Dağların ve Ağaçların Ortasında Bir Otel: Apfelhotel

noa* network of architecture tarafından tasarlanan Apfelhotel, büyüleyici mimarisiyle hem tatil yapmak hem de gündelik koşturmalardan uzaklaşmak isteyenler için özel bir kaçamak noktası haline gelmiş.

Kazakistan’da ortaya çıkan ve Güney Tirol’e Romalılar tarafından getirilen bir meyve olan elma, bölgenin kültürel peyzajının merkezinde yer alıyor. İtalya’nın Passeier Vadisi’nin ağzında yer alan Torgglerhof kasabasının kökleri klasik elma yetiştirme kültürüne dayanıyor.

Kasaba zamanla doğal manzaraların tadını çıkarmak isteyen insanlar için bir nokta haline gelmiş. Burada inşa edilen Apfelhotel (Elma Otel) büyüleyici mimarisiyle hem tatil yapmak hem de gündelik koşturmalardan uzaklaşmak isteyenler için özel bir kaçamak noktası haline gelmiş.

2020 yılında tamamlanan otel 18 özel süite ve bir SPA alanına sahip. Otel kırsal çevreye uyacak şekilde özenle tasarlanmış. Tasarımda çiftlik evi yapısının özelliklerini ve ölçeğini korumaya dikkat edilmiş. Proje modern, yemyeşil bir bahçeyi andıran bir mimari ve yeşilliklerle bir sağlıklı yaşam alanı olarak tasarlanmış.
Otelin merkezi haline gelen ve yeni açılan spa bölümü doğal yeşil bir eğim içinde yer alıyor. SPA’nın girişi eski ahşaptan yapılmış çarpıcı bir portal ile tasarlanmış kavisli yarı çıplak bir beton kabuktan oluşuyor. Burada, yüzey ve yüzey altı arasındaki arayüzde “gömülme” kelimesi kendi başına bir anlam kazanıyor. Öte yandan, sağlıklı yaşam alanının güney tarafı, bir çatı örtüsünün yeşilliğinin altında kaybolan cam ve çelik bir cepheyle açılıyor. Güzel kokulu yasemin çiçekleri modern elma yetiştiriciliğinde kullanılan tutma araçlarını anımsatan çelik kanopi ile açık gökyüzüne doğru yükseliyor. Kapalı-açık yüzme havuzu ise yeşil cepheden dışarıya doğru metamorfik gnays kayası ile çevreleniyor.

 

Sadece yetişkinlere yönelik bir alan olarak tasarlanan üst katta sauna, dinlenme bölümü, Fin banyosu, buhar odası ve konukların kullancakları açık hava duşu ile i bitişik bir teras bulunuyor. Bahçedeki Apfelsauna’ya, açık beton kabuğun çevrelediği kavisli bir açık merdivenle ulaşılabiliyor.

Bahçe süitleri üç katta toplam 18 konuk odası bulunan üç bağımsız bina şeklinde otelin doğu cephesinde inşa edilmiş. Binaların dış kabuğu, bir ahır evinin geleneksel karakterine uygun olarak karanlık tutulmuş. Klasik ahşap payandaların dönüşümü olarak oluşturulan ahşap eşkenar dörtgen desen, üç binaya modern bir hava katıyor.

Etiketler

Bir yanıt yazın