Eşdeğer Ödül, Taşınacak Olan Eskişehir Atatürk Stadyumu Alanında Yeni Fikirler Yarışması (A Kategorisi)

Proje Açıklama Metni:

KENTSEL TOZLAŞMA 

‘‘Havadaki kaleleri gören arkadaşlarım var. Yerden yükselerek Es-Es’in eski stadına doğru uçmuşlar resmen!’’ 

BİR KENT MİTİ OLARAK STADYUM VAKASI 

Eskişehir 2015’in sıradan bir gününde gerçeküstü bir olaya tanık olur. Ağustos ayının 20’sinde öğleden sonra 16:00 sularında şehrin dört bir yanındaki futbol sahalarından havaya yükselen kalelerin, aydınlatmaların hareketi kent sakinlerinde büyük şaşkınlığa sebep olurken bir süre sonra uçan kalelerin taşınan Atatürk stadyumuna yönlendiği anlaşılır. 20 dakika süren ve sebebi tespit edilemeyen bu hava olayı, uçan nesnelerin stadın merkezinde bir yığın oluşturmasıyla son bulur. ‘’Stadyum Vakası’’ olarak Eskişehir tarihine geçen bu olay günümüzde halen gizemini koruyor. Olayın kentte futbol müsabakalarının Eskişehirspor’un Sazova’daki yeni stadında oynanmaya başlamasının ardından gerçekleşmesi kuşku uyandıran bir tablo çizer. Her ne kadar bugün elimizde olay anına dair belge olmasa da vakaya şahit olanların anlattıklarına dayanan hikaye dilden dile dolaşmaktadır. 

Stadyum Vakasının ardından yeri boş kalan stad için planlanan yeni alışveriş merkezi ve eğlence parkı projeleri askıya alınır. Eskişehir halkının olayı sahiplenmesi ve de büyük desteği ile stad ve çevresinde oluşan yığına dokunulmaması ve bu tarihi olayın anısına alanın koruma zonu haline getirilmesi kararlaştırılır. Alan bugün Eskişehir’in en ilgi çekici kamusal mekanlarından biri olmakla beraber yurtiçi ve yurtdışından büyük ilgi topluyor. Stadyum Vakasının ardından oluşan yığınlar ve çevresi olduğu gibi korunurken halk tarafından farklı amaçlarla kullanılıyor. Kalelerden oluşan yığıntı içine rahatlıkla çıkılabilecek güvenli bir yapıya dönüştürülür. Böylelikle bugün üst kotlarında Eskişehir panoramasının hakimiyken alt kotlarında oturma ve dinlenme alanları, keşif noktaları, yoga terasları gibi programlarla kullanılan bir kent aktörüne dönüşmüştür. 

Eskişehir, 2026. 

KENTSEL TOZLAŞMA: Alternatif Bir Dönüşüm Modeli 

Kentsel tozlaşma Eskişehir Atatürk stadyumun taşınmasının ardından, yerine geçmesi hayal edilen mekanın şekillenmesinin metaforik bir anlatısıdır. Bu anlatının mekansal karşılığı, vaziyet planında da görüleceği gibi alanın mevcut halinin belirli stratejilerle korunup, yer yer bozuma uğratılmış halidir. Bu kurguda stadyum, tasarlanmışlıkla tasarlanmamışlığı birarada tutarak yeni kamusal mekan tanımlarına göz kırpar. 

Biyolojide tozlaşma, çiçeklerin üremesi amacıyla bitkilerin erkek organında üretilen polenlerin dişi organın tepecik bölümüne taşınması olayını açıklar. Polenlerin taşınması rüzgâr, su ya da başka canlılar yoluyla gerçekleşebilir. Öte yandan proje önerisinde ‘‘Kentsel Tozlaşma’’ kaotik bir doğa olayı değil, aksine tıpkı ekolojide olduğu, bir üreme, yenilenme ve sistemi dengeleme etkinliğidir. Tozlaşma fonksiyonlar arasında olduğunu varsaydığımız telepatik bir etkileşimdir ve organik dönüşümler önerir. 

