Terk Edilmiş Kalenin Müze ve Otele Dönüşümü

Fuses Viader Arquitectes, İspanyol şehri Girona yakınlarındaki 19. yüzyıldan kalma bir kaleyi; beton, cam ve çelik içeren bir müze ve otel kompleksine dönüştürüyor.

Sant Julià de Ramis’in eski kalesi terk edildikten sonra, Barcelona merkezli D’or Joiers mücevher şirketi Fuses Viader Arquitectes’i yenileme çalışmalarını yürütmek için görevlendiriyor.

Girona’nın kuzeyindeki Sant Julià de Ramis kırsalında yer alan eski kale, müzeye ek olarak, otel, iki restoran, bir oditoryum ve sanatçı stüdyoları içeriyor. Bina, çevredeki kırsal alanın panoramik manzarasına hakim bir tepe noktasında bulunuyor.

Mevcut tonozlu alanların birçoğu kısmen su altında kalmış ve bir dizi tünel ile birbirine bağlanmış. Bu odalar, sağlam taşlardan yapılan kalın duvarlarla çevrilmiş. Mimarlar, alana yapılacak yeni düzenlemeleri tasarlarken bu mevcut şemayı koruyup ona dahil olmaya çalışıyor.

Yapısal destek ve yeni eklemelerin yapıldığı bölümlerde, kompleksin eski ve yeni bölümleri arasında tutarlık sağlamak için takviye beton ve tamamlayıcı malzemelerin bir paleti kullanılıyor.

Fusion Viader Arquitectes,

“Restorasyon ve yeni inşaat olmak üzere iki temel bina çözümünü birleştiren bir proje var.” dedi.

Stüdyo,
“Var olan kalenin sert ruhunu, yarım gömülü duvarları, toprak ve bitki örtüsüyle kaplı yeşil çatıyı ön planda tutan konsept; hafif cepheler ve Corten çeliğinden yapılmış çatılar ile cam duvarlı binalar ile belli alanlarda tamamlanmaktadır.” diye ekledi.

Alt kotlardaki çoğunlukla yeraltındaki alanlar, taş duvarlara yerleştirilmiş çelik portaldan girilen müzeleri barındırıyor. Müzenin lobisi; atölyeler, kafe ve oditoryum gibi alanlara erişimi sağlıyor. Merdivenler, lobiden başlayıp bir dizi ara kat ve kubbeli koridorla erişilen ana sergi alanına kadar uzanıyor. Binanın en tepesinde, bir zamanlar patlayıcıların depolandığı bölüm bulunuyor. Bu alanın yerini; toplantı salonu, havuz, spa, özel garaj ve 15 odası bir bulunan bir otel alıyor.

Orijinal kalenin mimari mirasına saygılı olmanın yanı sıra, manzara ile birleşmeyi de amaçlayan yapının, bir dizi yeşil teras oluşturan çimlendirilmiş çatısı bulunuyor. Mevcut taş duvarların üzerinde yer alan kıvrımlı beton hacimler, sakin bir bahçe ve yüzme havuzunun etrafını sarıyor. En üst katta üç Michelin yıldızlı şef Jordi Cruz tarafından yönetilen bir restoran ve birkaç suit yer alıyor.

Etiketler

Bir yanıt yazın