“İstanbul mahalle konseptine göre yenilenecek”

İstanbul'un kentsel dönüşümünü gerçekleştirecek Yeni İstanbul Projesi'nin Başkanı Mimar Sidney Rasekh, kenti mahalle konseptine göre yapılandıracaklarını belirtti.

Ege Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (ESİAD) düzenlediği panelde konuk konuşmacı olan Yeni İstanbul Projesi Başkanı Gelişim Uzmanı, Strateji ve Kent Planlamacısı Sidney Rasekh, proje ile ilgili detaylı açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin kentsel dönüşümde dünyadaki diğer ülkelere örnek olabileceğini, bu potansiyelin bulunduğunu kaydetti.

YENİ İSTANBUL’DA OTOMOBİL İSTEMİYORUZ
Türkiye’de kentsel dönüşümün geleneksel yapıya uygun olarak gerçekleştirileceğini dile getiren Rasekh, “Tüm mahalleyi yıkalım demekle kentsel dönüşüm olmuyor. Bu aşırı uç düşünceler bu ülke için iyi olmuyor. Ben İstanbul planları için son derece radikal önerilerde bulundum. Herkes bana ‘sen aklını kaçırmışsın Hükümet senin dediklerini kabul etmez’ dedi. Ama şimdiye kadar benim fikirlerimi kabul etti. Ama nihai ürünü söyleyemem çünkü henüz tamamlanmadı. Türk hükümeti bana özgürlük verdi ve önerilerimi kabul etti. Yepyeni tipte bir şehir yaratacağız. Yeni İstanbul ‘da otomobilleri istemiyoruz. Yeni İstanbul ‘da yeşili teşvik ediyoruz” dedi.

OSMANLI ŞEHRİ’Nİ PLANCILAR ANLAMADI
“Kentsel dönüşüm hiç kolay bir şey değil. Özellikle Türkiye bağlamında. Siz geleneksel bir toplumdan modern topluma geçiyorsunuz” diyen Rasekh, İstanbul ‘da yapılacak proje ile ilgili olarak da önemli detayları aktardı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ‘ın dönüşüm planlanırken ‘Osmanlı şehri’ istediğini belirten Rasekh, “Bazı plancılar bunun ne olduğunu merak etti. Onlara şunu hatırlattım. Osmanlı şehri Osmanlı gibi görünen bir şehir değil. Topbaş uyumdan bahsediyor. Yeni ve eski şehir arasındaki uyumdan bahsediyor. İstanbul zaten bir Osmanlı şehri. Kendisi yeni gelişmelerle eskisi arasında uyum istiyor. Ben öyle bir şehir tasarlamak istiyorum ki Türk şehri olsun” dedi.

MAHALLE KONSEPTİNE GÖRE YAPILANDIRILACAK
Bu doğrultuda ‘mahalle’ kavramının çok önemli olduğunu vurgulayan Rasekh, “Hepimiz mahallelerde büyüdük. Mahalle çok önemli bir kelime. Bu sizin sosyal ve kültürel değerlerinizi yansıtıyor. Ben yeni mahalleler tasarlayacağım dedim. Yeni İstanbul farklı mahallelerden oluşuyor. İnsanlar kombinasyon içinde yaşayacaklar. Yeni İstanbul mahalle konseptine göre yapılandırılmış olacak. Çünkü ben bu toplumu gözlemledim” diye konuştu.

MASLAK TÜRK ŞEHRİ DEĞİL KÖTÜ FLORİDA
Rasekh, bazı kaygılarının olduğunu da dile getirerek “Şundan kaygılanıyorum; güzelliğini kaybetmek. Bu modern şehirlerdeki Türk unsurunu kaybetmekten korkuyorum. Maslak Türk şehri değil kötü Florida. Biz bunu istemiyoruz. Ben kesinlikle bunun gibi gelişmeyi tasarlamam. İstanbul ve Türkiye’nin diğer kısımlarda öyle gelişimler istiyoruz ki geleneklerini devam ettirsinler ama çok modern şehirler olsunlar. Ben Maslak gibi şehirleri tamamen reddediyorum. İzmir şehrinin planlamacılarıyla da konuştum. Maslak’ta olan şey sorumsuz planlamadır, bunu açıkça ifade ediyorum” değerlendirmesini yaptı.

EXPO’YU SEVİYORSANIZ UÇAĞA BİNİN GİDİN
İzmir ‘de de Büyükşehir Belediye Başkan Yardımcısı ile görüştüğünü, EXPO 2020’ye aday olan kentin temasını sağlık olarak belirlediğini aktaran Rasekh, stratejik planlarda da sağlık temasının gözönüne alınması, kentin bütün dönüşümlerini bu tema etrafında gerçekleştirmesi gerektiğini kaydetti. Rasekh, ” İzmir ‘de sağlıkla ilgili bir EXPO olacaksa şehrin yeniden gelişmesi için daha sağlıklı bir yaşam hedeflenmeli. Hava kirliliği, su kalitesi, konut kalitesi, arterleriniz, damarlarınız açısından. İzmirli insanlar daha fit ve daha güçlü olacaklar. Benim önerim şu; sadece EXPO yüzünden heyecan duymayın. Eğer dünya EXPO’larını seviyorsanız uçağa biner gidersiniz. Zamanınızı ve paranızı boşa harcamayın” dedi.

