Mansiyon, Kamu Binaları Tasarımı Fikir Yarışması

MİMARİ RAPOR

Kayseri Hükümet Konağı diğer yarışma arazilerine istinaden, şehrin merkezinde ve tarihi çevre içinde olması sebebiyle çalışma alanı olarak seçilmiştir. Arazi çevresindeki tarihi kamusal yapıların Hükümet Konağı için önemli girdiler sağlayabileceği ve kamu yapıları için kavramsal tasarım kriterleri sağlayabileceği öngörülmüştür.

İç Anadolu’da avluya hayat denir. Avlunun hayat diye isimlendirmesi, bizim, insan tarafından doğal yaşam alanı olarak kabul ettiğimiz, işgal, hareket ve aktiviteyi mümkün kılan boşluk kavramıyla örtüşür. Bu bağlamda avlu, en sade şekliyle, insanın hareketlerini, aktivitelerini mümkün kılan bir boşluk, doğal yaşamın yapay sahnesi, bir başka deyişle kimlik kazandırılmış doğal yaşam alanıdır, kimlikli doğadır. İnsanın hareket alanına mukabil olarak dikey örtüler, insan vücudunun uzantısı olarak özel alan sınırlarını oluşturur. Fiziki faktörlerden ziyade kültürel fonksiyona, sosyal kimliğe işaret eder. İslam şehirlerinde dikey örtüyle çevrelenmiş boşluklar, mimari gelişimin çıkış noktalarını oluştururlar .

Avlu yapı bütününün form ve karakterine uygun olarak mekanın merkezinde bir yaşam alanı oluşturur. Bu yaşam alanının sınırlarını belirleyen duvarlar tasarımın ana fikrini oluşturmaktadır. Kayseri kent merkezi Anadolu Selçuklu tarihi kamusal yapıları ile birlikte kentliye avlu-insan ilişkilerini göstermektedir. Arazi çevresindeki tarihi kamusal yapıların iç dinamikleri incelenerek Hükümet Konağı ve Sosyal Merkez alanı tasarımında bu dinamiklerin incelenerek kullanılması öngörülmüştür. Bu bağlamda çevredeki tarihi yapılar, tarihi Kayseri Kalesi, Kapalıçarşı, Yeraltı Çarşısı, Şifahane, Han, Bedesten, Cami, Hamam ve Medreseler olarak belirlenmiştir. Çalışma arazisi bu mekanların merkezinde olup bu yapılarla doğrudan ilişki kurmaktadır. Mevcut arazide belirlenen meydan Cumhuriyet meydanının eksik bir parçası gibi kabul edilip aynı isimle meydanın yolun karşısındaki devamlılığının sağlanması gerekli görülmüştür.


Çalışma Arazisini Çevreleyen Tarihi Yapılar

Tarihi yapıların içinde verilen 25.000m² çalışma arazisi için 10.000m² yapılaşma alanı belirtilmiştir. Tarihi çevrede yapılacak yeni bir kütlenin tarihi yapılarla kuracağı ilişki de göz önünde bulundurularak onlara bir arka plan oluşturması, yeni ile tarihi yapı arasında saygı ilişkisi kurulması hedeflenmiş ve duvarların yeni yapıları içine alarak eski ile yeni arasında bir arayüz oluşturması ön görülmüştür.

Kendi iç dolaşım sistemi ve avlu mekanları açısından kapalıçarşının merak uyandıran sokak yapısı referans alınarak hükümet konağı ile sosyal alan arasında benzer bir ilişki hedeflenmektedir. Aynı şekilde Hunat Hatun Medresesi, Sahabiye Medresesi gibi kendi iç avlusu olan mekanlarda ise çevre yoğunluğundan bireyi koparan duvar eşiğini geçtikten sonra daha sakin bir yaşam alanı oluşturan bir sistem oluşturulmak istenmiştir.

Arazinin insan yoğunluğu ve Cumhuriyet meydanı ile ilişkisi açısından ön alanı ile meydanın karşı tarafındaki meydanla kurduğu ilişki zayıftır. Bu sebeple çalışma alanının bütünlüğünü sağlayan ön tarafın meydan olarak bırakılması ve yapılaşma alanının doğu tarafına yakınlaştırılması belirlenmiştir. Böylece Hükümet Konağı ve Sosyal Alanlar tarihi alanın merkezinde değil koparılmış olarak tasarlanmıştır. Duvar – avlu ilişkisi içerisinde alanın çevresinin duvar ile çevrelenmesi tarihi yapılara bir arka fon oluşturacaktır. Aynı zamanda kendi içinde bir dolaşım sistemi oluşmasını sağlayacaktır. Meydana bakan ön duvar meydanın sınırlarını belirleyen ve boşlukta olmak hissini engelleyen bir faktör oluşturmaktadır.


Insanları Kullanım Yoğunluğunu Gösteren İzler

İnsan yoğunluğu ve bekleme alanları, meydanın devamlılığını göstermektedir. Mevcut arazi üzerinde de alt geçit,giriş-çıkış noktaları ve bekleme alanları kentlinin meydan kullanımını vurgulamaktadır.

