Bu yılki Venedik Mimarlık Bienali'nde Altın Aslan Ödülü'nü kazanan Bahreyn Pavyonu, oturma alanı üzerine soğutma sağlayan bir tavan asarak küresel sıcaklık artışına çözüm getirmeyi amaçlıyor.
Fotoğraflar: Ishaq Madan
“Heatwave” adı verilen pavyon, ortada yer alan bir sütunun zincirlerle bağlı olduğu kare şeklinde bir tavanı taşıyan bir tasarıma sahip. Bu tavan, altındaki alana gölge ve serinlik sağlıyor.
Mühendisliği Mario Monotti tarafından yapılan ve termomekanik uzmanlığı Alexander Puzrin tarafından sağlanan Heatwave, kamusal alanlarda soğutma sağlamak amacıyla daha büyük ölçekte çoğaltılabilecek modüler bir birim olarak tasarlandı.
Arsenale’de yer alan yerleştirme, özellikle açık havada ve inşaat alanlarında ağır işlerde çalışan insanlar için serinlik sağlamaya odaklanıyor. Oturma alanları ise çevresine yerleştirilen kum torbalarından oluşturuldu. Bahreyn Pavyonu’nun küratörlüğü, kamusal alanlara iklimsel konfor sağlamanın bir sosyal adalet biçimi olduğunu savunan mimar Andrea Faraguna tarafından yapıldı.
Pavyon, Venedik Mimarlık Bienali’nde “En İyi Ulusal Katılım” dalında Altın Aslan Ödülü’ne layık görüldü. Geleneksel Bahreyn soğutma tekniklerinden esinlenen pavyon, kamusal alanları pasif olarak serinletecek benzer bir yerleştirme tasarımı da içeriyor. Bu öneride, bir jeotermal kuyu ve güneş bacası, dış mekan havasını yer altındaki koşullarla birleştirerek, yerleştirmenin tabanı ile tavanı arasındaki alanda bir mikroiklim oluşturması istenmiş.
Ancak, Venedik Mimarlık Bienali’nde sunulan Heatwave yerleştirmesinde jeotermal kuyu kazılması mümkün olmadığından, tavan altındaki alanı serinletmek için mekanik havalandırma kullanıldı. Pavyonla birlikte, sıcak hava dalgaları üzerine yazılar, anketler ve araştırmalardan oluşan bir yayın da sunuldu.