İnşaat Mühendisleri Odası’ndan Torun Center’daki İş Kazasına Dair Açıklama Geldi

İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Torun Center'da meydana gelen iş kazası ile ilgili bir basın açıklaması yayınladı.

Torun Center şantiyesinde meydana gelen kaza ile ilgili TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi’nin resmi internet sitesinden yapılan basın açıklamasında günümüzde süregiden inşaat anlayışı eleştirilirken iş güvenliği konusundaki eksikler bir kez daha hatırlatılıyor. Açıklamanın tam metni şu şekilde: 

BİR CİNAYET DAHA İŞLENDİ, 10 EMEKÇİ YAŞAMINI YİTİRDİ

Kısa bir süre önce SOMA’ da işlenen cinayetlerin acısı unutulmadan yeni bir cinayet daha işlendi. Torunlar GYO’ nun Mecidiyeköy’de yıkılan Ali Sami Yen Stadı’nın arazisine yaptığı TOKİ ayrıcalıklı Torun Center’de yük ve işçileri taşıyan asansörün 32.kattan zemine çakılmasıyla 10 işçimiz yaşamını yitirmiş bulunmaktadır.

Kent ve insan yaşamı hiçe sayılarak yok edilen bir yaşam çevresinde, yüksek yoğunluklu yapılaşmaların getirmiş olduğu hava kirliliği ve yeni ulaşım sorunları yaratan faktörlerle de sınırlı değildir. İnşaat yapım sürecinde işçi sağlığı ve iş güvenliği gibi konuları da sürekli olarak gözlerden uzak tutulmaktadır. Edindiğimiz bilgilere göre 10 emekçinin yaşamını yitirdiği Torunlar GYO ve alt taşeronlara ait toplam 1400 mertebesinde çalışanın bulunduğu şantiyede, fazla mesai sistemi de uygulanmaktadır.

Ne yazık ki ülkemizde yaşanan iş kazalarında (iş cinayetlerinde) hergün 4 kişi yaşamını yitirmektedir. Dünyada iş cinayetleri konusunda ön sıralarda bulunan yerimizi giderek daha da perçinliyoruz. Ülkemizde yaşanan iş cinayetlerinin 1/3’den fazlası inşaat yapım süreçlerinde ortaya çıkmakta, işçi sağlığı ve iş güvenliğine yönelik alınması gereken önlemler bir maliyet unsuru olarak görülmektedir. Bu kapsamda emekleriyle geçimlerini sağlamak için çalışan insanların, hayatta kalma hakları da giderek değersiz bir hale gelmektedir. Yapılan işlerin daha hızlı bir şekilde tamamlanması ve daha çok kazanç sağlanması anlayışı, her geçen gün işçi sağlığı ve iş güvenliğini sağlama koşullarının önüne geçmektedir.

Bu kapsamda proje ve yapı denetim konuları ile işçi sağlığı ve iş güvenliği koşulları aynı anlayışla sürdürülmektedir. Gerek inşaat yapım sürecinde çalışan emekçi insanların güvenlikleri, gerekse yapıyı kullananların güvenlikleri tamamen boşluğa bırakılmış oluyor.

İnsan ve çevre güvenliğini yok sayan rantçı anlayışın mutlaka terkedilmesi gerekmektedir.

  • İş güvenliği uzmanlarının ücretleri müteahhitler tarafından ödenmektedir. Bu sistem değişmelidir.
  • TOKİ uzantılı inşaatların denetimleri sorunludur. Bilime, bilgiye ve uzmanlığın sertifikalandırıldığı bir sistemin kurulmasına önemli ölçüde ihtiyaç vardır.
  • Çoğu kez işlerin daha hızlı yapılması anlayışıyla sıkıştırılarak yapılan iş programlarında bulunan pek çok farklı işin, bir biri için büyük riskler oluşturduğu görülmektedir. Bu nedenle, çalışanların çalışma koşullarını ve yaşamlarını yok sayan ve risk oluşturan bir çalışma anlayışından vazgeçilmelidir. Ayrıca iş programları ve şantiye günlük raporları, ya bulunmamakta ya da sonradan formalitenin tamamlanması doğrultusunda düzenlenmektedir.
  • Çoğu kez yüksekte yapılan çalışmalarla ilgili korkuluk sistemleri eksik veya yeterli dayanıklılıkta ve standartlara uygun olarak yapılmamaktadır.
  • İnşaatlarda yeterli ölçüde ışıklandırma yapılmadığı gibi işçi koğuşlarının temizlik ve güvenlikleri, insani ölçülerdeki barınma koşullarına uygun olarak düzenlenmemektedir.
  • İş yerlerinde insan ve yük taşıyan asansörlerin bakım ve kontrolleri, işin aksamaması veya durmaması adına genel olarak ihmal edilmektedir. Asansörlerin katlardaki kapılarına dikkat edilmemekte, bazı kapılar açık bazıları da kapalı bir şekilde tutulmaktadır.
  • Asansör kapılarının açık veya kapalı olması gibi güvenlikle ilgili olan uyarıcı levhaların çoğu zaman konulmadığı bilinmektedir.
  • Meslek odalarının zaten az olan yetkilerinin bile ortadan kaldırılarak, meslek insanı ile meslek odaları arasındaki bağlar koparılmaya çalışılmakta, yapı üretim sürecinde bulunan meslek insanlarının kullandıkları imza ve yetkileri birer formaliteye dönüştürülmektedir. Bilime ve bilgiye dayalı hizmet süreci ortadan kaldırılmıştır. İnşaatı yap ta nasıl yaparsan yap anlayışı yapılaşma sürecinin bir felsefesi olarak ortaya çıkmıştır.

Sonuç olarak;
Torunlar Center’de 10 emekçinin yaşamını yitirmiş olması ile SOMA Maden Ocağında yaşamını yitiren 301 madencinin yaşamını yitirmesi arasında bir fark yoktur. İş kazaları ve iş cinayetlerinin giderek artmasında; Yapı Denetimi eksikliğinin yanında İşçi Sağlığı ve İş Güvenliğine yönelik alınması gereken önlemlerin de bir maliyet konusu olarak görülmesinin payı oldukça büyüktür.

Etiketler

Bir yanıt yazın