- 30 Ocak 2017
- 5429 defa okundu.
The Forum
Saint-Louis (Alsace, Fransa) 'de bulunan Forum, spor ve kültür aktivitelerine ev sahipliği yapması amacıyla tasarlanmış.
Yerleşim, farklı ölçeklerin ve kullanımların bir araya geldiği, karaktersiz geniş boyutlu kolektif yapılarla iç içe geçmiş alçak yapılardan oluşan bir konut bölgesini içeriyor. Ayrıca küçük şirketler için ofisler ve atölyelerin de bulunduğu yerleşimde, bir ana okulu ve bir ilkokul da mevcut.
Projenin bu farklı bina ölçeklerine, kırılmaları minumuma indirgeyerek, olabildiğince yumuşak bir biçimde uyum sağlaması amaçlanmış.
Bina programı; resepsiyon, ofisler, depo alanları gibi küçük hacimler gerektiren fonksiyonlarla festival salonu ve ana salon gibi çok daha büyük hacimler gerektiren fonsiyonları bir arada bulundurması dolayısıyla güçlü karşıtlıklara sahip.
Hem yerleşim dokusununun, hem de bina programının heterojen doğası, ana fonksiyonları dışavuran ve birbiriyle bağlantılı farklı kütleler üzerinde deneme yapmayı kaçınılmaz kılıyor.
Bu sebeple proje birkaç konut benzeri kütlenin bir araya gelmesinden oluşuyor. Kendini belli eden kütleler merkezde yer alırken, daha küçük kütleler ise bunların etrafında konumlandırılıyor. Sonuç olarak arsanın ortasında birbirine yaslanmış 13 farklı kütleden oluşan, kullanılan dil ve yoğunluk nedeniyle yap-boz benzeri bir yapı elde ediliyor.
Kütlerin her biri biçimleri, kullanılan malzeme ve üzerlerindeki açıklıklar düşünüldüğünde aynı gramere sahip. Her kütle çevredeki yapılara referans vermesi amacıyla kırma bir çatıya sahip; çatılar farklı açılardan ışık alınabilmesi için kimi zaman kuzey-güney kimi zaman ise doğu-batı yönünde konumlandırılmış. Tüm cephelerde kullanılan genişletilmiş sacın oluşturduğu kabuk, yapının bütünlüğüne ve özgünlüğüne değer katıyor.
Bu sebeplerden ötürü proje karşıt iki yaklaşımı bir arada barındırıyor. Forum parçalanarak kentsel bağlama bağlanırken, malzemedeki homojenlik ise yapıya güçlü ve ikonik bir karakter kazandırıyor.
Yapının kabuğunda kullanılan dil, iç mekanda da devam ettirilmiş. Binaya doğru yaklaşıldığında karşılaşılan bakır kaplı metal yüzeyler, bina içinde de, örneğin bir bar üzerine kaplanmış şekilde, tekrar edebiliyor. Spor salonunda kullanılan turuncu karolajlar, Festival Salonu’nun bambu parkeler ya da duvarlardaki ses emici akustik panellerle yapının tamamında işleyen bir renk paleti oluşturulmuş. Seçilen malzeme ve renklerle aynı zamanda yerleşimin endüstriyel geçmişine de gönderme yapılması amaçlanmış.
Yapı genel olarak bakıldığında birbirini tamamlayıcı fonksiyonlara sahip iki ayrı kabuktan oluşuyor.
Fonksiyonları belirleyecek şekilde tasarlanan, çekirdeği biçimlendiren, ısı ve ses yalıtımını sağlayan strüktürel kabuk, alternatif olarak betonarme ya da hafif bir metal iskeletten oluşuyor. Bu kabuğun üzerinde genişletilmiş metal panellerden oluşan, her bir çelik çerçeye oturtularak görece tekrar eden ikinci bir kabuk yer alıyor. Böylece iki kabuk arasında bir hava sirkülasyonu ve yalıtım alanı yaratılarak yapay iklimlendirme ihtiyacı minimuma indirgeniyor.
Etiketler
3 yorum
Bana göre her iki ifade de geçerli bu yapı için Ali Rıza Bey. Evet, binanın formu “parçalı” okutulmuş çatılarda; fakat bir yandan da örtünün tek dilden ve malzemeden oluşu “bütüncül” bir algı yaratıyor. Benzer bir şekilde; yapı zaten “bütüncül” bir kültür merkezi denilebilir; fakat yapının fonksiyonları “parçalanarak” ele alınmış ifadesi de bana yanlış gelmiyor (özellikle yapısal olarak mekanların birimler olarak ele alınması; resepsiyon, ofisler, depo alanları, festival salonu, spor sahalarının hepsinin kendi açıklığına sahip oluşu). Sonuç olarak benim anlık yorumum böyle oldu, daha ortaklaşa bir bağlam kurulup başlık tekrar ele alınabilir tabi.
Yapı incelendiğinde “parçalı kullanıma bütün görünüm” arzusundan ziyade bütüncül bir yapıyı çatı hareketleriyle parçalı gösterme arzusu daha ağır basıyor sanki.
Spor salonu büyük oluyor.