Anlatılan hikaye yaşandığı varsayılan; dilden dile dolaşarak hafızaya yerleşen bir kent mitidir. Kentte bozulan düzene tepki olarak ortaya çıkan tektonik bir hareket olan bu olağanüstü olayın tetikleyicisi Eskişehir’de Atatürk stadyumunun taşınmasıdır. Stadyumun taşınması ile oluşan boşluk, kendisiyle ilişkili kuvvetleri (kale ve saha aydınlatmaları) harekete geçirir. Boşluğun yarattığı görünmez kuvvet -çekim alanı- tıpkı bir mıknatıs gibi söz konusu kuvvetleri kendine çeker. Eskişehir’in dört bir tarafındaki futbol sahalarının bileşenleri bu çekim kuvvetine kapılır, stadyumun etki alanına sürüklenir. 

Yaşanan bu olağanüstü vaka mekansallaşarak son bulur ve son kertede tanımsız, dağınık algılanabilecek bir yerleştirmeye dönüşür. Bu açıdan hem gerçeküstü görünen ancak bugünün sürprizli koşullarında çok uzak olmayan bir vaka hem de tanımsızlığıyla kendi kendini dönüştürme gücünü elinde tutan bir mekan önerisidir. 

Bu kapsamda Kentsel Tozlaşma sonucu hedefleyen bitmiş bir fikir değil, kolektif bir süreci başlatan katalizör bir tasarım modelidir. Bu süreç yukarıda anlatılan Stadyum Vakası ile başlar ve etkisi bir noktadan kente yayılır. İlk olarak stadyum ve çevresinde strüktürler üretilir. Stadyumun ağırlık merkezi olan, başlama vuruşunun yapıldığı noktada yoğunlaşan ve bu noktadan yayılan üretilmiş strüktürler dönüşüm modelinin ilk katalizörüdür. Devam eden süreçte proje belirli öneriler sunarak mekanın kendi kendini dönüştürmesinin yolunu açacak bir rehber niteliğindedir. 

ORGANİZASYON AĞI: AKTÖRLER, KULLANICILAR VE KULLANIMLAR 

Proje bir öneriler silsilesidir. Mekanın sağlıklı bir şekilde yaşaması ve sürüdürülebilmesi için gereken rol paylaşımlarını tanımlayan ORGANİZASYON AĞI; mekan içinde gerçekleşebilecek etkinliklerin ve düzenin muhtemel senaryoları olan PROGRAM ÖNERİLERİ; strüktürleri çevreleyen ÇEKİM ALANLARI muhtemel senaryonun ana başlıklarıdır. 

ORGANİZASYON AĞI 

Üst Kurul: Alt grupların yönetimi, görev değişikliği, kentin diğer aktörleriyle ilişkiler için kent sakinleri tarafından seçilecek komisyondur. Organizasyon ağının yönetimi, gereken durumlarda büyümesi ya da küçülmesinden sorumludur. 

Tasarım grubu: Bu grup mekanın ve çevresinin bütünlük içinde tasarlanması, gerektiği durumlarda müdaheleler için tasarımın güncellenmesi ve alınan düzenleme kararlarının demokratik bir biçimde uygulanmasından sorumludur. 

Etkinlikler Grubu: Farklı dönemlerde alana uygun, kent sakinlerine yeni soluk katacak etkinliklerin geliştirilmesi ve düzenlenmesi için gerekli girişimlerin yapılmasından bu grup sorumludur. 

Bakım Onarım Grubu: Yeni düzende servis birimlerinin ve alanın temizliği ve bakımı büyük önem teşkil eder. Bu tür sorunların çözülmesi ve sağlıklı bir kamusal mekan olması bu grubun sorumluluğundadır. 

Tanıtım Grubu: Alana karakter verecek yaratıcı fikirlerden sorumludur. Yer alacak etkinliklerin tanıtımı, bilgilendirme ofisinin yönetimi, çalışmaların kayda alınması ve arşivlenmesi, logo ve afiş gibi gorsel çalışmaların yapılması, periyodik yayının çıkartılması bu gurubun sorumluluğundadır. Tasarım grubu ile birlikte çalışır. 

Kaynak Yönetimi Grubu: Alanın sürdürülmesi için gereken kaynakların sağlanması için kurulacak ilişkiler ve bu kaynakların yönetimi bu grubun sorumluluğundadır. 

PROGRAM ÖNERİLERİ 

Mekana yayılmış 6 farklı programdaki öneriler tasarım grubu, etkinlikler grubu tarafından değerlendirilebilir. 

Pazar alanı: Haftanın belirli günleri kurulacak pazar hem muhite hizmet hem de canlılık anlamında katkı sağlayabilir. 

