”Bow-Wow Haus”

Muji tasarım direktörü Kenya Hara star mimarların tasarladığı köpek evinin tanıtımını yaptı. Mimarlık meraklılarını ve köpek severleri birleştirdi!

Muji tasarım direktörü Kenya Hara tarafından yetkilendirilen; Kazuyo Sejima, Shigeru Ban, Sou Fujimoto, Toyo Ito, Kengo Kuma, ve diğer altı tanınmış mimarlar, gizlilik içinde yürüttükleri özel tasarlanmış bir seri olacak olan “köpek evleri” projesini 20 Kasım’da sunacaklar.

“Köpekler ve mimarlar arasında hiçbir ilişki yok” diyor Hara, “Tabi bu ilişki aklımıza geldiği gibi bir ilişki değil, böyle bir söylem biraz kaba olurdu” Tutkulu bir köpek sever olmaktan uzak olan Hana, köpeklere yönelişinin biraz tesadüfi olduğunu ve sonuçta projenin mimarlıkla daha ilgili bir alana, yüzmekle ya da uyumakla ilgili şeylere odaklanabilmiş olabileceğini söylüyor. Köpek evleri ki her biri çok farklı bir tasarım ürünü, aslında köpeği insan statüsüne eriştirmeye odaklanılmış. Hara Design Institute’de çalışan bir tasarımcı “Normal bir evde, köpekler sürekli yukarılara doğru bakınmak zorundadır. Bu boyunlarını gerçekten yorar” diyor ve ekliyor “Biliyorum insanlar mimarlığın gelecek atılımının kediler için olacağını düşünüyorlar, ama bence bu kesinlikle olmayacak”

Hara’nın kendine ait bir köpeği olmadığını, çünkü çok seyahat ettiğini söylüyor.

Köpek evlerinin çeşitleri 5-9 Aralık 2012 tarihleri arasında “Design Miami”de sergilenecek.

Bu tasarım ister istemez aklıma 2009 yılında yine Design Miami’de sergilenmiş, kendisi de bir mimar Atelier Van Lieshout tarafından, evsiz insanların da kullanacağı öngörülerek tasarlanmış Mini Capsule Hotel projesini aklıma getirdi.

Bu iki projenin aynı tasarım ortamında tartışılıyor olması mimarlık tasarımının çok yönlülüğünü açıkça gösteriyor.

Hayvan hakları bugün çok tartışılan bir konu, ama “hayvanın hakkını” belirlerken hayvanı da gösteri toplumumuzun bir parçası haline getirmekten kaçınamıyoruz. Özellikle hayvanlara ‘insan’ gibi kıyafet giydirmenin, onlara insan gibi yaşamalarını sağlayacak evler tasarlamanın mimarlığa ve tasarım dünyasına bir çok yeni “üretim alanı” açtığı aşikar. Bu kadar yıldız mimarın katılımıyla gerçekleşen tasarımların çok farklı ve ilgi çekici olacağı da tartışılmaz. Ama biraz eşelediğimizde sonuç; “köpek”i metalar dünyasına dahil etmekten başka bir şey olamazmış gibi görünüyor. “Köpek” böyle bir tasarım sürecinde “Barbie bebek” le aynı rolü mü paylaşıyor sanki, malum “köpek evi” fikri de “Barbie evi”nden mi ortaya çıkmış acaba?

Bu tasarımlardan biri modern dünyanın bir problematiğine, barınma hakkı gözardı edilen insana odaklanmışken, diğeri “tesadüf” eseri ortaya çıkmış “köpek” evi fikrinin süper tasarlanmış ürünlerini bizlere sunuyor.

Mimari tasarımın çok yönlülüğü; Adorno’nun “endüstrisi” tam da böyle bir şey olsa gerek…

Etiketler

Bir yanıt yazın