Katılımcı, Anamur Atatepe Sosyal Merkezi ve Çevresi Ulusal Mimari Proje Yarışması

2. mansiyon ödülünü alan ekibin ikinci öneri projesi.

MİMARİ RAPOR

Geçmişi antik çağlara uzanan Mersin iline bağlı Anamur ilçesi; Mamure Kalesi, Anemurium Antik Kenti ile Akdeniz’e doğru uzanmaktadır. Anamur, Anemourion sözcüğünden türemiş ve rüzgârlı burun anlamına gelmektedir. Kentin tarihi yerleşimi olan Anemurium Antik Kenti de Anamur burnuna çok yakın ve sürekli rüzgâr alan bir noktada kurulmuştur.

Kentin karakteristik özelliklerinden birisi Gazipaşa’dan gelip, Silifke ve Mersin’e bağlanan şehirlerarası yolun Anemurium Antik kenti aksından itibaren denizden uzaklaşarak kentin içine girmesi ve kentin doğusundaki Mamure Kalesi ile tekrardan denize komşu olmasıdır. Anemurium Antik Kenti’nin aksine yeni şehir merkezi denizden uzaklaşarak iç kesimlere doğru kaymış ve Mersin yolunun kuzeyinde yoğunlaşmıştır. Kentin batı yakası yoğunlukla sera tarımcılığı için kullanılmaktadır. Sahilde Mehmet Akif Ersoy Caddesi ile sahilde denizle ilişki kuran, fakat çok da yoğun olmayan bir yerleşim bulunmaktadır.

Atatepe kentin en kuzey ucunda bulunan ve Mersin yoluna yaklaşık 500-600 metre uzaklıkta güney ucu oldukça dik, kuzeyinde Toroslara yumuşak hatlı geçiş yapan bir tepedir. Kentle ve Mersin yoluyla kurduğu görsel ilişki göz önüne alındığında kentin giriş ve çıkışında bir obje veya giriş kapısı olmaya aday bir tepedir.

Projenin ana yaklaşım prensibi; Atatepe Sosyal Merkezi’ni kentin girişinde ve çıkışında görünür olan nitelikli bir obje olarak kent hafızasına kazandırmak üzerine kurulmuştur. Bu sayede Akdeniz’in kıyısında olmasına ve Antik Kent ile Anamur Kalesi gibi iki önemli tarihsel değeri sınırlarında barındırmasına rağmen turizm potansiyellerini yeteri kadar kullanamayan Anamur’u transit geçişlerde durulan merak edilen bir nokta haline getirmektir.

Genel yerleşim, Akdeniz’in özellikle yaz aylarında çok değerli olan ve denizden esen Meltem rüzgârlarını en etkin şekilde kullanacak kuzey-güney doğrultusundadır. Mevcut yol güzergâhları göz önüne alındığında kuzey-güney doğrultusunda yerleşim; öneri yapıya kuzey yönünden ana yaklaşımların, güney yönünden seyir terasları ve yürüme yolları ile tali yaklaşımlarla sağlanabilmektedir.

Günümüzün inşa faaliyetlerini ve beton yığınlarına dönüşen kent dokuları dikkate alındığında tasarım problematiği bu soruların ortaya çıkmasını sağlamıştır.

1- Böylesine her yerden görünen bir tepe için doğayla bütünleşen, ona zarar vermeden orada duran, sanki oranın bir parçasıymış gibi duran bir yapı yapmak mümkün müdür?
2- Güneyden görünen ama kuzeyden saklanan, hem simgesel hem de basit davranabilen bir yapı mümkün müdür?
3- Yapı araç yolunun ulaştığı en üst kottan sonra rahat yürünebilir bir yolla ziyaretçiyi içine alabilir mi?
4- Yapının kendisi bir seyir terası olabilir mi?
5- Üstü Arazinin tabii kotunu (+152.00) kullanan bir meydan, altı yazın tüm mekânların tek mekân haline gelmesi ile bir saçak haline gelebilir mi?

