Eşdeğer Ödülü, Mahalle Tasarımı Fikir Yarışması

Açıklama Raporu

Toplumun Ortak Hafızasıyla Uyumlu Mahalle [T.O.H.U.M]

                                BURSA

Mahalle sadece bir toplu konut alanı değil, zamanla biriken ortak anılar toplamıdır.Dolayısıyla mahalleyi tasarlamak yerine o mahalleye yerleşen bireylerin ve toplulukların yaşam alanlarını ve mahalle anılarını oluşturmalarına olanak sağlayacak tohum mekanları sunup tohumun güvenli, sağlıklı ve uyumlu/ahenkli gelişmesi için uygun parametreleri tanımlamak gerekir. Önerilen mahalle tasarım modeli, yeşil Bursa’nın tarihten gelen özgün kimliği ile örtüşen ve günümüz Bursalı sakinlerinin karakterine uygun, çocukluğumuzun hayali olan mahalle yaşamını çağdaş gereksinimlerle birleştiren ve gelişen toplumsal yapılanmaları kapsayan ekolojik mahallenin “tohum”unu oluşturmaktadır.“Tohum”, mahallenin özünü oluşturan sosyo-mekansal yapısını koruyacak şekilde geometrik açıdan minimum ve maksimum sınırları belirleyen, ancak farklı gelişme senaryolarına olanak veren çoklu yapıya odaklanan bir modeldir. Geleneksel doku karakterinin çağdaş mekan tasarım parametreleri için temel oluşturduğu, farklı alanlara adapte olabilecek bir model önerilmektedir (Şekil 1).

Modelin oluşum ve gelişim eksenleri doğal yapının korunması, değerlendirilmesi ve beslenmesi üzerine dayanmaktadır. Bu da Türk toplumunun doğa ile uzun yıllar koruduğu hassas dengenin ve saygının zamanla imge haline dönüşen özelliklerinin (mahalle çınarları, asmalı kahveler, çeşmeler vs.) genel mahalle ölçeğine taşınması ve yaşam döngüsünün bir parçasına tekrar dönüşmesine olanak sağlayacaktır. Doğal öğelerin mahallelere veya mahallelerdeki bazı alanlara isim verilirken tercih edilmesi, toplumun doğaya verdiği önemin bir göstergesidir.

Mahallenin tasarımında bilinçli olarak bir ölçek kısıtı getirilmiştir. Küçük birçok parselin bir araya gelmesi ile oluşturulan düzen, geleneksel mahallelerin ve organik olarak gelişen yerleşim alanlarının en belirgin özelliklerindendir. Bu yapı günümüzde birçok kentimiz ve Bursa’da da karşımıza çıkan büyük ölçekli toplu konut ve site projelerinde eleştirilen tek düze ve anonim yaşam alanlarına bir alternatif olarak geliştirilmiştir. Ön gördüğümüz mahalle, bireylerin bir araya gelerek, kendi tercihlerini karşılıklı iletişim ve bir arada yaşama bilinci çerçevesinde yaşam alanlarına yansıtmalarına olanak sağlayacak şekilde oluşturulmuştur. Bu yapı aynı zamanda farklı ekonomik gruplardan aile bireylerinin (farklı meslek ve gelir grupları, genç çift, yeni aile, olgun aile, emekli çift vs) aynı mahalle içerisinde farklı parsel düzenleri oluşturarak yaşamalarına olanak sağlayacaktır. Önerilen model için çalışma alanı olarak Bursa seçilmiştir. Osmanlı imparatorluğu’na başkentlik yapmış, Türkiye’nin nüfus ve ekonomik açıdan ilk sıralarında yer alan şehirlerinden biri olan Bursa, tarihsel geçmişi, doğal ve kültürel zenginliği ile önemli bir potansiyele sahip olmakla birlikte artan nüfusu ve kentin doğal alanlara yayılma eğilimiyle yakınında bulunduğu İstanbul’un yaşadığı olumsuz kentsel gelişmeleri yaşama riskini taşımaktadır. Önerilen modelin Bursa’ya uygulanması ile geleneksel doku özellikleri ve mahalle kültürünün güncel yaşantıyla bütünleşmesini sağlayacak bir mekan kurgusu oluşturmak mümkün olacaktır.

