Kentsel Tarımla Ne Üretmeli? Sadece Marul mu?

Londra'daki EcoLogicStudio tasarımcıları, kentsel tarım konusunda, balkonlarda yetiştirilen domates salatalıklardan daha farklı yaklaşımlara gidilmesini gerektiğine inanıyor ve su yosunu yetiştirilebilen yapay sistemler üzerinde çalışıyor.

Atölyenin kurucusu Marco Poletto, “Su yosunları vahşi ortamda olduğu kadar kentsel çevrelerde de bulunuyor. Yine de değerli ya da tasarlanıp, işlenip sonra da toplanabilecek bir kentsel katman olarak görülmüyorlar. Bu katmanı işleyen bir hale getirmenin, bize kentsel çevrede üretilip kullanılabilecek enerji, yiyecek, hatta tıbbi ürün sayısında büyük bir artış sağlayabileceğine inanıyoruz.” diyor.

Geçtiğimiz 10 yılda İsveç, Londra ve Paris’te kurulan prototip bahçelerde mimarlar, içlerinde su yosunları olan, mekanda ışıktan avantaj sağlayabilmek adına dikkatle düzenlenmiş asılı strüktürler tasarladı. Mikro-organizmanın büyüyebilmesi için ziyaretçiler konteynerleri ışığı takip etmek adına oynatıp, karbondioksit sağlamak adına tüplere hava üfleyebiliyorlar.

Paris’te, mimarlarının “cyber-gardening” dediklerleri projede su yosunları büyüdükçe; tweetlerle büyümeleri takip edilebiliyor, ışık seviyeleri hakkında durum raporları alınabiliyor. Böylelikle insanlar su yosunlarını uzak bir mesafeden de gerçek zamanlı takip edebiliyot. Ziyaretçiler ise yazdıkları tweetlerle, su yosunlarının beslenmesine yardım edebiliyor. Proje, büyük alanlarda su yosunu ürütmek için değil, şehir sakinlerinin kentsel tarımla etkileşim içinde olabilecekleri yeni yollar önermek içindi.

Londra veya New York gibi şehirlerde bulunan kişilere ya da ailelere bölünmüş küçük bahçe parçalarını da sevdiğini söyleyen Poletto, “Bu kentli çiftçi kavramına bir nevi meydan okumalıyız ve biyoteknoloji ile dijital tasarımın potansiyelleri birleştirerek, çağdaş şehirlerdeki, doğal ve yapay sınırları tekrardan yaratmalıyız.” diye ekliyor.

Tasarlanan bahçeler dışında mimarlar su yosunlarını direkt olarak bina cephelerine ya da çatılara da ekleyebiliyor. Mimarların su yosunlarına olan takıntıları sadece üretilebilen yiyecek ve diğer ürünlerle ilgili değil su yosunlarının aynı zamanda havayı bitki ve ağaçlara göre 10 kat daha verimli temizleyebilmesi ile de ilgili… Ticari bir yapının 1000 m2′lik çatısını su yosunlarıyla kapladığınızda, 40 dönümlük bir ormanlık alanın şehre sağlayabileceği kadar oksijen sağlayabiliyor. Poletto “Şehirler yoğun ve kirlenmiş halde, bizimse enerji sağlamamız gerekiyor. Büyük ağaçlarla dolu bir park çevresindeki binaları besleyecek kadar oksijen üretmiyor. Ama aynı alan su yosunlarıyla dolu olunca, 10 kat daha fazlasını yapabilir.” diyor.

Gelecek yıl Expo Milano’da sergilenecek olan su yosunlarıyla kaplı yapı ise su yosunu dondurması yapabiliyor.

Etiketler

1 Yorum

Bir yanıt yazın