Yün ile 3 Boyutlu Baskı Teknolojisi

Hollandalı tasarımcı Christien Meindertsma, yünden üç boyutlu hacimler elde edebilen bir robot geliştirdi.

Meindertsma’nın robotu, Flocks Wobot adıyla tanınıyor ve 3D baskı makineleri ile aynı prensipte çalışıyor.

Filament katmanları basmak yerine üç boyutlu dokuma hacimler hissi veren bir form kullanıyor.

“Wobot ilk kez yünden endüstriyel üç boyutlu hacimler üretmeyi mümkün kılan kolaboratif bir robot. Ek olarak hiç bir malzeme gereksinimi duyulmamasının yanında keçeleştirme işleminde su dahi kullanılması gerekmiyor,” diye anlatıyor Meindertsma. “Ürettiği üç boyutlu yün strüktürler, aynı anda hem dayanıklı hem de yumuşak özellikteler.”

Tasarlanan projenin uygulaması, robotik şirketi TFT sayesinde gerçekleşmiş. Özel yapım robot kolunu Meindertsma ile birlikte geliştirmişler. Bu parça, kullanıcı dostu robotlar arasında spesifik bir model olan “cobot”a bağlanıyor.

Eklenti bütün yün çeşitleriyle kullanıma uygun tasarlanmış. Ancak Meindertsma en etkili sonucu -Avrupa koyunlarında bulunan- kalın yün tiplerinde görmüş ve bu şekilde daha uzun ömürlü bir sonuç elde edildiğini gözlemlemiş.

Tasarım alanında büyük bir potansiyele sahip olan bu yeni tekniğin mobilya, akustik ürünler ve yalıtımda oldukça işe yarayacağı öngörülüyor.

“Teknik, her türlü Avrupa yünü ile kullanılabilir,” diye ekliyor tasarımcı Meindertsma. “Yünün çok iyi durumda olmasına hatta işlenmiş olmasına bile gerek yok; sadece yıkanmış olması yeterli.”

Flocks Wobot, Meindertsma’nın Hollanda Design Week’te Product Chronicles sergisi kapsamında sunduğu iki yün araştırma projesinden biriymiş.

Diğeri ise yumuşak yün blokları farklı boyutlarda kesebilmek üzerine geliştirilen bir yöntem. Bu yöntem köpük döşemelere sürdürülebilir bir alternatif olarak geliştirilmiş.

V&A’nın, 10 yıllık Make Good: Rethinking Material Futures programında Meindertsma’nın muşambayı 3 boyutlu bir materyale dönüştürme deneyleri de yer alıyor.

Serginin merkezinde, bu teknolojinin kullanıldığı ilk büyük ölçekli örnek olarak robotun bastığı koltuk yer alacak.

Meindertsma kariyeri boyunca birçok farklı malzeme ile çalışmış ancak One Sheep Sweater ve Fibre Market projeleri sayesinde en çok yün ile tanınırlık elde etmiş.

Son araştırmasını ise -döngüsel ekonomiyi savunan devlet destekli bir program olan- Rotterdam Circulair’in kendisini şehrin otlayan sürülerindeki yünün değerini araştırmak üzere görevlendirmesinin ardından geliştirmiş.

Çoğu Avrupa yünü gibi bu yün de günlük tekstil ürünlerinde kullanılmaya uygun değil ve atık ürün muamelesi görmekte.

Projenin sonucunda geleneksel zanaat teknikleri kullanılmış bir dizi obje elde edilmiş. Ancak Meindertsma, üretim tekniklerinde daha fazla keşfedilecek yöntem olduğunu hissetmiş.

“Benim elde ettiğim sonuca göre geleneksel sonuçlar gayet güzel işlese de yün daha modern bir tekniği hakediyordu.”

“İğne keçesini 3 boyutlu baskı yöntemi ile birleştiren örnekler vardı ancak bunu yapan insanlar yün hakkında yeterli bilgi sahibi değildi ve onun nasıl davrandığını bilmiyordu,” diye ekliyor tasarımcı. “Ardından tam olarak 3D yazıcı gibi bir sistem olmasına gerek olmadığını farkettim çünkü 3D yazıcı filamentleri belli durumlarda kırılmaya müsait yapıdalar. Ancak yün telleriyle çok farklı sonuçlar elde edilebiliyor.”

Meindertsma aynı zamanda çeşitli yün karışımlarıyla da çalışmalar yapıyor. Bunların arasında renkli karışımlar için geri dönüştürülmüş ve boyanmış iplikler de bulunuyor.