TASARIM İLKELERİ

Yerel özelliklere uyum: Proje alanı olarak Bursa ili seçilmiştir. Ilımlı nemli iklim bölgesinde yer alan, Uludağ, İznik Gölü gibi önemli doğal değerlere sahip olan kentte güneş ve hakim rüzgarın konutlara erişmesi, yamaç yerleşiminde manzaradan faydalanılması sağlanmıştır. Yapı konum ve yükseklikleri, Kuzeydoğu yönünden gelen hakim rüzgarları kesmeyecek şeklinde belirlenmiş, geniş balkon ve teraslarla daha konforlu konutlar sağlanması amaçlanmıştır. Milattan günümüze kadar 6’nın üzerinde şiddeti olan 20’den fazla depreme şahit olan Bursa’da olası depremlere hazırlıklı bir mahalle tasarımı son derece önemlidir. Bunu için mahallenin farklı alanlarında günlük yaşantıya dahil olan fakat olası deprem durumunda en temel ihtiyaç olan su rezervi işlevi gören çeşmelerin olduğu açık alanlar tasarlanmıştır. Osmanlı İmparatorluğu’na başkent olmuş, tarihi ve kültürel zenginliği, halen işleyen geleneksel han ve çarşıları, çağdaş mahalle dokusunda da küçük ölçekli ticaretin tasarıma dahil edilmesini gerektirmiştir. Öngörülen etaplama sistemi ile de ana omurga boyunca aşamalı olarak gelişen ticaret büyük ölçekli ticaretle rekabet edebilecek şekilde gelişim olanağı bulacaktır. Yazın güneşten kışın yağışlardan koruyacak geniş saçaklı bir ticaret aksı lineer bir hat üzerindeki ticari birimlerin çekiciliğini artıracaktır.

Yarışma alanının Bursa’da olduğu kabulü yapılmıştır. Bursa’dan bir alan seçilerek verilen halihazır haritanın bu alanda olduğu düşünülerek çevre yerleşmelerle bağlantı, ulaşım ve yeşil sistem bu alana adapte edilmiştir. Yarışma alanı içinde ise verilen halihazır harita kullanılmıştır. Verilen halihazır harita bir tepe yamacında yer almakta, güney doğusundan “Akar deresi” geçmekte, doğu ve batısında Sarıt ve Deredüzü yerleşmeleri bulunmaktadır. Bu iki yerleşmeyi bağlayan bir yol yarışma alanında geçmektedir. Bu özeliklere uyan bir alan olarak Bursa’nın Nilüfer ilçesinde bir alan belirlenmiş ve yakın çevre ilişkileri bu bağlamda değerlendirilmiştir. Belirlenen alanın güneydoğusundan Nilüfer Çayı geçmekte, alan Nilüfer ve Ahmetbey yerleşmelerini bağlayan bir yol üzerinde yer almaktadır. Mahalle birimlerinin tasarımında ise verilen halihazır haritadaki eğimin fazla olduğu alanlar, yüzey suyu drenaj hatları, akarsu, yerleşmeleri bağlayan yol ve mevcut mezarlık önerilen modelin alana uygulanması sırasında belirleyici parametreler olmuştur. Mevcut ağaçlar, kuyular, alanın ortasındaki kayalık alan korunarak tasarıma dahil edilmiştir.

Heterojen sosyal yapı: Günümüzdeki konut üretiminin en temel özellikleri, açık alan dokusu ile binaların bütünleşmemesi, tek tip yapılaşma ve belirli bir hedef kitleye uygun tasarım yapılmasıdır. Bunun sonucunda bina ve daire özellikleri önem kazanmakta, binalar da tek tipleştiğinden kullanıcılar da sosyo-ekonomik olarak benzeşmekte, mahallelerin doğasında olan heterojen yapı, gelir, kültür, inanç, meslek çeşitlilikleri kaybolmaktadır. Önerilen tasarımda farklı aile büyüklükleri, kültürel özellikler ve farklı gelir gruplarının bir arada yaşayabileceği esnek mekanlar tasarlama ilkesi benimsenmiştir.

Yeşil altyapı: Özgün mahalle dokusu doğaya aşırı müdahaleden kaçınan bir anlayışın sonucudur. Mevcut yeşil sistemin korunarak mahalle yeşil alanlarıyla bütünleşmesi, güneş ve rüzgarı dikkate alan topografyayla uyumlu ulaşım sistemi ve bina konumlanması, yüzey suyu hatlarının yeşil sisteme dahil edilmesi, mimaride pasif iklimlendirme, doğal enerji kaynaklarının bina enerji ihtiyacı için kullanılması,  aynı alanın çok amaçlı kullanılması, mahalle alanının doğayla bütünleşmesi ve mekanın ekonomik kullanımını sağlayan ilkelerdir.

Yeşil altyapı sistemiyle doğal ve yapılaşmış peyzajın bütünleşmesi ve doğaya verilen zararın minimizasyonu sağlanmaktadır. Tohum’un merkezinde yer alan konuttan başlayarak yerleşme bütünü ölçeğine kadar süreklilik gösteren bir yeşil sistem, yüzey suyu, yeraltı suyu ve yağmur suyunun korunması ve dengeli kullanımını destekleyen tasarım ve teknolojik olanaklar tasarıma dahil edilmiştir (Şekil 2).

