Şık İskandinav Tasarımının Gölgesindeki Kasvet: The Architect (Arkitekten) Mimarlık ve Toplumsal Gerçekleri Ele Alıyor

Arkitekten (The Architect) isimli Norveç yapımı mini dizi, yakın bir gelecekte şık İskandinav mimarisi ve tasarımının görsel zarafetinin arka planında gizlenen kasvetli bir kent yaşamını anlatıyor.

Eili Harboe’nun canlandırdığı karakter olan Julie ünlü bir mimarlık şirketinde stajyer olarak çalışıyor. Bir mimarlık okulunun başarılı bir mezunu olmasına ve işte gününün çoğunu filtre kahve yaparak geçirmesine rağmen, bu şirkette bir pozisyon elde ettiği için kendini şanslı hissetmesi bekleniyor.

Julie, lüks mekanlar tasarlayan bir firmada çalışmasına rağmen, şehirdeki ortalama kiraların karşılanamayacak kadar yüksek olması nedeniyle ev sahibi olacak maddi imkanlara sahip değil. Bu koşullar altında kullanılmayan bir yer altı otoparkında derme çatma bir yerde yaşamaya zorlanıyor.

Mimarlık şirketi, Oslo şehir merkezinde 1.000 daire inşa etmek için düzenlenen bir yarışmaya davet edildiğinde, Julie’nin aklına imkansız gibi görünen bu görevi çözmek için bir fikir gelir: “araçların bulunmadığı kent merkezinde boş kalan yer altı otoparklarını konut binalarına çevirmek.”

Bu eleştirel yorum toplumsal dengesizlikler ve küresel konut krizi temalarını araştırması yönünden projeyi ilginç kılıyor. Geleceğin Oslo’sunda, sahip olunan lüks konutların çoğunun boş olduğunu ve sahiplerinin başka bir yerde yaşadığını öğreniyoruz. Bu, büyük şehirlerde halihazırda yaygın bir sorun ve şehirlerde fiilen yaşayan ve çalışan birçok kişinin kiralamaya bile gücünün yetmemesine yol açıyor.

Dizide değinilen bir başka ilginç nokta da başarılı gibi gözüken yıldız mimarlar. Oslo’nun yeni yıldız mimarı Marcus karakteri firmaya katıldığında ekibe kapağında onun yer aldığı önemli bir mimarlık dergisi gösterilir. Başarılı harika çocuk gibi görünüyor, basında yer alıyor ve şık bir apartman dairesinde yaşıyor olsa da perde arkasında hayatı mali sorunlarla dolu.

Arkitekten, 19 dakikalık dört bölümden oluşuyor. Senaristliğini Nora Landsrød ve Kristian Kilde’nin yaptığı dizinin yönetmeni Kerren Lumer-Klabbers. Bu dizi, mimarlık ve toplumsal meselelere ilgi duyan izleyiciler için ilgi çekici bir yapıt ve geleceğin şehirlerindeki olası senaryolara dair düşündürücü bir yolculuk sunuyor.

Etiketler

Bir yanıt yazın