Katılımcı, Cami Mimarisi Üzerine Fikir Yarışması Projesi

World Architecture Community 8th Cycle 20+10+X Award ödüllü fikir projesi

Manço Mimarlık projeyi aşağıdaki gibi sunuyor:

Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından açılan ulusal fikir yarışmasına sunulan projede “tek büyük iç oylum” ilkesine bağlı kalınmış, ancak özgün bir biçim arayışı doğrultusunda kubbe yeğlenmemiştir. İslam’daki en kutsal yapı olan Kabe’nin yalın bir küp oluşu, Müslümanlara öğütlenen sadelik ve alçakgönüllülüğü simgelemektedir. Buradan yola çıkarak, cami kütlesinin geliştirilmesinde küp biçimi çıkış noktası olarak alınmıştır. Küp formu kıbleye doğru eğilerek içeride daha yüksek bir oylum elde edilmiş, aynı zamanda vakit namazlarındaki rüku ve secde eylemlerine gönderme yapılmıştır. Cami iç mimarisinde özgün bir öneri olarak birer saf genişliğinde basamaklarla mihraba doğru alçalan bir namazgah tasarlanmıştır. Böylelikle safların net bir biçimde ayrılması, secde edenlerin başlarının önündekilerin ayaklarına yaklaşmaması, imamın her noktadan algılanabilmesi amaçlanmıştır.

Klasik Osmanlı mimarisindeki külliye geleneği izlenerek, her camide bulunan işlevlere halka açık birer kütüphane ve derslik de eklenmiştir. Ek işlevlerin boyutları değiştirilebilir bağımsız bir kütlede çözülmesiyle projenin farklı arsalar ve cemaat gereksinimlerine uyarlanabileceği öngörülmüştür. Minare cami kütlesinin yalınlığını bozmamak için bağımsız bir yapı olarak tasarlanmıştır. Minare cephelerine akrep ve yelkovan eklenerek saat kulesi işlevi de kazandırılmış, ayrıca üst bölümünde oyuklar açılarak Osmanlı camilerindeki gibi kuş yuvaları oluşturulmuştur. Cami ve minarenin, Türkiye’nin her yerinde hızlı, kolay ve yanlışsız uygulama adına, betonarme temeller / perdeler üzerine oturan prefabrik çelik bir iskelet ve ona giydirilen yalıtım katmanları ve prefabrik paneller ile oluşturulması önerilmiştir. Caminin yan cepheleri büyük ölçüde saydam bırakılarak içeriye bol gün ışığı girmesi, ayrıca Cuma ve bayram namazları sırasında namazgah ve avluda namaz kılanların birbirini algılayabilmesi amaçlanmıştır. Mihrap duvarı, geleneksel camilerden farklı olarak alt yarısı saydam, yalın bir yüzey olarak tasarlanmıştır. Mihrap duvarının arkasında bir havuz oluşturularak, Kuran-ı Kerim’de “yaşamın kaynağı” olarak belirtilen suyun simgeselliği vurgulanmış, ayrıca su yüzeyinin namazgahın her yerine göğü ve ışığı yansıtması amaçlanmıştır. Caminin iç ve dış cephelerinde, seçilmiş Kuran-ı Kerim ayetlerinin herkesin okuyup anlayabilmesi için günümüz Türkçesi ile yer alması öngörülmüştür.

Etiketler

Bir yanıt yazın