Az katlı yapılaşma: Geleneksel mahalle dokusundan alınan parametrelerle tasarım yapılması, tasarımda esneklik sağlamaktadır. Değişen parsel, yapı adası boyutları, geleneksel mimari vb. ye uygun olarak esnek bina biçimleri tasarlanabilmektedir. Dokuda sağlıklı bir mekan için maksimum 4 kat kriteri belirlenmiştir. 4 kat, yeterli günışığı alabilirken sokak etkisinin korunabildiği dokuların tasarlanabilmesi için bir sınır oluşturmaktadır. Aynı zamanda 4 kattan yüksek yapılarda zeminle işitsel etkileşimin zayıfladığı bilinmektedir. Mahalle sosyal yaşamı, çocukların sokakta güvenle ve konutlarıyla görsel ve işitsel etkileşim içinde olabilmesi amacıyla kat sayısı sınırlı tutulmuştur.

Karşılaşma Mekanları: Mahalle bir mekan değil ortak hafızadır. Ortak hafıza ve hatıraların oluşacağı mekanlar sunmak da tasarımın bir diğer ilkesidir. Mahalle kültürü, mahremiyet, sosyal ilişkilerin gelişmesi ile küçük esnafın bu yaşantıda tekrar yerini bulması hedeflenmektedir. Bu ilişkilerin sağlanabilmesi için birbirini ve yaşadıkları mekanı çok iyi tanımak önemlidir. Nüfus büyüklüğü de bu açıdan çok kritiktir ve öneride sınırlı tutulmuştur. Tasarlanan parsel ve yapılar eşik kültürü olarak adlandırılan kapı önü sohbetlerini destekleyen, sokakla ilişkiyi artıran, çıkmalı, balkon ve teraslı, kapı önü oturma mekanları sunmaktadır. Farklı aile büyüklüğü ve gelir gruplarının ihtiyaçlarını karşılayabilecek şekilde aynı oda sayısında büyüyen konutlar olduğu gibi oda sayısının fazla olup bina metrekarelerinin sınırlı tutulduğu alternatif planlar bulunmaktadır. Mimari tasarım, aynı binanın farklı katlarında farklı oda sayısı ve büyüklüğünde birimler olabilecek şekilde modüler ve esnektir. Bahçeler, yaya sokakları, mahalle kestirmeleri, tasarlanan diğer küçük ölçekli karşılaşma mekanlarıdır.

Mahalle içerisinde geçmişten günümüze varlığını farklı kimlikleri de içinde barındırarak mahalle yaşamı içerisinde sürdüren belli ana öğeler bulunmaktadır. Doğal ürünlere ulaşmada yaşanılan zorluklar ve güvenin azalması bir dönem ortadan kalkmaya başlayan ve sanayileşen üretimlerin tekrar eski yöntemlerle yapılmaya başlamasını beraberinde getirmiştir. Turşu- salça yapımı, saksıda-balkonda sebze-meyve yetiştirme gibi aktivitelerin büyük kentlerde bireysel olarak yapılmaya başladığı görülmektedir. Bu eğilim, mahalle yaşantısını desteklemek için birer fırsattır. Bu tür aktiviteler günlük, haftalık ve mevsim döngülerinin mahalle içerisinde yaşanmasına olanak vermektedir.

Günlük ortak yaşam alanları: yaya ağırlıklı sokak, küçük meydanlar, çeşme başları, tarım parselleri, tanımlı ve tanımsız spor/oyun alanları, çiçek/sebze bahçeleri, mahalle çayırı, çocuk sokakları ve mahalle kestirmeleri olarak özetlenebilir. Günlük ihtiyaçları karşılayacak işlevler: küçük ölçekli ticaret, kreş, ilkokul, dini tesistir. Haftalık ihtiyaçları karşılayacak olan işlevler: pazar alanı, spor sahaları, piknik alanları, doğa yürüyüşü alanları tasarımı zenginleştiren, mahalle yaşamını destekleyen karşılaşma mekanlarıdır.

Üretim peyzajı: Mahallede konut bahçeleri dışında da yerleşmenin yeşil sistemiyle bütünleşik ve her sokağın rahatça erişebildiği tarım parselleri tasarlanmıştır. Tarladan mutfağa konsepti tüm şehirlerde olduğu gibi Bursa’da da gelişmektedir. Cumhuriyet’in kurulmasından sonra Atatürk’ün “Kooperatif yapmak, zeka ve maharetleri, maddi ve manevi güçleri birleştirmektir” sözünden hareketle koza üretimini korumak amacıyla Bursa’da da kooperatifler kurulmuştur. Yarışma alanının bulunduğu varsayılan Nilüfer ilçesinde de Hobi bahçeleri olarak adlandırılan tarımsal üretim bahçeleri bulunmaktadır. Projede tasarlanan üretim peyzajı alanlarının mahalle halkı tarafından yürütülen bir kooperatifle benimseneceği ve aktif olarak kullanılacağı öngörülmektedir.

