Böyle Gitmez…

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği 'ne "akla zarar" bir torba yasayla yapılan son hamle, siyasi çıkarların her şeyin üstünde olduğunu ve bilimin devre dışı bırakılmak istendiğini bir kere daha ortaya koydu.

Demokrasinin, özgürlüklerin, doğanın, insan haklarının, kentlerin ve daha pek çok şeyin nasıl gasp edilmek istendiğinin böylece bir delili daha oldu.

Kamu yararına aykırı olan konularda, yağmacılığı engellemeye yönelik açılan pek çok davanın kazanılması TMMOB’ne olan kini zaten arttırmıştı. Engel ortadan bir şekilde kalkmalıydı. Biraz aceleye geldi yalnız, apar topar gece yarısı karar çıktı. Son olarak Gezi Parkı’na verilen destek, kinin üzerine tuz, biber ekmiş olmalı.

Zorunlu denetim yetkisi elinden alınan odaların işi, bu yasayla Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na verildi. İki yıl önce bu bakanlığa imar yetkisi de verilmişti. Her şey tek elde toplandı böylece. Olacak iş değildi ama bilindiği gibi, olmayacaklar oluyor bu dönemde, eksik kalmadı, bu da oldu.

Odaların denetim sürecinin yerel yönetimlerle işbirliği 40 yıl öncesine dayanıyor yaklaşık. Şimdi bu işbirliği ortadan kalkınca, belediyelerin ilgili birimleri çok yüklenecek. Her belediyede o kadro da yok zaten. Olan yine doğaya, kentlerimize, insanımıza olacak. Bu yasa iptal edilmezse eğer yaşanacak sorunları düşünmek bile istemiyorum.

Meslek Odaları, mesleğin genel menfaatlerine uygun gelişmesini sağlamak, meslek disiplin ve ahlakını korumakla görevlidir. Bu görevini bu şartlarda yapamayacak, amacına uygun da çalışamayacaktır. Bu yasa anti-demokratiktir ve odaları fiilen çökertmeye yöneliktir, en önemlisi de onların varoluş amaçlarına aykırıdır.

Hukukçular bu yasayı evrensel hukuk ilkelerine ve anayasaya hem biçimsel olarak, hem maddi içeriği bakımından aykırı bulmaktadırlar.

Yüzbinlerle ifada edilen mimar ve mühendislerimizin anayasal örgütleri olan odaların, yetki gaspı oluşturulurken görüşlerinin hiç alınmaması; onların yok sayılmaları anlamına gelmektedir. Bu şartlarda gerek genel, gerekse tüzel kişiler tüm meşru yollara, zaman geçirmeden başvurmalıdır.

Son olarak şu söylenebilir; Böyle gitmez. Bilinmelidir ki hiç bir baskı, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ni; insanı, doğayı, kentleri, eko sistemi yok sayan projelere karşı mücadele etmekten alıkoyamayacaktır.

Etiketler

1 Yorum

Bir yanıt yazın