Problematiğin tespiti doğrultusunda çözüm önerileri oluşturulmaya başlandı. Bu bağlamda arazinin tabii eğimini koruyacak şekilde, arazinin üst kotlarında doğal olarak oluşan +152.00 kotundaki düzlüğe bir platform yerleştirildi. Bu platform +152.00 kotunda meydanı, +146.00 kotunda ise mekanları örten saçağı meydana getirmektedir. Ziyaretçiler kuzey-güney aksı doğrultusunda +141.00 kotundan büyük bir “manzara yolu” ile mekanlara, büyük bir seyir platformu ile +152.00 kotundaki meydana ulaşabilmektedir. Seyir Platformu şevlerle manzara yoluna bağlanarak bu aksı güçlendirmekte ve platformu yolun bir parçası haline getirmektedir. Manzara yolu adı verilen bu aks, kuzey- güney doğrultusunda araziyi gömülerek kat etmekte ve sonunda kente bakan büyük bir teras ve manzara amfileri ile sonlanmaktadır. Bu ana aksın iki yanında mekanlar yer almaktadır. Mekanların üstünü örten büyük saçak; ziyaretçiler için alt kotta gölgelik yarı açık alanlar ile seyir terasları oluştururken bir üst kotta meydanın zeminini oluşturmaktadır.

Etiketler

19 yorum

  • yusuf-burak-dolu says:

    “Soru 20- a. Her grup yalnızca tek proje önerisi ile mi katılabilir, yoksa aynı ekip iki farklı öneri ile yarışma da yer alabilir mi?
    Yanıt 20- a. Her ekip tek proje önerisi ile katılabilir.”

  • eda-yazkurt says:

    Aynı ekibe ait iki proje de yarışmaya katılmış mıdır? Soru cevaplarda katılamayacağı net bir madde ile belirtilmiş olduğundan merak ediyoruz.

  • hakan-deniz-ozdemir says:

    Yusuf bey ve Eda Hanım,
    İki proje de üç kişiden oluşan ekibimizin ürünüdür. Yarışma şartnamesindeki kurallara uygun olarak 2 projenin müellifleri de farklı olarak teslim edilmiştir. Sanal ortamda paylaşırken iki proje de aynı grubun ürünleri olduğu için müelliflerini aynı yazma kararı aldık…

  • omer-yilmaz says:

    Eğer ödül alsaydı ödüllerinden birisi iptal olacaktı. Katılmasında bir sakınca yok.
    Yönetmeliğe bakılması gerekiyor tartışmalara paralel.

  • omer-yilmaz says:

    İbrahim tebrikler öncelikle. Bundan sonraki katılımlarda ekip başını, ekipten başka birisini yazmakta fayda var.

    Yarışmanın birincisi olan ekip de iki proje ile katılmış yarışmaya, zarflar açılınca onu gördük. Birisinde ekip başı Sıddık Güvendi, diğerinde Oya Eskin Güvendi. Ödül alsalardı ikisi de alacaktı. Yönetmelik ekip, şirket falan tanımıyor. Onun için aslolan bireysel başvuruda kimlerin olduğu.

    Mutlu bir 2015 dilerim tüm yarışmacılara, kazananlara ve katılımcılara 🙂

  • omer-yilmaz says:

    Oya Eskin Güvendi haberi şahane, çok taze bir yarışmacı ofisten yeni bir yarışmacı ofis oluşmuş ve de birinci olmuş. Ne güzel haber. Hatta üşenmeyip Sıddık ile telefonda konuştuk, öncesinde projeler birlikte yapılmamış ve görülmemiş bile. Bir daha tebrikler Oya Eskin Güvendi.

    Hakan Bey,
    Sizin önerilerinizin ikisinde de İbrahim ekip başı olarak görünüyor burada. Eğer kimlik zarfında öyle değilse -yani sizin söylediğiniz gibi ise- bu durumda yayına alırken de -en azından bu tartışmada görünen sorunları da yoketmek amacıyla- kimlik zarfındaki gibi yayınlamakta fayda var o halde.