Yeşil ulaşım: Mahallelerin tanımlı bir sınırı vardır. Bu sınır yeşil alanlar ve ana ulaşım omurgasıyla tanımlanmaktadır. Mahalleler dıştan beslemeli bir sistemle bu omurgaya asılmaktadır. Böylece yaya dostu mahalleler tasarlanmıştır. Yeşil alan, tramvay, bisiklet ve taşıtların birarada olabildiği 50m’lik ekolojik omurga, her yere bisikletle erişim imkanı, yeşil aksları olan, topografyaya göre şekillenen mahalleleri ayıran 20m’lik grid sistem, Omurga üzerinden kuzey-güney yönünde geçen kesintisiz ana bisiklet omurgası, yaya öncelikli, taşıt hızını düşürmek için yolüzeri parallel parklanmaların da olduğu 15m’lik mahalle sokakları, tüm konutlara taşıttan arındırılmış 6m’lik yaya yolları ile erişim sağlanmıştır. Değişen yoğunluklara göre farklı otopark çözümleri söz konusudur. Az yoğun mahallelerde parsel içinde ve yol kenarı otoparklar yeterlidir. Yoğun mahallelerde ise minimum alanda maksimum kapasitelere ulaşabilen yüksek teknolojili otoparklar tasarlanmıştır. Donatıların konumları da mahallenin her noktasından yaya olarak erişimi kolaylaştırmakta ve yaya hareketini desteklemektedir (Şekil 3).

Hiyerarşik Modüler Sistem

Mahalle dokusunun en temel bileşenleri olan sosyal ağın oluşabilmesi için tanımlı bir mekan ve nüfusa sahip bir sistem oluşturmak gerekmektedir. Mahalle olarak adlandırılan modül kentin en küçük birimi olarak sistemin çekirdeğini oluşturmaktadır. Mahalle, toplu konut anlayışıyla tek parsel şeklinde değil bağımsız parseller şeklinde planlanmıştır. Klasik planlama yaklaşımının ada bazlı TAKS- KAKS sınırlaması yerine mahalleyi oluşturan en küçük birim olan parselde değişken kat sayısı ve TAKS ile esnek mekan kurguları oluşturulmaktadır.

Hiyerarşik modüler sistem en alt ölçekte “Parsel,” parsellerden oluşan yerleşmenin özelliklerine göre 500 kişi ile 2500 kişi arasında değişen “mahalle”ler ve mahallelerin bir araya gelmesiyle oluşan ortalama 5000 ile 7500 kişi arasında “ilköğretim birimleri”nin oluşturduğu kent bütünü şeklinde ele alınmıştır.

TOHUM MODELİNDE HİYERARŞİK MEKAN KURGUSU ve TASARIM

Mahalle için komşuluk, mahremiyet, insan ölçeği, sokak, farklı gelir grupları, farklı inaçlar, farklı kültürlerin aynı insani değerler paydasında birarada olduğu yaşam, bina- sokak ilişkisi yüksek, yaşayan ve güvenli sokaklar vazgeçilmeyecek unsurlardır. Mahalle bir defada kurulan, fiziksel bir mekan değil, zaman içinde değişerek sosyo-ekonomik ilişkilerle ve biriken anılarla oluşan bir toplumsal ve mekansal bir birikimdir. Mahallenin sosyal ayağının temelinde “Aile” ve “Komşu” bulunmakta, “Parsel” ve “Sokak” da bu iki temel taşının varlığını sürdürdüğü mekanlar olarak tohumun merkezinde yer almaktadır. Dolayısıyla “tohum” olarak önerilen modelin temelinde yapı adası odaklı gelişim yerine parsel, bina ve sokakların mahalle yaşamını tanımladığı bir yaklaşım bulunmaktadır. Parsel biçimi ve yapılaşma kararlayırla şekillenen bitişik nizam ve çeşitlenen konut tipleriyle yapılaşma sokağı, mahalleyi ve tüm yerleşmeyi şekillendirmektedir.

Dar-uzun Parsel

Bu sistemin mahalle içinde sağlanabilmesi için mahalleyi oluşturan en küçük birim genel olarak dar ve uzun parsellerden oluşmaktadır. Mahalle için geliştirilen modelde farklı parselasyon olasılıklarına adapte olabilecek şekilde 6m genişliğinde 36 m derinliğindeki parsellerin temel avantajları şöyle özetlenebilir:

       Daha aktif bir cephe /  İnsan ölçeğine uygun bir zemin sunar

       Bitişik nizam ve az katla yüksek yoğunluklara ulaşmaya izin verir

       Komşuluğu destekleyen mekanlar sunar /  Her konutun özel bahçesi olabilir

       Gelir çeşitliliği ve aile büyüklüğüne göre daha büyük parsel modülleri üretilebilir

       Heterojen bir yapı ve büyüme olanağı verir / Atıl alanları minimize ederek daha ekonomik çözüm sunar

       Ticaret, kamu yapıları gibi büyük yapılar için birkaç parselin birleşme olanağı vardır.

