Mimarlar, Yeni Binalardan Ziyade Tadilat ve Renovasyon Projelerinden Daha Fazla Kazanıyor

AIA'nın 20 yıllık renovasyon, güçlendirme, restorasyon ve yeniden işlevlendirme sürecini takip eden verilerine dayanarak, mimarlık firmalarındaki yeniden işlevlendirme projelerinin faturaları ilk kez yeni inşaat projelerinin faturalarını aştı. AIA'nın Baş Ekonomisti Kermit Baker'a göre önemli olan, bu denge değişiminin pandemiyle beklenmedik bağlantısı.

William Richards’ın AIA’nın Baş Ekonomisti Kermit Baker ile yaptığı söyleşi:

Son 20 yılda yeniden işlevlendirme ve yeni inşaat arasındaki denge nasıldı?

Yeniden işlevlendirme, projelerini takip etmek kısmen zor olduğu için tasarım ve inşaatta yeterince takdir edilmeyen bir segmenttir. İnşaat sektörü analistleriyle konuştuğunuzda ve onlara tüm işlerin ne kadarının yeniden işlevlendirme olduğunu sorduğunuzda, genellikle %20-25 gibi bir tahminde bulunacaklardır. AIA bunu 20 yıldır takip ediyor ve o zamanlar %30’un ortalarındaydı. Bu da diğerlerinin rapor ettiğinden çok daha yüksek ve zamanla da artıyor.

Mevcut binaları yenilemek, yeniden modellemek veya adapte etmek söz konusu olduğunda, mimarların bildirdiği ile müteahhitlerin bildirdiği arasındaki tutarsızlığın nedenleri nelerdir?

Müteahhitler bu projelerde yer almadığı için, bu alanda neler olup bittiğini gerçekten bilen tek kaynak mimarlar. Bir sistem iyileştirmesi veya bir aydınlatma iyileştirmesi yapıyorsanız, mal sahipleri alt yüklenicileri kullanıp müteahhitleri atlayabilir. Dolayısıyla, az rapor edilmesinin en önemli nedenlerinden birinin de bu olduğunu düşünüyorum.

Son on yılda, hem yeni inşaat hem de yeniden işlevlendirme için toplam özel harcama 1,6 trilyon dolardı ve harcamalar neredeyse her yıl artıyor. Mimarlar, yeniden yapılanmayı, yenilemeyi ve yeniden işlevlendirmeyi neyin yönlendirdiğini düşünüyor?

Mimarlık firmalarına, son 12 ayda üzerinde çalıştıkları yeniden inşa projelerinin en başlı hedeflerini sorduk ve bunun iki önemli nedenden kaynaklandığını gördük: %25 uyarlanabilir yeniden kullanım ve %25 dönüşüm ve iç mekan yenilemesi. -Tüm katılımcıların tam yarısını oluşturuyor. Sonuçların kalan yarısı bir dizi farklı yanıt: kiracı donatımları %18, kullanılabilir alan eklenmesi yaklaşık %10, kabukta veya sistemlerde yapılan iyileştirmeler %10 ve tarihi korumalar %3’ü oluşturuyor.

Kaynak: AIA

Bazı firmaların taahhüt ettiği sıfır karbon ve iklim pozitif hedefleri ne olacak? Dayanakları neler?

Beni en çok ilgilendiren de buydu. Enerji performansının %3,8 ve artan esnekliğinin % 1,6 olması, firmaların yeniden işlevlendirme projelerini üstlenmelerindeki öncül nedenler arasında bu hedeflerin olmadığını gösteriyor. Önümüzdeki birkaç ay içinde petrolün varil fiyatı dalgalandıkça, bu oranların nasıl yükselip alçaldığını göreceğiz.

Yenileme, güçlendirme ve restore etme bugün yeni inşaatı gölgede bırakıyorsa, bunun bir anormallik olabileceğini veya olamayacağını düşündüren nedir?

Ben bir anormallik olmadığı düşüncesindeyim. Bu uzun vadeli bir eğilim, ekonomimiz yavaş yavaş büyüyor – yakın geçmişte olduğundan çok daha yavaş – ve bence bu, sahip olduklarımızı yeniden kullanmamız gerektiği kadar yeni şeylere ihtiyacımız olmadığı anlamına da geliyor. Bir şeyler bu eğilimi tersine çevirene kadar, yeniden yapılanmada artan bir paya ve yeni inşaatta azalan bir paya doğru ilerleyeceğiz.

Kaynak: AIA

Bu denge değişiminin normal olduğunu düşündüren nedir?

“Yeniden başlamak, bir binayı onarmaktan daha kolay ve hızlıdır” düşüncesi. Bunun bir kısmı, bir alandaki yeterince kullanılmayan alanın, diğerindeki alan ihtiyaçlarının çözülmesine yardımcı olmamasıyla ilgili. Örneğin Maine kırsalındaki eski bir mağazanın, gelişen bir banliyödeki yeni bir alışveriş merkezi için Atlanta’ya taşınması alışılmadık bir durum olurdu. Ancak dediğim gibi, bu eğilimin bir anormallik olduğunu düşünmüyorum ve bence ülke olarak, tasarım ve inşaat endüstrileri olarak, halihazırda sahip olduklarımızı uyarlama veya yenileme fırsatlarını en az bir alanda yeniden başlamak kadar çekici buluyoruz.

Bu eğilimin ne kadarı, tabiri caizse, pandemik tutumluluğa atfedilebilir?

Pandeminin yeniden işlevlendirme çalışmaları yarattığına dair çok sayıda anekdot öyküsü var – örneğin ofisleri ve restoranları daha iyi hava sirkülasyonu ve sosyal mesafe yönergelerine göre yeniden yapılandırmak zorunda kaldık. Ancak katılımcılara tüm yeniden işlevlendirme çalışmaları arasında pandemi kaynaklı olanların fatura paylarını sorduk ve ortalama yaklaşık %10 olduğunu öğrendik. Yani, yanıtlayanlarımıza göre, yeni inşaat ve yeniden işlevlendirme arasındaki bu denge değişikliği, pandeminin önerdiği dar gereksinimlerden çok daha büyük bir eğilim.

Etiketler

Bir yanıt yazın