PROJE AÇIKLAMA RAPORU
Bulunduğu arsayı olduğu gibi kabul eden tasarım; kot farklarını reddetmektense kotlu bir yapıya dönüşerek çevresine uyum sağlamaktadır. Kot farklarının maximum derecede kullanılması araziye yapılan müdahaleyi minimuma indirmektedir. Kot farklarının yapıyı oluşturmasıyla; kullanıcı yapıyla birlikte bulunduğu arsayı deneyimlemektedir. Bu deneyim; yapının sadece mevcut yerine ait olmasını, özgün bir tasarım olmasını sağlamaktadır. Organik kent dokusundan referans alarak araziyi ağ gibi saran yürüyüş yolları sayesinde kullanıcılar arazinin her noktasına bir araç veya mekanik bir çözüm gerekmeksizin ulaşabilmektedir. Bu vasıtayla kot farklarının çok olduğu bir arazide bile insanlar araçlardansa yaya ulaşımını tercih ederek daha sağlıklı bir kent yaşamına sahip olacaklardır. Bu yaya yolları (patikalar) tepenin dik yapısından ziyade uygun eğimlerde çözümlenerek engelsiz bir tasarım oluşturulmuştur.
Yapının bünyesinde bulunan sürekli yatay/düşey sirkülasyon elemanları sayesinde yapının tek bir girişinden ziyade her fonksiyonun münferit doğal kotlarından girişleri bulunmaktadır. Bu sayede farklı organizasyonların aynı zaman diliminde gerçeklemesi durumunda; etkinlikler kesintisiz sürdürülebileceklerdir.
Tepenin kesitinde görülen eğim çizgisini referans alan kabuk; sıcak iklimin verdiği dezavantajların ortadan kaldırmaktadır. Yapının açık, kapalı ve yarı açık mekanlarına gölge sağlayan, açık mekanlarda güneşin rahatsız edici etkisinden kurtaran ve yapının kapalı alanlarında ısı kaybını düşüren bir elemandır. Akdeniz bölgesi ve güneşe direk maruz kalan bir çok bölgede çokça kullanılan saçak formunun yeniden yorumlanmasının sonucudur.
Cephelerde kullanılan katlanabilir elemanlar vasıtasıyla kapalı ve yarı açık mekanlar birlikte çalışabilir hale gelmiştir.
Yapı tepenin hakim manzarasından (Akdeniz, Kale, Kıbrıs) maksimum derecede faydalanacak şekilde konumlanmaktadır. Kabukta oluşturulan boşluklar vasıtasıyla; manzara kapatılmaktan öte teraslarda oturan insanlara bir çerçeve görevi görmektedir.
Mevcut ağaç dokusu korunmuş, otopark ve yapının oturduğu alan haricinde kalan her yer yeşillendirilerek; doğanın içinde doğayla var olan bir tasarım oluşturulmuştur.