  • omer-yilmaz says:

    Yarışma, yarışmalar ya da şartname açısından bir sorun yok. Yönetmelik açık.

    Burada tartışmaya neden olan durum İbrahimlerin iki projesinin bir yayın organında (burada ya da başka bir yerde) yayınlanırken aynı müellifle görünmesi.

    Yönetmelikte bir düzenlemeye de ihtiyaç yok, dileyen ortaklık yapar; dileyen ortaklık bile yapmaz, sadece diploma bulur onu çalıştırır. Kimseyi de ilgilendirmemeli bu.

  • siddik-guvendi says:

    Merhaba,
    Bir konuya açıklık getireyim. Yarışmaya iki proje ile katılmadık. Oya Eskin Güvendi bir yıl önce Kolektif Mimarlar bünyesinden ayrılmış olup çalışmalarını kendi ofisinde sürdürmektedir.
    Tebrikler ve iyi seneler.

  • ibrahim-eyup says:

    Öncelikle herkese teşekkürler ve iyi yıllar.
    Genellikle konuşma ve tartışmaların içinde olmayı çok tercih eden birisi değilim ama konuya açıklık getirmek için kısaca yazayım dedim.
    Yarışma süresince ben,hakan,serkan ve diğer arkadaşlarımızla beraber tek bir proje üzerinde çalışırken takıldığımız bir noktadan iki proje çıktı.
    İki projeninde söylediği çok şeyler olduğuna inandığımız için ikisinide gönderme kararı aldık.
    Bu başta düşündüğümüz bir karar değildi sonradan oluştu. Fakat yönetmelik buna izin vermediği için(tartışma konusu olabilir) iki projede farklı müellif isimlerle gönderildi, danışmanlar kısmında ise değişerek adlarımız yazıldı.
    Sonuçda biz bir ekibiz ve bu projeleri beraber ürettik. Yayınlarken de herkesin emeği olduğu için beraber olmayı değerli buluyoruz . Sanıyorum sorun bu projeleri yayınlarken künye kısmında bu durumun nasıl ifade edileceği oldu. Bir sonraki yarışmalarda bu tür bir konu olduğunda Ömer e danışmakta yarar var diye düşünüyorum.

  • emre-ozkan says:

    Müstakbel yarışma şartnamelerini hazırlayacak arkadaşlar için önemli not:
    Ekip üyelerinin birden fazla proje ekibinde yer alabilmeleri veya alamamaları konusu çok net ve ayrıntılı bir şekilde ifade edilip kurallara bağlanmalı ki, aşağıdaki gibi yanlış anlamalar ve spekülasyonlar olmasın.

  • eda-yazkurt says:

    tüm yarışma şartnamelerinde standart olarak bulunan bu maddenin amacı ve niyeti de tartışılmalıdır belkide..

  • hakan-deniz-ozdemir says:

    Ömer Bey,
    Öncelikle bilgilendirme için teşekkürler…Bizim kimlik zarflarımızda da ödül kazanan önerimizin danışman kısmında bizim isimlerimiz, diğer önerimizin danışman kısmında da İbrahim’in ismi geçmektedir. Raportörlere telefon açarak ve ancak böyle teslim edilirse uygun olabileceği bilgisini alarak teslim ettik… Herkese mutlu bir 2015 dileğiyle…

  • r-gunes-gokcek says:

    Konuyu aslında bu proje özelinden tartışmamak lazım. Yıllardır özellikle çok ortaklı ofislerin başvurduğu bir katılım yöntemi. Bir yönüyle de kabul görmüş görünüyor. Ama büyük resme bakarsanız kurallara uygun değil. Aslında ekibin 2 öneride de konumu aynı olduğu halde – gerçek bu olduğu halde- resmi evraklara bu şekilde yazılamıyor. Yazılmayınca da tutanağa geçmesi ve jüri kararı açıklanana ya da müellifler durumu açıklayana kadar tespiti imkansız. Bugüne kadar kabul görmek zorunda kalması da bu çaresizlikten kaynaklanıyor bence. Yazılı kurallarla bunu önlemek mümkün görünmüyor. Kimlik zarfı tam tabiri ile kılıfına uygun hazırlanınca sorun kalmıyor.
    İki fikir üzerinde kararsız kalıp, iyi olduğunu düşündüğü halde yarışma kuralları çerçevesinde tek öneriyi tercih eden arkadaşların hayal kırıklığını tahmin edebiliyorum.
    Yine de ödül alan ekibin ve projenin başarısını gölgelememeli.
    Olcay ve İbrahim’e tebrikler.

  • omer-yilmaz says:

    Yanlış anlamışsınız: Her ekip tek proje ile katılabilir. Doğrusu ve Anamur Yarışması’nda da uygulanan bu.

  • emre-ozkan says:

    Yazılanlardan benim anladığım, jürinin “Yanıt 20- a. Her ekip tek proje önerisi ile katılabilir” cevabı yönetmelik ve şartnameyle çelişkili olmuş ve birden fazla proje teklif etmeyi düşünen bazı ekipleri yanlış yönlendirmiş olabilir. Yönetmelik ve şartnameyle uyumlu cevabın şu şekilde olması gerekiyordu:

    “Her ekip istediği sayıda proje önerisi ile katılabilir. Önemli olan, kimlik zarflarında her defasında müellif ve danışmanlar bölümlerinde farklı isimlerin kullanılmasıdır. Hatta teklif sayısı ekip elemanlarının sayısını geçtiği durumlarda, ekip haricindeki başka mimarların diplomalarını da bulur, onların isimlerini de kullanabilirler. Ekiplerin dikkat etmeleri gereken husus muhtelif ortamlarda projelerini yayınlarken isimlerini tek bir proje ekibiymiş gibi değil de, kimlik zarfına uygun bir şekilde yayınlayıp bu uyanıklıklarını bütün dünyaya ilan etmemeleridir.”

    Yanlış anladıysam düzeltin lütfen.

  • emre-ozkan says:

    Bu durumda Hakan ve İbrahim Bey’lerin “İki proje de üç kişiden oluşan ekibimizin ürünüdür” ve “Sonuçda biz bir ekibiz ve bu projeleri beraber ürettik” cümlelerini nasıl açıklıyorsunuz? Her ekip tek proje ile katılmamış ve bir tanesi ödül de almış.

  • seyhan-emrah-nergis says:

    birinci proje neden hala yüklenmedi ?

  • omer-yilmaz says:

    Yeniden yazayım: Yayında sorun olabilir, bu yayınlayanı bağlar. Yarışma, yönetmelik veya şartnamede bir sorun yok. Böyle anlamaya gayret edersek çözülecek mesele.

  • azmi-acikdil says:

    Her yarışma sonrası çeşitli tartışmalar açılır, itirazlar yapılır, sesler yükselir. Hepsinin az da olsa bir doğruluk payının var olduğuna inanıyorum.

    Yarışmalara mutlaka ekip halinde hazırlanılıyor. Bu ekiplerden iki veya üç proje çıkması normal hangisinin yarışmaya gönderileceğine karar verilememesi normal değil hele ikisi de güzel ikisini de ekip başı isimlerini değiştirerek göndermek hiç normal değil.

    Her ofiste etüd safhasında çeşitli fikirler neticesinde birden fazla proje oluşur ancak uygulamaya bir proje gider. Bu uygulama projesine nasıl karar veriliyorsa yarışmaya gidecek projede de aynı kararı vermek lazım gelir.
    Aksi, yani ikisini de gönderelim biri olmazsa biri demek; yarışmaymış, kuralmış, şartnameymiş, danışmanmış, hiç birine uymaz.
    Son zamanda böyle ………nazlıklar revaçta. Meslek ve yarışma etiğinin yanında saygın mimarlık dileğimle.

Bir yanıt yazın