Cam Perdeden Bir Cephe

Snøhetta, 550 Madison Avenue binasını yirmi birinci yüzyıl yaklaşımı ile yeniden ele aldı. Bu renovasyon çalışması, New York - East Midtown bölgesi için hazırlanan yeniden canlandırma planının onaylanmasının ardından ilan edilen ilk büyük proje.

Snøhetta’nın tasarım önerisine göre binanın sahip olacağı yeni cephe, sokak için davetkar bir öğe olarak ortaya çıkarken; 1984 yılından günümüze New York silüetinin ayrılmaz bir parçası halini alan kulenin üst kısmı varlığını sürdürecek. Dahası, kamusal kullanım için yeni bir bahçe oluşturularak kamusal alan büyüklüğü neredeyse iki katına çıkarılacak.

Dünyanın en meşhur caddelerinden Madison Avenue’nun modern kimliğine yönelik ihtiyaçlarını karşılayacak olan bu renovasyon projesi, bir yandan da binaya yeniden hayat katacak. 1984’te tamamlanan, önceden AT&T Binası ve Sony Binası olarak da bilinen 550 Madison, aslen Philip Johnson tarafından tek kiracılı olacak şekilde tasarlandı. Bir buçuk yıl kadar önce binadan ayrılan Sony Corporation’dan bu yana binadaki ofis katları boş durumda. Binanın yeni tasarımı, iç mekanları da modernize ederek ofislerdeki çağdaş ihtiyaçları karşılayacak ve çalışma alanlarına yüksek kaliteli olanaklar sunacak.

Renovasyon çalışmalarının bir parçası olarak 550 Madison’da önerilen kamusal alan, barındırdığı su öğeleri ve ağaçlar ile bireyleri Manhattan’ın yoğun kent dokusundan bir müddet uzaklaştıracak bir bahçe halini alacak. 55. Cadde ile 56. Cadde’yi birbirine bağlayan kuledeki geçit, huzurlu bir kamusal alana dönüştürülecek. Komşu ek binanın kaldırılması ile bireylerin açık hava ve gün ışığına erişimi sağlanırken, kamusal alan büyüklüğü de neredeyse iki katına çıkmış olacak. Yeniden canlandırılmış bahçe, bitkilerle süslenmiş girişleri ile yoğun olarak yapılaşmış çevresine kontrast oluşturarak kendini görünür kılacak.

Snøhetta’nın tasarımı, yapının içindeki yaşamı ve canlılığı sokağa geri getiriyor. Kale benzeri cephesi ile hiç de davetkar bir kimliğe sahip olmayan 550 Madison’ın zemin katında, yapının ilk tamamlanışından bu yana binayı çevresinden daha da ayıran çeşitli renovasyon çalışmaları gerçekleştirildi. Güncellenen tasarım ile taş cephe, dalgalı bir cam perde ile değiştiriliyor. Yeni cephe ile, binanın mevcut çelik strüktüründeki işçilik ortaya çıkarılmış olacak.

Bu heybetli anıtsal yapı üzerinde uygulanan tasarım ve yapıyı yirmi birinci yüzyıl koşullarına göre güncelleyecek olan tasarım; bina, şehir ve şehir sakinleri arasındaki ilişkiyi daha dinamik hale getirecek.

Etiketler

Bir yanıt yazın