Katılımcı, Taşınacak Olan Eskişehir Atatürk Stadyumu Alanında Yeni Fikirler Yarışması (A Kategorisi)

Proje Açıklama Raporu

Boşluklar ve doluluklar mimari ve kentsel mekanı oluşturan temel fiziksel öğelerdir.

Boşluk olmazsa mekan olmaz, mekanı var eden boşluktur.

Kentsel Mekanda Boşluk

Kent, mimari nesnelerin bir araya gelmesinden oluşan bir bütün gibi düşünülürse bu bütünün oluşturan mimari nesneler doluluk, bu nesnelerin arasında kalan alanlar ise boşluk olarak

değerlendirilebilir.

Kentsel doluluklar ve boşluklar arasındaki ilişki iyi tanımlanmış ve anlaşılır olduğunda, diğer mekansal ilişkilerin de başarı ile kurgulanabilir.

Mimari boşluk ve kentsel boşluk arasındaki ilişki, iç ve dış mekan örneğinde olduğu gibi benzerlik gösterir. İç mekanı oluşturan öğeler, duvarlar, tavanlar ve döşemeler iken, dış mekan da benzer öğelerden oluşur. Bu kez onu oluşturan öğeler, dış duvarlar, gökyüzü-ağaçlar-strüktürel elemanlar ve dış mekan döşemeleri gibi elemanlardır.

Trancik’e göre, kentsel doluluk ve boşlukların arasındaki diyalog tamamlandığında ve algılanabilir olduğunda, mekansal kurgunun başarılı bir şekilde işlemektedir. Ona göre, kent içinde mekanları yaratan ve bu mekanların kuşatma hissinin derecesini belirleyen, doluluk ile boşluk arasındaki ilişkidir. (Trancik, 1986).

Bu sava göre; mimari ya da kentsel mekanın öğeleri olan boşluklar birbirleri ile ilişki kurarlar ve bu ilişki iyi düşünüldüğünde hem mimari boşluklar hem de kentsel boşluklar daha anlamlı hale gelirler. Mimari ve kentsel boşluğun birbirilerini desteklemeli ve birbirlerine katkı sağlamalıdır. Giderek mimari form üzerinde etkili olan boşluk öğesi kentsel mekanın yeniden tanımlanmasını sağlar.

İlkesel olarak boşluğu tanımlamak.

Boşluk kenti ve mimari mekanı biçimlendiren en önemli öğelerden biridir. Bu biçimlendirmede zamana bağlı olarak farklılaşan şey ise, boşluğun özellikle mimari mekanda yaşadığı devinimdir. Günümüzde mimari mekandaki boşluk, salt mekana dair bir öğe olmanın dışında, kentsel mekanı da biçimlendiren bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır.

Mimari yapılar barındırdıkları boşluklarla özellikle kamusal alanların oluşumuna yardımcı olmaktadırlar. Kentsel boşluklar artık onları sınırlayan öğelerin yüzeylerinden ziyade, onları sınırlayan mimari mekanların yarattığı boşluklarla biçimlenmektedir. Bu durum, kent mekanı ve mimari mekanı birbirinden ayıran değil, birleştiren bir tasarım anlayışının kendine yer bulması ile sonuçlanmaktadır.

Boşluk tanımından hareketle, bir boşluğun oluşabilmesi için öncellikle boşluğun tanımlanması gerekir. Tanımlama, belirli öğelerle sınırlama ile mümkündür.

Meteorik boşluk kavramını, su damlasının su yüzeyinde oluşturduğu boşluk ile benzeştirebiliriz.

Su, kendi sınırlarını ve boşluğunu yaratır.

Projenin ilkesel kurgusunda da su ile bütünleşen boşluk kavramı öne çıkmaktadır.

Hafif, geçirgen ve işlevsel yapıdaki kavrayıcı form alanın merkezinde boşluğun tanımlanmasını ve kentsel mekanın oluşumunu sağlar.

Etiketler

Bir yanıt yazın