Ecem Arslanay ve Mina Gürsel Tabanlıoğlu, Architecture Foundation Writing Prize’da Finale Kaldı

Architecture Foundation’ın üç farklı kategoride düzenlediği uluslararası bir yazım ödülü olan Architecture Foundation Writing Prize 2022, “Mimarlık ve Temsil” kategorisi için Drawing Matter ile iş birliği yaptı. Katılımcılardan üzerinde çalıştıkları veya kendi ürettikleri bir mimari görsel hakkında kısa bir metin yazmalarını bekleyen yarışma için Ecem Arslanay ile Mina Gürsel Tabanlıoğlu tarafından kaleme alınan “Letter of Authorization to Discuss Late Ottoman Archive Drawings as Operational Images” (Geç Dönem Osmanlı Arşiv Çizimlerinin Operasyonel İmge Olarak Tartışılması İçin Yetki Mektubu) başlıklı metin, sekiz finalist metin arasında yer aldı. Aşağıda, 6 Şubat’ta Drawing Matter’da yayımlanan metnin Türkçe çevirisini bulabilirsiniz.

İlgili makama,

Bu belge ile alıcıya, aşağıdaki çizimleri “operasyonel imge” olarak değerlendirme yetkisi verilmektedir. [1]

Geç Osmanlı dönemi arşivleri; çevre betimlemesi, durum tespiti, adli ya da siyasi olayları belgeleme, inşaat, tamirat ve envanter çıkarma işleri için üretilen, resmî evrak mahiyetinde olan ve günümüz çizim standartlarına göre sıra dışı sayılabilecek çokça mimari çizime ev sahipliği yapmaktadır. Fotoğrafın maliyetli bir pratik olması sebebiyle, bu dönemde çizim yaygın bir belgeleme yöntemi olarak kullanılmıştır. [2]

Bozcaada’daki İngiliz donanmasına ait gemilerin kabataslak bir haritası. Belirli bir bakış açısı yoktur; kağıdın dört farklı yüzünden algılanabilir. Kaynak: TC Devlet Arşivleri Müdürlüğü, Osmanlı Arşivi, Topkapı Sarayı Müzesi Arşiv Kaydı (TS.MA.e), Klasör no:654, Dosya no:21.

Söz konusu çizimlerin üretilme amacı hayli rasyonel olsa da, üretilme şekli pek de öyle değildir. Öklidyen geometriden yoksun olan ve Osmanlı minyatür geleneğine yaslanan bu çizimler Vitruvius’un Mimarlık Üzerine On Kitap adlı çalışmasında tanımladığı temel mimari çizim teknikleri olan ikonografi (plan), ortografi (görünüş ile kesit) ve skenografiye (render) uymamaktadır. Bu çok kültürlü, geniş imparatorluğun çizim tekniklerinin çoğu melez niteliktedir. Bu teknikler, yatay ekseni düşey izdüşümlerle, kat planlarını kesitlerle ve mimari soyutlamayı sanatsal ifadeyle kaynaştırır. Çizimlerin bazıları fotoğraflara ve ilgili yetkililerin listelendiği notlara da sahiptir. Çizimler, kullanıcılar ağını ve onların subjektif deneyimini dışarıda bırakmamakta, mekânları okunaklı geometrik şekillere indirgenmeye zorlamamakta, içerdiği şahsiyetler ve etkileşimlerle, hikâye anlatım aracı olarak davranmaktadır. Bu noktada, yön bilgisine sahip olmayan haritaların varlığından da söz edilebilir. Bu haritalar sabit, mutlak, kapsamlı ve tek bir bakış açısı dikte etmek yerine çoklu bakış açılarının bir dağılımını sunar. Ayrıca plan, kesit, görünüş ve perspektifin birbirini tamamladığı bütüncül bir anlatısı da yoktur. Postmodern olduğu kadar, premoderndir de, büyük anlatılar taşımaz. Düzensiz, kesinlikten yoksun, ölçeksiz ve ölçüsüz, bağlamsız, soyut, belirsiz ve heterojendir. Batılı temsil standartlarına göre, varoluşsal bir krizin içindedir.

Tartışılacak temel konu bu çizimlerin “operasyonel imge” niteliği taşıyıp taşımadığı ve bu niyetle üretilip üretilmediğidir; fakat önce “operasyonel” olmanın Batı’nın okunaklı, ölçülebilir ve standardize edilebilir olmaya yönelik baskın anlayışına ne derece dayandığına bakılmalıdır.

Ergani İzabehanesi’nin görünüş çizimi. Ortogonal izdüşüm bazı kısımlarda kaybolmuştur. Kaynak: TC Devlet Arşivleri Müdürlüğü, Osmanlı Arşivi, Plan/Proje/Şema (PLK. s.), Belge no: 3066.

Ergani Dökümhanesinin üç boyutlu çizimi. Kaynak: TC Devlet Arşivleri Müdürlüğü, Osmanlı Arşivi, Plan/Proje/Şema (PLK. s.), Belge no: 3066.

Bu metnin resmî mektup formatı, bürokrasilerin beceriksiz bir şekilde rasyonelleştirilmiş ve irrasyonel bir şekilde disipline edilmiş işleyişlerine karşı bir hicivdir. Jill Stoner’ın Toward a Minor Architecture’da belirttiği gibi, Franz Kafka’nın dehası, modern iktidar yapılarını ve onların boğucu idaresini önceden tahayyül edebilmesinde yatmaktadır. Nihayetinde Dava, ters yönde ilerleyen iki gezginin aynı noktada buluşmasını sağlayan, uçsuz bucaksız iç mekânlara sahiptir. Belki de, dünyayı sayısallaştırmak, soyutlamak ve rasyonel bir şekilde; zamandan, özneden, kompleksiteden azade yüzeylere (mektuplara ve teknik çizimlere) indirgemek beyhude bir çabadır. Kafka’nın labirentvari arkitektoniğinin gösterdiği üzere, bu indirgeme dünyayı daha da anlaşılmaz kılabilir. Tartışmasız ki, dünya katı ve apodiktik değil, bitimsizce değişken ve hesaplanamazdır.

Bu yetkilendirme, imzalandığı andan itibaren geçerlidir. Her an bir sanat tarihçisi tarafından yürürlükten kaldırılabilir.

Saygılarımızla,
Ecem Arslanay
Mina Gürsel Tabanlıoğlu

1. Harun Farocki’nin 2000 yılında ortaya attığı terim. Farocki’nin sözleriyle “Operasyonel imgeler sosyal bir amacı olmayan, aydınlatmayan ve düşündürmeyen görsellerdir. Bir nesneyi temsil etmektense bir işlemin parçasıdır.” Bu tür görseller genelde askeri faaliyetler, rehberlik,denetleme ve benzeri operasyonlar için kullanılır.
2. Şenyurt O. (2022). Geç Dönem Osmanlı Arşiv Belgelerindeki Çizimlerin Düşündürdükleri. Sanat ve Tasarım Araştırmaları Dergisi, 3(4), 198‐220.

Etiketler

Bir yanıt yazın