       Gerekli olabilecek 18-24m genişliğinde 30-40m derinliğinde parseller oluşturmak mümkündür.

       Derinliği fazla olan parsellerle arka kısımdaki yapı yükselmelerinin caddeden algılanması önlenebilir.

Binalar da en küçük birim olan 6m x 5m boyutlarında modüllerin yan yana gelmesi ve gerekli hallerde üçüncü boyutta yükselerek farklı aile büyüklükleri ve gelir düzeyleri için konut üretimine imkan vermektedir. Konutların 4 kattan daha yüksek olmaması öngörülmektedir. 4 kat, konut ile zemin arasındaki ilişkinin görsel ve işitsel olarak devam etmesi için maksimum sınır olarak belirmektedir. Birkaç mahallenin bir araya geldiği noktalarda anıtsal etki de oluşturabilecek kısıtlı sayıda yüksek yapı dışında binaların 4 kat ve daha az katlı yapılardan oluşması önerilmektedir.

Mahalle Konutu

Yaygın olan toplu konut üretim yaklaşımının aksine konut, parseliyle birlikte mahalle yaşantısının merkezinde yer alan en küçük birimdir. Bu bağlamda konutun doğayla barışık, sosyalleşmeyi ve sosyal çeşitliliği desteklemesi önemlidir. Önerilen modelde dar uzun parsellerden başlayarak alan veya oda sayısı olarak büyüyen alternatif modeller üretecek bir yaklaşım geliştirilmiş ve olası plan tiplerinden bir kısmı detaylı olarak gösterilmiştir.

Geniş aileden çekirdek aileye dönüşen hane halkı profili, ailede kadının çalışması ile çocukların bakımını üstlenecek birini gerektirmektedir. Büyük aile üyelerinin yeni ihtiyacı karşılamayan konut tipleri ve fiyatları nedeniyle aynı konutta veya binada barınması zorlaşmaktadır. Farklı mahallelerde yaşayan geniş aile bireylerinin iletişimi de hem ailede zaman sorunu, bakıcı veya erken yaşta kreş maliyeti, çocuğun otomobile bağımlılığı, aileyle geçirilen zamanın azalması, psikolojik problemler, kentte trafik gibi birçok problemi beraberinde getirmektedir. Önerilen konut modelinde ise aynı binada bile farklı konut büyüklükleri ve oda sayıları olduğu için geniş ailenin aynı konutta veya aynı binadaki iki farklı konutta oturma imkanı olabilmektedir. Yaşlıların zemin katta olması sokakla olan bağlarını artırırken sokak açısından da güvenli bir ortam, yaşayan bir mahalle sokağı oluşumunu desteklemektedir. Mimari tasarıma yönelik temel yaklaşım şöyle özetlenebilir:

·        Farklı Gelir grupları ve aile büyüklüklerine uygun konut tipleri sağlanmıştır.

·        Farklı aile büyüklükleri birarada, aynı binanın farklı katlarında geniş aile bireyleri, Mahalle değiştirmeden değişen aile döngüsünde farklı büyüklükte konutlar bulma olanağı

·        Ön ve arka bahçe: Binalar hem taşıt hem yaya yoluna cephe vermektedir. Yaşayan sokak, her konuta bahçe, arka bahçe ile mahremiyet, ön bahçe sosyalleşme alanıdır.

·        Tüm binalar en az iki cepheli olduğundan güneş ışığı ve rüzgar alabilmektedir. Böylece doğal yolla ısı kontrolü yapılabilmektedir. Yapay aydınlatma ihtiyacı azaltılmış olmaktadır.

·        Maksimum 4 kat: Zemin ve bahçe ile görsel ve işitsel etkileşimi, dar parsellerle yüksek yoğunluk, etkin güneşlenme

·        Cumba-Çıkmalı yapılar: Sokakla maksümum etkileşim, günışığı kontrolü, sokakta gölgeli alanlar

·        Kapı önünde oturma mekanları: yaşayan sokak, ortak aktiviteler, gün batımı sohbetleri

·        Gölgeli teraslar ve balkonlar: Konutta daha fazla açık alan kullanımı, sokağın üst kottan seyri, konut açık alan arasında bağ kuran mekanlar

·        Ekolojik yapılaşma: Az katlı, yüksek yoğunluklu yapılaşma, Pasif iklimlendirme ve güneşe göre konumlanma, yağmur suyu ve yüzey suyu toplama sistemi, güneş panelleri gibi doğal enerji kaynaklarının kullanım teknolojisi

Mahalle yapıları

Mahallenin yaşantısıyla bütünleşen yapılar da mahalle ile iç içe ve konutlarla birlikte tasarlanmıştır.

