Bir Suç Aygıtı Olarak Hapishane: Saydnaya

Amnesty International ve Forensic Architecture'ın çalışmasının ürünü olan internet sitesi, muhabirlerin ve uluslararası örgütlerin giremediği Saydnaya Askeri Hapishanesi'nin 3 boyutlu modelinin içine girip mahkumların hikayesini dinlememizi sağlıyor.

Saydnaya Askeri Hapishanesi Damascus’un 30km kuzeyinde yer alıyor. Savunma Bakanlığı’nın yetkisindeki hapishane askeri polis tarafından yönetiliyor. Tutuklulara yapılan işkencelerden adı kötüye çıkmış olan Saydnaya 2011 yılından sonra rejim karşıtı göstericilerin ve rejim karşıtı olduğundan şüphelenilen askeri personelin en son varış noktası haline gelmiş. Tutukluların çoğu kapalı askeri mahkemelerde adil olmayan koşullarda yargılanarak, bazıları ise mahkemeye bile çıkamadan hapishaneye getirilmiş. Suriye’de 2011 yılında başlayan ve milyonlarca insanın ülkeden kaçmasına neden olan krizden beri, Amnesty International’ın raporuna göre 17.723’den fazla sayıda insan gözaltında öldü.

Amnesty International* ve Forensic Architecture**, beraber yürüttükleri çalışmada, hiç bir muhabire ve uluslararası örgüte açık olmayan Saydnaya Hapishanesi’nin modeli oluşturuldu. Projenin ilk aşaması olan mimari model oluşturma sürecinde alanın uydu görüntülerinden ve Aralık 2015 ile Şubat 2016 arasında Amnesty International’ın yaptığı görüşmelerin kayıtlarından yararlanılmış, sonrasında ise beş eski tutuklunun tanıklıklarına başvurularak çalışma derinleştirilmiş. 2016 yılında Türkiye’ye gelerek grupla bir dizi röportaj yapan ekip; eski tutuklulara hikayelerini anlatmak için fırsat vermeyi ve girilemeyen hapishanede olanları dünyaya duyurmayı amaçlıyor. 

Projenin internet sitesine buradan ulaşabilirsiniz.

Hapishanedeki tutukluların görebildikleri alan oldukça sınırlandırılmış olduğu için tanıkların oldukça keskin seslerden kurulu olan anıları projeye dahil edilmiş. Neredeyse hiç ışık almayan hücrelere gardiyanlar girdiğinde elleriyle gözlerini kapatmak zorunda olan mahkumların mekan algıları gördüklerinden çok duydukları üzerine şekillenmiş. Hapishanede oldukça katı bir konuşma yasağı uygulandığından en küçük ses bile hafızalarda yer etmiş. Hapisanede uygulanan bu derin karanlık ve sessizliğin bir nedeni mahkumları baskı altında tutmak iken diğer bir nedeni de gardiyanların kimliklerinin ifşa olmamasını sağlamak.

Seslere dair anıların toplanması için “ear-witness testimony” denilen bir yöntem geliştirilmiş ve hapishanenin sesleri 3 boyutlu modele dahil olmuş. Bu yöntemle elde edilen seslerin internetteki modele entegre edilmesiyle modelin içindeyken gardiyanların koridorlardaki ayak seslerini bile duyabiliyoruz.

Oluşturulan mimari ve akustik model kullanılarak, tanıkların hapishanenin mimarisini ve tutukluluk süresince orada yaşadıklarını yeniden kurmaları istenmiş. Tanıklara, yapılacak röportajın içeriği ve teknolojik altyapısı açıklanarak ve ne zaman isterlerse durabilecekleri söylenerek sürece başlanmış. Eski tutukluların 3 boyutlu model üzerinde çalışan mimarları yönlendirmesiyle binanın hücreleri, ortak alanları, koridorları, kapıları ve pencereleri şekillenmiş. Binadaki objeler; battaniye, kap, mobilya ve işkence aletleri de aynı yöntemle modellenmiş ve tanıkların anlattıklarına istinaden mimari modelde yerlerine yerleştirilmiş. 

Proje sonucu oluşturulan mimari ve akustik modelden ve mahkumlarla yapılan röportajlardan kurulan internet sitesi, şimdiye kadar girilemeyen yapının bilinmeyen hikayelerini dünyaya duyuruyor. Projenin tanıtım videosunun son cümlesi oldukça kritik bir noktayı vurguluyor:

Saydnaya’da hapisanenin mimarisi sadece işkencenin yapıldığı yer olarak değil orada işlenen suçun bir aygıtı olarak ortaya çıkıyor.

*Amnesty International/ Uluslararası Af Örgütü, insan hakları ihlallerini engellemek için kurulan uluslarası bir sivil toplum kuruluşu. 1961’de kurulan Af Örgütü şu an 216 ülkede aktif.

**Forensic Architecture/ Forensic Mimarlık, devletin ve hukuki ceza sistemlerinin dışında bırakılmış ülkeler, bölgeler veya mültecilerin ölüme terk edildiği uluslararası sular gibi tanımsız alanlarda, STK’lar, aktivistler ve savcılar için mekan analizi yapıyor.

Etiketler

Bir yanıt yazın