Katılımcı, Mimar Sinan Müzesi ve Mimarlık Merkezi Ulusal Mimari Proje Yarışması

Mimari Rapor

GİRİŞ

Kişi kendi ölçeğinin üzerinde bir yerde bulunurken kendini yere yaklaştıracak referanslar aramaya başlar. Kurmaya çalıştığı bağ, gördüğü, duyduğu, dokunduğu ve hissettiği şeyler ile yalnız kalma anlarını zorunlu kılacaktır. Erciyes Dağı özelinde sürekli görünürlüğünün bizi onu duyumsamanın eksik olduğu alana çekmiştir.

Görmenin mecburi öncelendiği koşullardan ayrılıp hissetmeye yaklaşmanın ve aradaki tüm yanılsamaların silindiği bir aralığa itmiştir. Ziyaretçi kendisiyle ve Erciyes dağıyla baş başa kalabileceği bir aralıktan Mimar Sinan’a bakar. Bu aralık onu bulunduğu yer ile olan bağını derinleştirecek bir zaman aralığına sokar.

YER ÜZERİNE

Yerin bulunduğu Millet Bahçesi kentin büyük bir parçasını oluşturması ve total bir kamusallaşma arzusunun getirdiği ölçek ve yoğun etkileşimin doğuracağı içselleştirememe, öznel alana geçememe, bağ kuramama gibi şeylerin açığa çıkacağı bir büyüklüktedir. Proje alanı daha önceleri keskin sınırları olan bir askeri alan olmasından dolayı bu ani değişim bahsettiğimiz içselleştirme ve bağ kurmayı tereddütlü hale getirecektir.

  • Millet bahçesi kuzey yönünde kent merkezi, güney yönünde seyrek konut yerleşim alanları, doğu yönünde Erciyes Üniversitesi, Batı yönünde askeri alanın arasında yer almaktadır. Kuzey-Güney aksında uzanan bu alan kentin katalizörü olarak, oluşturmaya başladığı şeyi hızlandıracaktır.
  • Millet bahçesine Talas Bulvarından 1-2-3 nolu girişler ile Hisarcık yolundan 5-6 nolu girişler ve Erenköy Mahallesi yönünden 4 nolu giriş ile sağlanmaktadır.
  • Proje alanına Hâlihazırda tasarlanmış Millet bahçesi içerisinde bulunan yaya aksları ve en yakın otopark alanından ulaşım sağlanmaktadır.

YAPI VE PROGRAM ÜZERİNE

  • Kütle kurgusu, bahsettiğimiz referans arama, kendine yaklaştırma içselleştirmeyi ve yalnız kalmayı kolaylaştıracak aralıklar sağlaması üzerinedir. Bunu elverişli hale getirmesi, alışılmış biçimlerin düzenli bir aradalığından ve bıraktığı boşluklardan sağlamasıdır.
  • Yapı kişileri kamusal mekânın etkileşim alanından -3.50 seviyesine zeminde ki oyulmalar ile bir aralığa çeker. Bu aralıkta Erciyes dağı ile ilk karşılaşmasını yaşayan kişi müze içerisinde sergi koridorlarında dolaşırken ara ara karşılaşacağı dağın ona yol göstermeye çalıştığını anlayacaktır.
  • Kalıcı sergi mekânları ile sergi koridorlarının geçişleri içeride ve dışarıda olma hallerini aynılaştırmaya çalışmaktadır. Dışarısının dar sokaklarından sergi mekânlarına geçiş sağlanmaktadır.
  • Çıkış başlangıçta yön için referans aldığımız Erciyes dağı ile arada bir şey kalmayıncaya dek devam ettiğimiz aralıklardan sağlanmaktadır. Daha sonra karşımıza çıkan oyulmaları takip edip yapıdan ayrılmış olacağız.
  • 0.00 kotunda panayır alanından gelip göl kenarı yaya aksına bağlanacak bir geçiş aksı düşünülmüştür. Bu geçiş aksında idari ofisler ve Atölye girişleri bulunmaktadır.+3.20 kotunda İdari ofislerin devamı ve Atölyelerin kendi iç mekânlarından kullandığı depolama alanları bulunmaktadır.

MALZEME ÜZERİNE

TARAKLANMIŞ BAZALT

Yapının genel karakteristiği Erciyes dağının bir parçası olan bazalt taşı ile oluşmaktadır.

Sadece görerek değil dokunarak bağ kurmayı derinleştirecektir.

(KAVAK AĞACI) AHŞAP PLAKA

Yerelde kavak ağacının yoğunluğu ve ulaşılabilirliğinin kolay olması düşünüldüğünde, bu malzemenin kullanımı ekonomik olarak avantajlıdır.

KÜP BAZALT

Sergileme ve açık dolaşım alanlarının zeminlerinde Küp Bazalt kullanılmıştır.

Etiketler

Bir yanıt yazın