Mahalle Merkezi: Her mahallede kutlama, cenaze vs. için birçok amaçlı salon, atölyeler, muhtarlık, güvenlik birimi ve kooperatifin bulunduğu bir mahalle merkezi bulunmaktadır. Mahalle merkezinden Yerleşme ana omurgasına doğru uzayan ticaret birimleri Ana merkez ve diğer mahalle ticaretleri ile de bütünleşebilmektedir.

Kreş: Konut ve meydanla çevrelenen bir alanda yer alan kreş görsel olarak çekici, meydan kenarında heykelsi bir yapı olarak düşünülmüş, meydana su elemanları eklenerek meydanın da çocuklar için keyifli bir alan haline gelmesi sağlanmıştır. Bu meydan aynı zamanda su deposu olan çeşmesi, karşısında mahalle merkezi binası ile bir acil durum toplanma alanıdır. Depremden çok etkilenebilecek olan çocukların afet anında çok iyi bildikleri ve keyif aldıkları bir alanda toplanması ve kreşin oyun olanaklarından, mahalle merkezinin güvenli ortamı ve acil durum ekipmanlarından yararlanması mümkün olabilecektir.

İlkokul: Az katlı yapılaşma ve yatay gelişim ile çevre dokuya uyumlu ve çocuklar için kullanımı kolay bir bina tasarlanmıştır. Sınıfların güney yönüne bakması ve geniş cephesinin rüzgar alacak şekilde konumlanmasıyla pasif iklimlendirme olanaklarından yararlanılmıştır. Okulun bahçesinde koza ve kelebek yetiştirilebilecek seralar, yakınında da dutluk alanlar tasarlanmıştır. Böylece çocuklara doğa bilinci aşılanacak, Bursa için çok önemli olan ipekböceği ve ipek üretimi konusunda bilgilendirilecek hem de bu süreçle doğanın dengesi, kelebek ve böceklerin bitkilerin çoğalmasındaki rolü, doğanın mevsimsel değişimini yaşayarak öğrenmelerine katkıda bulunacaktır. 1893 yılında kurulan, ülkenin ilk ve tek ipekçilik okuluna sahip Bursa’da ipekçiliğin okullardaki eğitime bu şekilde dahil edilmesi yararlı olacaktır.

Aile hekimliği birimi: Mahalleleri Bağlayan ana omurga üzerinde yerleşen aile hekimliği yanında bir meydan tasarlanmış, ticaret, dini tesis ve aile hekimliğinin çevrelediği meydan ile aile hekiminin mahalleliyi daha iyi tanıma fırsatı olacaktır. Sağlık birimi ile meydanın yan yana olması bu alanın da acil durumda toplanma alanı olabilmesini sağlamaktadır.

 Sokak

Mahalle yaşantısının en canlı olarak yaşandığı mekanlardır. Sokağı sınırlayan yapılar, mikrokliması, sokakla ilişkili konut sayısı ve binaların sokakla ilişkileri, sokağın kontrollü erişilebilirliği, taşıttan arınmışlık düzeyi sokak ve mahalle yaşamını etkileyen faktörlerdir.

·        Mahalle duvarlar ve kapılarla değil sokak sistemiyle korunmaktadır. Mahalleyi çevreleyen yollara olan bağlantı sayısı ve geometrisi, mahalle sokaklarının kent içi ulaşım için kestirme olmasını engelleyecek şekilde tasarlanmıştır.

·        Sokağa açılan binalar ve canlı sokak yaşamıyla mahallelinin sahiplendiği güvenli bir alan haline gelmektedir.

·        Çocuk sokakları: binalar arasında taşıttan arındırılmış ve her biri farklı özelliklere sahip, çocukların farklı oyunlar oynayabileceği, yaya yollarıyla bütünleşen esnek çocuk sokakları

·        Sokaktaki bitkilendirme ile dört mevsimin takvimden değil sokaktan izlendiği, çocukların bitkileri tanıdığı yeşil Bursa hedeflenmektedir.

·        Yüksek teknoloji, az yer kaplayan otopark modülleri, uygun yol enkesiti ile yol üzeri parallel parklanma, parsel içi parklanma alternatifleri sunulmaktadır. Araçlara tanımlı noktalarda yeterli alan ayrıldığı için yaya alanlarını istila etmeleri önlenmiştir.

·        Üretim peyzajı: Her sokakta tarım parselleri ve seralar ortak kullanım ve sosyalleşme mekanlarıdır.

·        Ticari birimler: Konutlarla birlikte, az katlı, ana omurga üzerinde ticari yapılar. Aktivite odağı ve meydan oluşturan ticari birimler geleneksel mahalle esnafının gelişimini desteklemektedir.