Kütle oluşumu için arazinin doğu tarafında mevcut bir açık otopark bulunmaktadır ve bu alan hükümet konağına gelen kullanıcılar tarafından yoğunlukla kullanılmaktadır. Hükümet Konağı ile doğrudan işi olanlar için bu yönden giriş hızlı ve pratik olacaktır. Ön tarafta ise sosyal alan ve dolaşım alanları öngörülmektedir. Böylece zaman geçirme süreleri bakımından sosyal alanlar kapalıçarşı dinamiğinde çalışırken, valilik binası daha pratik ve hızlı kullanılmaktadır. Yapılaşma alanını iki yönde kesen akslar ile hükümet konağı ve sosyal merkez alanları ayrılmıştır.

Kütle izleri akslar üzerinden geçiş sağlayacak şekilde mekanı 4 ana parçaya bölmektedir. Giriş aksı zeminde Hükümet Konağı’ının okunabilirliğini artırmak ve meydan tarafında tarihi yapılara yönelimi referans verecek şekilde oluşturulmuştur. Valilik önündeki ikincil avlunun ana meydandan da görülebilirliğini sağlamanın yanı sıra köşe geçişini rahatlatmak ve tarihi yapılarla görsel ilişkiyi kuvvetlendirmek sebebiyle duvar zemin kat kısmında boşaltılarak üst kotta sadece galeriyi sarmaktadır.

Belirlenen izler üzerine kütlesel yerleşim yapıldıktan sonra şeffaf ve masif yüzeyler belirlenmiş, akslar üzerindeki alanlar okunabilirliğin artması için boşaltılmıştır. Bu bağlamda Valilik Binasının giriş kütlesi hem binayı iki parçaya ayırmakta hem de ana girişi vurgulamaktadır.

Kütleler etrafında yarı geçirgen bir duvar ile çevrelendiği için duvar içindeki mekanlar özellikle sosyal alanda olabildiğince şeffaf düşünülmüştür. Aynı zamanda ikincil cephe elemanları ile bu sosyal mekanların mahremiyet alanları sağlanmıştır. Sosyal alanların giriş-çıkış ve dolaşım ağı kütleler arası oluşturulan sokaklardan sağlanmaktadır. Böylece kapalıçarşı dolaşım ağı yorumlanarak sosyal merkez içerisinde tekrar ele alınmıştır. Atölyeler , sergi alanları, kurslar, kütüphane ve diğer sosyal işlevli mekanlar kullanım saatleri içerisinde çevresindeki duvar sebebi ile dolaylı ışık almaktadır.

Hükümet Konağı ise iç cephesinde cam, ikincil olan dış cephesi ise gün ışığını kontrol etmek ve yalıtımı güçlendirmek amaçlı taş panel güneş kırıcılar ile desteklenmiştir. Avlu içerisindeki tüm yapılar çift cephe sistemine sahip olup ısı yalıtımı ve ışık kırılması ile avantajlar sağlamaktadır.

Ön tarafta bulunan Sanat galerisi ve Seyir terası su üzerinde tutularak avluya serin hava akımını sağlayacaktır. Aynı zamanda bir kısmı amfi gibi de kullanılabilen büyük merdivenler ile hem galeriye giriş için bir teras hem de oturma,zaman geçirme gibi eylemleri destekleyen bir eleman olarak tasarlanmıştır.

Avlu içerisindeki kütlelerin öncelikli ısısal korunumu çevresindeki duvar sayesinde olmaktadır. Duvarlar ve kütleler arasındak geçişler gölge alanlar yaratarak ısısal konfor sağlamaktadır. Valili önünden meydana kadar olan geçişte saçak aks boyunca gölge oluşturmaktadır. Duvar; çevrelediği sistemin etrafındaki yoğun ses ve araç gürültüsüne de set oluşturarak ses kontrolüne destek sağlamaktadır. Isısal konforun en önemli unsuru çevresindeki duvardır.

Sosyal Merkez kütleleri ısısal konforu çevreleyen duvarın etkisi dışında birbirlerine yakınlıkları ve çift cephe sistemleri ile oluşturur. Aynı zamanda çift çeperli cephe sistemi iç ve dış mekanı ısısal anlamda maksimum seviyede ayırmaktadır.

Hükümet Konağı ise cephesinde yine aynı şekilde çift cephe sistemi ile ısısal konfor yaratmaktadır. Valilik Binası önce cephesi aynı zamanda Batı güneş ışığına en fazla maruz kalan yüzeydir bu sebeple ikincil cephede kullanılanılan taş panelerin yoğunluğu artırılmıştır.

Ayrıca bölgenin tektonik yapısı ele alınarak doğal taş kaynaklarından temin edilebilecek taş malzeme ile avlu duvar ve taş kapmalar üretilecektir.

Etiketler

2 yorum

  • yakup-akgocmen1 says:

    Bina güneşten neredeyse hiç faydalanmıyor, tam tersi sakınıyor, sanki Afrikada yapılmış , iç anadolu iklimine uygun değil.Dış çeper kışın zarardan başka birşey değil.
    Doğal havandırma çalışmıyor, hakim rüzgar yönü vs alakası yok.
    Pasif sistemleri geçtim neredeyse aktif sistem dahi yok ama enerji etkin konulu bir yarışmada Sürdürülebilir olmuş …..?

Bir yanıt yazın