Hobi bahçesi: Kısıtlı sayıda sebze ve bitki üretimi yapılabilir. 

Çay bahçesi: Mekana gelenlerin soluklanabileceği bir dinlenme noktası önerilir. 

Buz pateni pisti: Eskişehir’in soğuğuna yakışır bir ekinlik olarak buz pateni açık mekanlardan birinde yer alabilir. 

Açık otopark: Alanın otopark ihtiyacı farklı noktalarda cep otoparkları halinde çözülebilir. 

Açık spor alanları: Çevredeki eğitim yapılarının niceliği düşünülerek açık spor alanlarına ihtiyacın önemi organizasyon tarafından göz önünde bulundurulmalıdır. 

Uçurtma Parkı: Bu ölçekte bir boşlukta rüzgarın uygun olduğu dönemlerde uçurtma yapma atölyeleri ve uçurma eğitimleri verilebilir. 

Yeme İçme Alanları: Mekanın niteliğine, içeriğine ve ölçeğine yeme içme mekanlarının çözülmesi önerilmektedir. 

Açık Hava Etkinlikleri: Konser ve sinema etkinlikleri için belirli boşluklar bırakılması buna uygun altyapının hazırda tutulması önerilir. 

Servis ve Ofis birimleri: Tuvaletler, depolama alanları ve ofis birimleri alanın ihtiyaç duyduğu programlardır. Organizsyon ağının çalışmalarını yöneteceği ofisler alanın sürdürülmesi için önem taşır. 

STADYUMUN TİPOLOJİSİ VE ÇEKİM ALANLARI 

Stadlar tipolojileri itibariyle kendi içine dönük, merkezil yapıya sahiptir. Burada performans izleyicilerin ortasında sergilenir. Stad kentin içinde kapalı bir kutudur. Taşınması planlanan Atatürk Stadyumu’nun kentsel tozlaşma sonrası oluşan mekandaki kullanım önerileri, stadın bu içe dönük yoğunlaşmasını belirli müdahelelerle çevreye yayma fikrinde temellenir. Yeni mekanın oluşturulmasında stadın tamamiyle ortadan kaldırılması ve boşluğun tüm potansiyellerinden arındırılarak yoktan tasarlanması değil, aksine var olanın, yani platformların, aydınlatmaların, düzlüğün açık kamusal mekana taşıyabileceği potansiyellerin değerlendirilmesi esastır. Bu kurguda futbolun ve stadyumun unsurları mekanın yeni ve eski kullanımları arasında bir köprü, Eskişehirlilerin zihin haritasında ise bir taşıyıcı görevi üstlenir. Alana karakter veren yeni strüktürler futbolda kullanılan elemanların imgeleriyle kurulmuştur. 

Çekim alanları ise bu strüktürlerin etrafıdır. İçlerinde yer alana kapalı hacimler ve üst kotlara erişimi sağlayacak elemanlar sayesinde bu strüktürler işlevsiz nesneler değil, kullanıcıyla her kademesinde bütünleşen bir etkileşim mekanıdır. Farklı kotlarda farklı platformlardan oluşur ve çeşitli programlara olanak tanır. 

Öte yandan oturma platformları stadın içe dönük yapısını kırmak amacıyla belirli noktalarda açılarak kent hareketini içine geçirecek hale getirilir. Böylelikle stadın içinden kent, kentten stadın içi belirli vistalardan algılanabilir hale gelir. Seyirci oyunun izleyicisiyken, stadyumun merkezine alınır. 

PEYZAJIN DÖNÜŞTÜRÜCÜ GÜCÜ 

Stadyum Vakasının ardından alan müdaheleden arındırılarak kendi dengesini bulmaya başlar. Bu süreçte peyzajın kendini yenileme gücü devreye girer. Sahanın zemini giderek bir çayır görüntüsüne bürünür. Çayırlar arasında saha izlerini andıran gezinti yolları kullanıcıları alandaki strüktürler arasında taşır. Peyzajın kendi dengesini bularak strüktürle zamanla içiçe geçişi mekanı güçlendirir. Bu dengeye stadın yeni geçirgen tipolojisinde yer alan ve peyzaja ‘terk edilen’ platformlar da katılır. Peyzajla güçlenen yeni yüzü sayesinde alan kentin yeşil sisteminde güçlü bir aktör olmasının önü açılır.

Etiketler

Bir yanıt yazın