Mahalle

Mahalleler içeride birbiriyle bütünleşik fakat dışa kısıtlı bağlantılarla kontrollü erişim sağlanmış birimlerdir. Her mahallenin bakkal, fırın, kahvehane, kütüphane, aile hekimliği merkezi ve Pazar alanı, dini tesis gibi temel ticaret fonksiyonları ve donatıları bulunmaktadır. Donatılar kentsel sistemle bütünleşecek şekilde konumlandırılmaktadır.

Geleneksel mahallenin en önemli özelliklerinden biri de inançla da paralel olarak doğaya uyum ve saygıdır. Günümüz koşullarında doğal çevrenin sürdürülebilirliği, çevresel etkilerin minimize edilmesi ilkelerine uygun olarak mahalle, iklim ve coğrafi koşullara adapte olabilecek, pasif iklimlendirme olanaklarından yararlanmaya uygun bir sistem olarak tasarlanmıştır. Yeşil ve mavi sistemlerle mahallelerin doğayla bütünleşmesi, büyük yeşil alanların mahalleler arasında aynı zamanda bir sınır oluşturması sağlanmıştır. Her mahallenin temiz su, gri su ve siyah suyun doğal döngüye katılması için bir yeşil altyapı sistemi önerilmektedir (Şekil 4).

Mahalle üyelerinin birbirini tanıyabileceği, mahalleyi benimseyerek mekan kalitesini artırmaya katkıda bulunabileceği büyüklük olarak 500 kişi ideal nüfus büyüklüğüdür. Diğer yandan günümüzdeki kentlerin yoğun doku gereksinimini de karşılayacak şekilde emsalin 2’ye kadar artırılması durumunda modülün nüfusu yaklaşık 2000-2500 kişi olabilmektedir. Yarışma alanında tasarımı detaylı olarak yapılan yukarı mahallenin nüfusu 2310 olarak hesaplanmıştır.

Mahalle grupları

Mahalleler bulundukları doğal ve yapılaşmış çevreye uygun olarak farklı formlarda bir araya gelerek ilköğretim birimleri oluşturmaktadır. Mahalle modülleri kendi içinde kapalı bir sistem olarak çalışabildiğinden birbirine eklemlendiğinde olumsuz bir etkileşimde bulunmadan gelişebilme potansiyeline sahiptir (Şekil 5).

Yarışma alanında tamamlanmış iki mahalle ve çevreye doğru gelişmekte olan iki mahalle parçası tasarlanmıştır. Böylece tohum konseptinin farklı düzeyleri ve aynı zamanda tamamlanmamış birimlerin de olgunlaşma sürecinde mevcut mahalle sistemiyle mekânsal ilişkisi gösterilmiştir (Şekil 6).

Mahallenin tohumunu oluşturan “Aile” ve “komşu” ile “Parsel” ve “Sokak” kavramları konuttan başlayarak ilköğretim birimine doğru hiyerarşik olarak büyümektedir. Bursa’da ortalama hane halkı büyüklüğü 3,3 olarak verilmektedir. Bursa’daki hane halkı büyüklüğü, hane halkı türlerine göre farklı büyüklükte konut tipleri belirlenmiştir. Ardından her bir konut tipinde yaşayan hane halkı türü ve sayısına göre tahminler yapılarak tasarım alanının ortalama hane halkı büyüklüğü 3.32 olarak hesaplanmıştır (Tablo 1).

Tablo 1 . Hanehalkı özellikleri ve konut tiplerine dağılımı

 

 

BURSA

ÖNERİ TASARIM

   

2016 yılı verisi

Konut Tipleri Yüzdeleri

Konutlardaki tahmini hanehalkı büyüklükleri

Konut Tiplerine Göre Tahmini Nüfus

 

Hanehalkı Tipleri

 

1+1

2+1

3+1

4+1

1+1

2+1

3+1

4+1

1+1

2+1

3+1

4+1

 

Tek kişilik hanehalkı

13.07%

10

3

 

 

1

1

 

 

202

60

0

0

Çekirdek aile hanehalkı (%69.2)

Sadece eşlerden oluşan çekirdek aile

15.31%

 

11

5

 

 

2

2

 

0

443

202

0

Eş ve çocuklardan oluşan çekirdek aile

46.50%

 

15

20

10

 

3

4

5

0

907

1612

1008

Baba ve çocuklardan oluşan çekirdek aile

1.35%

 

1

1

1

 

2

3

4

0

40

61

81

Anne ve çocuklardan oluşan çekirdek aile

6.05%

 

2

3

1

 

2

3

4

0

81

181

81

 

Geniş aile hanehalkı

15.70%

 

 

6

9

 

 

5

6

0

0

605

1088

 

Çekirdek aile bulunmayan hanehalkı

1.34%

 

