedilen bir ekosistem elemanı olduğunu da söylemek mümkün.

Yapımın maliyeti ve mal oldukları da bir başka tartışma konusu. Şimdiye dek hakkında 33 dava açılan yapıya dair TMMOB Mimarlar Odası’nın açıklamalarına göre maliyet 1 Katrilyon’a yakın. Fakat Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in açıklamalarına göre, Aksaray’ın maliyeti 1 milyar 370 milyon lira.

Başbakanlık Hizmet Binası Neden Cumhurbaşkanı Tarafından Kullanılıyor?

1000 odasının olması, stratejik güvenlik önlemleri içermesi tabii ki bir gerekçe olabilir. Fakat tartışmanın büyük bir çoğunluğunu 91 yıllık bir geleneğin neden bozulduğu oluşturuyor. Bugüne kadar Türkiye Cumhuriyeti’nin bütün Cumhurbaşkanları Çankaya Köşkü’nde oturduğu biliniyor ancak Recep Tayyip Erdoğan neden kendine başka bir hizmet binası yapılmasını istediği büyük bir tartışma konusu…

Bu konu ile ilgili bir yorum Yeni Şafak Gazetesi yazarı Abdülkadir Selvi’den gelmişti. Selvi köşe yazısında Başbakanlık Hizmet Binası’nın nasıl yeni bir Türkiye temsili yarattığını şu sözler ile belirtmişti; 

Erdoğan halk tarafından seçilen Cumhurbaşkanı olduğu için buna yeni Başkanlık makamı da denilebilir.
Yeni Türkiye diye yola çıkan Erdoğan’ın, eski Türkiye’nin simgesi olan Çankaya Köşkü’nü kullanmayacağı izlenimi edindim.
Gerçekten de eski Türkiye’nin simgesidir Çankaya…

Hülasa eski Türkiye’nin ‘Son Kale’ sinin kapısına kilit vurulacak ve eski Türkiye’ye dair ne varsa orada kalacak.
İbretlik bir müze gibi. 

Çankaya Köşkü’nün yeni misafiri, Türkiye Cumhuriyeti Yeni Başbakanı Ahmet Davutoğlu ise “devlette böyle karşılaştırmalara” gerek olmadığını yani “hepsi hepimizin malı” dercesine bir açıklama yapmıştı. Davutoğlu TRT’de katıldığı bir canlı yayında “Vatandaşın özne olduğu Yeni Türkiye’de böyle semboller yer almaz. Yani bu ister Çankaya olsun ister yeni Ak-Saray karşılaştırmaları etrafında söyledim.” demişti.

Etiketler

Bir yanıt yazın