İngiliz Tasarımcıların Brexit’le İmtihanı

Mimarlık ve tasarım yayını Dezeen'in girişimiyle bir araya gelen İngiliz mimar ve tasarımcılar, Birleşik Krallık'ın Avrupa Birliği'nden ayrılması durumunda tasarım sektörünün zarar görmemesi için taleplerini "Brexit Design Manifesto" adıyla yayınladılar.

İngiliz mimar ve tasarımcılar Brexit Tasarım Manifetosu’nda, Birleşik Krallık’ın Avrupa Birliği’nden ayrılması durumunda (Brexit), birliğin içinde yer almanın uluslararası alanda tasarım sektörüne sağladığı avantajları kaybedeceklerinden duydukları endişeyi dile getiriyorlar. Tasarımın Brexit’ten sonra Birleşik Krallık’ın ekonomik ve kültürel gelişimine önemli ölçüde yardım edebileceğini, ancak bunun için öncelikle hükümetin tasarım sektörüne yardım etmesi gerektiğini ifade ediyorlar.


Paula Scher’in Fast Company dergisinin “The United States of Design” temalı sayısı için yaptığı illüstrasyon

Tasarımcıların manifestoda yer alan, 5 alandaki talepleri şöyle:

Tanınırlık: Hükümet, Brexit’ten sonra, tasarım sektörünün kültürel ve ekonomik önemini kabul etmeli ve sektöre yardımcı olacak politikalar izlemeli. Özellikle, sektörün Avrupa ve dünyanın geri kalanıyla güçlü bağlarını korumasını ve geliştirmesini sağlamalı.

Eğitim: Yüksek öğrenimde tasarım desteklenmeli. Dünyanın en iyileriyle yarışabilmek, deniz aşırı ülkelerden parlak beyinleri çekebilmek için, yüksek öğrenime yatırım yapılmalı. Öğrenci değişim programları ve araştırma bağlantıları sürdürülmeli.

İşe alım: Tasarım firmaları, mevcut çizgilerini koruyabilmek için dünyanın her yerinden yetenekleri minimum bürokrasiyle işe almaya devam edebilmeli. Ve deniz aşırı ülkelerden gelen parlak öğrenciler, Birleşik Krallık’tan mezun olduktan sonra,  buradaki firmalarda çalışabilmeli; veya kendi işlerini kurabilmeliler. Birleşik Krallık’taki tasarım firmalarında daha önceden çalışmaya başlamış olan Avrupa Birliği üyelerinin ülkede çalışmaya devam etmesine de izin verilmeli.

Üretim: Küçük ve büyük üreticileri destekleyici politikalar izlenirse, tasarımcılar Birleşik Krallık endüstrilerinin güçlenmesine yardım edebilir. Hükümetin, tasarımın daha iyi, rekabetçi ürünlerin başını çekebileceğini kabul etmesi gerekli.

Fikri mülkiyet: Birleşik Krallık artık Avrupa Birliği’ndeki haklar kanununun bir parçası olmayacağı için, tasarımcılarına, haklarının uluslararası alanda minimum masraf ve bürokrasiyle korunacağına dair yeniden güvence vermeli.

Manifestonun tam haline buradan ulaşabilirsiniz.

Etiketler

Bir yanıt yazın