1

1

 

 

2

3

 

0

40.3

61

0

 

Ortalama Hanehalkı Büyüklüğü

3.3

3.32

 

Mahallelerde de aynı oranlara uyulmuştur. Konutların 6m’lik parsel modüllerine adapte olabilecek şekilde minimum 6 m. olmak üzere, 9, 12, 15 ve 18 m. genişliğinde parsellere yerleşebilecek şekilde büyüyen modüler bir sistemde tasarlanması alanda konut tiplerinin de heterojen ve dengeli bir şekilde dağılmasını sağlamaktadır. Mahalle birimlerindeki konut tipleri ve oranları aşağıdaki gibidir (Tablo 2):

Tablo 2. Mahallelerdeki konut tip ve sayıları

Mahalle

Nüfus

Konut Tipleri Sayı ve Yüzdeleri

1+1

(%10)

2+1

(%33)

3+1

(%36)

4+1 (Apartman) (%10)

4+1 (villa)

(%11)

Toplam

(%100)

Sayı

Sayı

Sayı

Sayı

Sayı

Sayı

Yukarı Mahalle

2310

70

231

252

70

77

700

Orta Mahalle*

1106

33

110

120

33

37

335

Aşağı Mahalle

2178

66

218

238

66

73

660

Yeni Mahalle*

924

28

92

101

28

31

280

Proje Alanı Bütünü

6518

198

652

711

198

217

1975

*Tamamı yarışma alanı içinde yer almayan mahalleler

Yarışma alanı içinde tamamlanmış şekilde tasarlanan iki mahalleden Yukarı mahallenin nüfus ve yoğunluğu daha yüksektir. Akarsu yakınında yer alan mahallede ise nüfus daha düşük tutulmuş, konut alanları yeşil ile daha bütünleşik olarak ve doğal-pasif yeşil alan oranı daha fazla olacak şekilde tasarlanmıştır. Bu nedenle kişi başına aktif yeşil alan oranı daha azdır. Donatı yapıları da mimari olarak Yukarı mahallenin tekrarı şeklinde olmakla birlikte aşağı mahallede daha büyük parseller ayrılarak donatı açık alan miktarı yüksek tutulmuştur. İki mahallenin nüfus ve yoğunluk bilgileri şöyledir (Tablo 3):

Tablo 3. Yukarı ve aşağı mahallelerin nüfus, yoğunluk ve donatı tablosu

Mahalle

Nüfus

Alan (ha)

Konut Alanı (ha)

Brüt Yoğunluk (Kişi/ha)

Net Yoğunluk

(Kişi/ha)

Kişi Başına Yeşil alan (m2)

İlköğretim alanı (m2)

Kreş alanı (m2)

Aile hekimliği (m2)

Mahalle Merkezi (m2)

Yukarı Mahalle

2310

28.5

10

81

231

22.1

5430

1905

2220

1450

Aşağı Mahalle

2178

16

15.2

136

143

14.7

6350

2470

2870

2195


 
Mahalle gelişim senaryosu

Önerilen sistemde ilk mahallenin yapılaşması 3. etapta, tüm yerleşme ise 5 yıl süren 7 etapta tamamlanmaktadır. Mahalleleri birleştiren ana omurga ve mahallelerin beslendiği 20m’lik yollar öncelikle uygulanacak, ardından parselasyon sistemi ve mahalle sokaklarının uygulaması ile ana omurgaya yakın olan ticaret ve konut alanları gelişecektir. Bu aşamada yerleşme merkezindeki ticaret alanı ve ortaokul, lise gibi donatılar henüz gelişmemiştir. İkinci etapta mahalle içindeki donatılar, ticaret alanı ve konutlar gelişmektedir. Bu aşamada omurganın güneyinde kalan orta mahallenin ana omurgaya yakın olan kısmı gelişmeye başlar. Üçüncü etapta ilk mahallenin yapılaşması tamamlanır. Mahalle merkezi ve çarşısı yaşamaya başlar. Geçen iki yıldaki bayramlar, özel günler sosyalleşmeyi sağlar. Mekanlarda anılar birikmeye ve mekanlar belleklerde anlam kazanmaya başlar. 4. Etapta aşağı mahallenin ana merkeze yakın kısmı gelişmeye başlar. Yerleşme ana merkezi de oluşur, ticaret ve ortaokul, lise gibi donatılar da eklenir. Sonraki aşamada bu mahallenin merkezi ve geri kalan konutları da tamamlanır. 7. Aşamada da alanın kuzeyinde ve tepe yamacında yer alan az sayıdaki konut biriminden oluşan mahalle parçası gelişmeye başlar. Daha sonraki aşamalarda ise yeni mahallenin yarışma alanı dışındaki kısımları gelişecektir (Şekil 7).

Etiketler

Bir yanıt yazın