Fellenoord 15

Hollandalı mimarlık ofisinin tasarımı, Fellenoord 15 isimli eski banka merkezi binasını dönüştürürken sağlıklı ve esnek bir çalışma konseptini sürdürülebilir, teknoloji destekli bir altyapı ile birleştiriyor.

Eindhoven’da bir devlet dairesine dönüştürülen yapı, yoğun bir sensör ağı ve binaya özgü geliştirilen uygulamalarıyla 32,000 m2’lik toplam alana sahip. Eski banka binası Fellenoord 15’in dayanıklı bir kabuğa sahip olması, yapının yıkılmak yerine muhafaza edilebilmesini sağlamış. Bu karar, yeni bir yapıya kıyasla CO2 ayak izinde yaklaşık %40 tasarruf sağlamayı amaçlıyor. Eski cephenin yıkımında da sürdürülebilir teknikler kullanılmış ve gerçek anlamda sürdürülebilir bir bina yaşamının temeli oluşturulmuş.

BREEAM-Mükemmel sürdürülebilirlik derecesi edinen yapıda, jeotermal ısıtma ve soğutma, su bazlı iklimlendirme sistemleri ve güneş panellerinin yanı sıra taş gibi doğal malzemeler de kullanılmış. Müşteri firma Edge’in uzmanlığından yararlanan bina, çeşitli akıllı teknolojilerle donatılmış. Konum sensörlerinin ve akıllı veri altyapısının kullanımı, kullanıcıların davranışları hakkında bilgi sağlayarak enerji tüketiminin azaltılmasına katkıda bulunup mekanların verimli kullanımını iyileştiriyor. Enerji kullanım modellerini izleyerek, verimsizlikleri belirleyerek ve gerçek zamanlı ayarlamalar yapan bu sensörler, bireysel çalışma ortamlarının kontrolünü de sağlıyor.

UNStudio’nun tasarımı, eski Rabobank binasını çevresiyle daha güçlü bir ilişki kuran açık cepheli bir binaya dönüştürerek kamusal alanı harekete geçiriyor. Yeni bir giriş tasarlanması ve binanın istasyona bakan tarafındaki otoparkın kaldırılmasıyla Fellenoord 15 çevredeki kentsel dokuyla daha sorunsuz bir şekilde bağlanıyor.

Binanın yeni girişi, caddeyi büyük, yarı kamusal bir merdivenle iç avluya bağlıyor. Mevcut ayrışan bina kütleleri, yeni tasarımda esnek ofis katlarından oluşan kesintisiz bir peyzaj aracılığıyla birleştirilerek daha önce birbirinden kopuk olan mekanları birbirine bağlıyor. Yeni ofis bölümleri bir aktivite gradyanı fikrine dayalı olarak tasarlanmış: iç mekanın merkezi faaliyetle ivmelenirken, sessiz çalışma alanları tüm katlardaki cephelerin hizasında yer alıyor.

Yapının cephesinde bakır rengi güneş kırıcı elemanlarla birlikte çift cidarlı genişletilmiş metal örgü paneller kullanılmış. Uzaktan algılanan yekpare görünüm, kullanılan örgü panellerin yarattığı ‘moire’ efekti sayesinde yakın mesafede gözenekli bir karaktere bürünüyor.

Etiketler

Bir yanıt yazın