Minimum Mevcudiyetle Güçlü Bir Temsiliyet Mümkün mü?

Henning Larsen Architects, The Museum of Danish Resistance 1940-45 için tasarladığı yapıda "olabildiğince geride duran" bir tasarım sunuyor.

Beton bir çekirdek ve onu sarmalayan saydam kabuktan oluşan müze, dış mekandan iç mekana geçişlerde de yumuşak akışlar ile göze çarpıyor.

Fuaye ve kafe alanları saydam cephenin iç kısmında yer alıyor. 

Geniş sergileme salonu müzenin en esnek alanlarından birini oluşturuyor. Ekip küratöryel tercihlere göre sergilerin, dış mekana yayılarak büyüyebileceğini ya da geçici duvarlar ile küçük ölçekte kalarak odaklanabileceğini belirtiyor.

Katı çekirdek aynı zamanda müzenin servis fonksiyonlarınında bulunduğu alan. Resepsiyon, oditoryum vb alanlar bu bölümde çözülüyor. 

Jüri raporunda yapı için güneş ışığını kullanımından övgü ile bahsedilirken, iç mekanda farklı yüksekliklerin ve farklı ebatlardan hacimlerin oluşturulmasına da dikkat çekiliyor.

Yapının “kristal-vari” cephesi çok özgün bir çözüm olarak değerlendirilirken, yapının akşam vakti kent içindeki konumunun değişmesine vurgu yapılıyor.

The Museum of Danish Resistance, Danimarka’nın 2. Dünya Savaşı’nda Nazi’lere karşı direnişi ile ilgili belgelerin ve arşivin sergileneceği bir müze olma özelliği taşıyor. Henning Larsen Architects tarafından tasarlanan proje müze için tasarlanan 2. yapı. Müze 2013 yılında yangın sonucu harap olmuş, Kopenhag’ta bulunan yapı alanında müze tasarımı için yarışma açılmıştı.

Etiketler

Bir yanıt yazın