YOKSULLAR KÖTÜ YAŞIYORSA ONLARIN SEÇENEĞİ DEĞİL
Bunların yanı sıra ulaşım sisteminin de mutlaka düzenlenmesi gerektiğinin altını çizen Rasekh, “Beni büyük bir sanayi alanına götürdüler. Buradaki insanlar ayda 500 TL’ye çalışıyorlar. Endüstri alanlarının yakınında hiç ev yok. Saatlerce otobüste geçiriyor. Bu insanlara ev verin. O kadar zor mu bu. İnsanlar çalıştığı yere yakın yaşasınlar. Eğer yoksullar çok kötü durumda yaşıyorsa onların seçeneği değil” dedi.

Etiketler

5 yorum

  • orhan-ayyuce1 says:

    Hoş, yapacağı işlerden bahsederken güzel şeyler söylüyor da.. Bu zat’ın adını Google dan araştırınca sosyal sitelerden başka pek bir somut projeye rastlamadım. Anlayabildiğim kadarıyla müteahhitlere dönük kar amaçlı projeleri koordine etmiş bir eksper. İsmi ve cismi mimari ve şehircilik ortamlarında pek bilinen bir mimar değil. İstanbul gibi bir dünya şehrini böyle bilinmez birine emanet etmek beni bir mimar olarak biraz endişelendirdi resmen. Osmanlı mahallesi falan gibi tanıtımlar hepsi kulağa hoş gelen sözler… 21. inci yüzyılın bir megalopolisinden bahsediyoruz. Evet, yaşanabilir, yürünebilir, yeşil ve ekolojik kentler hepimizin hedefi fakat bunların hepsini birinci sınif mimari öğrencisinden de duyabilirsiniz.
    Bu şahısın arkasını iyice araştırmak gerekiyor diye düşünüyorum. Ya Zaha Hadid gibi en uçtan veyahut Sidney Rasekh gibi ismi cismi bilinmez insanlar İstanbul kurtarıcısı olarak meydana çıkarılıyor. Bu boyut projeler bir tek mimarın çizdiği veyahut gösterdiği yoldan takip edilemez. IABR yani Roterdam Bianelisi şu anda bir İstanbul mahallesini incelemekte ve buna benzer daha ileriye dönük çalışmalar var/olabilir.

    Citi Development LLC, Sidney Rasekh
    Şirket çalışanı: 1
    Yıllık geliri 100,000 Dolar

    İşte bu büyük ve deneyimli şirkete İstanbul’u vermişler yap diyorlar. Amerikalı mimar beyefendi iyi girmiş bu işlere. İçi doldurulmuş sosyal ağları sayesinde yelkenleri açmış ilerliyor. Demiş ki üstat, “fakir insanlar çalıştıkları yerin yanında yaşasınlar.”
    Yani, onları oturdukları şehir içi pahalı yerlerden ziyade çalıştıkları fabrikanın olduğu endüstri alanlarının yakınına doğru sürün oralarda otursunlar ki pahalanan merkez yerler geliştirilip butikler, kafeler açılsın her yere. Gerisi malum… Heterojenik bir İstanbul…

  • ugur-senarslan says:

    Yazılı ve görsel basında yer alan haberleri, içeriği ve özü araştırılmadan bu şekilde (direk olarak) paylaşılmasını yanlış buluyorum. Bu haberleri zaten insanlar, belirtilen kaynaklardan okuyabiliyor. Arkitera olarak sizler, bu haberlerin üzerine bir şeyler ekleyemiyorsanız (bilginin doğruluğu, içerikte yer alan konu(lar) hakkında bilgi verme vs. gibi); böylesine bir paylaşımın hiç bir anlamı kalmıyor…

  • omer-yilmaz says:

    Ben artık bıktım tekrar tekrar aynı şeyleri anlatmaktan. Yoruldum. O yüzden kusura bakmayın yorumum içim:

    Yorumunuzu Radikal’de yapın olsun bitsin. Size zorla Arkitera okutan yok.

  • talha-gencer says:

    Mr Rasekh’e gayrettepe ile Kuştepe’nin, Arnavutköy (Boğazdaki değil) ile Erenköy’ün farkını sorun: Bakalım ne yumurtlayacak?

  • omer-yilmaz says:

    Buna cevap verebileceğine emin olabilirsiniz.

Bir yanıt yazın