Ege’nin İki Yakası Bir Araya Geldi

Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi müzesinde 24 Mayıs-30 Ekim 2011 tarihleri arasında İstanbullularla buluşan "Karşıdan Karşıya-MÖ Üçüncü Bin'de Kiklad Adaları ve Batı Anadolu" isimli sergiyi Doç.Dr.Vasıf Şahoğlu'nun rehberliğinde gezdik.

Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi (SSM), ÇİMSA’nın ana sponsorluğunda, Ege’nin ortak tarihine ilişkin ilginç bir sergiye ev sahipliği yapıyor. Sergide; Kiklad takımadaları ve karşı kıyısındaki Anadolu arasındaki ilişkiler inceleniyor. Arkeolojik kazılar sonrasında elde edilen Ege’nin iki yakasına eserlerin birbirine benzerliği iki kültürün ortak kültürünü yansıtıyor.

Picasso, Brancusi ve 20. yüzyılın diğer önemli sanatçılarına ilham veren soyut biçimli beyaz kristalimsi mermer Kiklad idolleri gibi sanat eserlerinin yer aldığı sergide kilden maşrapa, çanak çömlek, silahlar, günlük araç-gereçler sergileniyor.

Karşıdan Karşıya- MÖ Üçüncü Bin’de Kiklad Adaları ve Batı Anadolu isimli sergi, Türkiye müzelerinin yanı sıra Atina Milli Arkeoloji Müzesi, N. P. GoulandrisVakfı Kiklad Sanatı Müzesi’nden gelen eserlerden oluşuyor.

Anadolu ve Yunanistan’daki medeniyetler arasındaki etkileşimin somut örnekleri

Anadolu’dan Kiklad Adaları’na ve Kiklad Adaları’ndan Anadolu’ya kültür geçişinin somut örneklerinin yer aldığı sergiye ilk girildiğinde ziyaretçileri loş ortamda etkisi daha da kuvvetlenen geçmiş dönemlerin canlandırıldığı dev panolar karşılıyor.

İki yakanın kültür benzerliğini en çarpıcı şekilde ortaya koyan ise Batı Anadolu ve Kiklad Adaları’ndan gündelik eşyaların yan yana getirildiği bölüm oluyor.

Sergi, Anadolu ve Yunanistan’daki medeniyetlerin M.Ö Üçüncü Bin’e uzanan etkileşimini anlatıyor.

Ege’nin iki yakasındaki 5000 yıllık ticari ve kültürel ilişkinin gözler önüne serildiği sergide, Erken Tunç Çağı’na ait Kiklad sanatından örneklerin yanı sıra; heykelcik, seramik ve bronz aletlerin de aralarında bulunduğu pek çok buluntu yer alıyor.

Aslına uygun inşa edilmiş14 metrelik Kiklad teknesi

Sergide uzun yıllar Ege Denizi’nin iki yakasını buluşturan tek ulaşım aracı olan teknelerin, iki kültürün etkileşimi üzerindeki etkisi ve önemi vurgulanıyor.

Tekneler, Ankara Üniversitesi Sualtı Arkeolojik Araştırma ve Uygulama Merkezi tarafından yürütülen “Kiklad Tekneleri Canlandırma Projesi” kapsamında hazırlanıyor. Üretiminde hiçbir yapıştırıcı ve çivi kullanılmayan tekneler, halatlarla birbirine bağlanan tahtaların suya girince şişerek kenetlenmesi mantığından hareketle, aslına uygun olarak inşa edilmiş.

Serginin küratörlerinden Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih – Coğrafya Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Vasıf Şahoğlu, sergilenen teknenin haricinde 4 metre daha uzun olacak 2 teknenin daha hazırlık aşamasında olduğunu belirtti.

“Karşıdan Karşıya- MÖ Üçüncü Bin’de Kiklad Adaları ve Batı Anadolu” sergisi,”Bizantion’dan İstanbul’a – Bir Başkentin 8000 Yılı” sergisinin de mimarı olan, uluslararası pek çok ödül almış Çek mimar Boris Micka tarafından projelendirildi. Micka, serginin en etkileyici parçalarından olan Kiklad tekne modelinin sergilenmesinde, teknenin denizdeymiş gibi gözükmesi için 4 adet dev projektör kullanarak su efekti yarattı.

Etiketler

Bir yanıt yazın