Urban Series Vol. 1: Geri Dönüşüm

Macar Kültür Merkezi'nin düzenlediği Urban Series'in ilki 27-29 Mart tarihlerinde "Geri Dönüşüm" temasıyla Macar Kültür Merkezi'nde yapılacak.

Urban Series, konferans, workshop ve sanatı birleştirir. Kentsel dönüşüm ve şehircilik, günümüzde birçok sanat eserine de ilham vermektedir. Şehircilik uzmanların konuştukları fenomenler, sanatçıların da ilgisini çeker, onları problematik bulur ya da en azından madde olarak kullanır. Tasarım – çoğunlukla uygulanmış bir şekilde – doğal olarak yeni bakış açıların peşinde, bu yüzden tasarımcılar da yeni şehir hayatıyla derinden ilgilenmektedir. Bu tesadüfleri düşünerek etkinliğin düzenleyicisi, kendisi de aktivist ve sokak sanatçısı olan Füsun İpek kentsel dönüşümle ilgilenen tüm grupları bir araya çağırma isteğine ulaştı.

Urban Series’in temel amacı, yaratıcı insanların beraber düşünebilecek ve çalışabilecek, sanat, bilim ve ülkeler arasındaki sınırları aşan uluslararası bir düşünce merkezi oluşturmasıdır. Bizi birleştiren ana fikir: bir şehri nasıl daha iyi bir yer yapabiliriz?

Bilimsel tarafı da olduğu için Urban Series’e konferans da denebilir, ama bütün konuları yalnızca göstermek değil, tartışmak da istediğimiz için öğleden sonraları ziyaretçilerle beraber workshoplar yapılacak. Bu anlamda sunum ve workshoplar eşittir: sunucu ve ziyaretçileri bir araya getirerek 21. yüzyılın kent fenomeni hakkında birlikte düşünmelerini sağlar.

Urban Series’in her etabında birer sergi de düzenlenecektir. Sergi sadece çalışma süslü bir çerçeve içerisinde olması için değil, gerçek bir çevre yapmak amacıyla düzenlenir. Sanat eserlerinin çoğu sessiz, ama yine Urban Series’in önemli katılımcılarıdır: ziyaretçilere yol açar, daha derin düşünmeye fırsat sağlar.

22 Nisan Dünya Gününe bağlı olarak Urban Series Vol. 01’in temel kuratör konsepti, geri dönüşümdür. Ziyaretçilerin üç gün boyunca geri dönüşüm ve yeniden düşünmenin geniş alanında 10 Macar katılımcının sunumlarını dinleme, birlikte düşünme ve yeni şeyler yaratma fırsatı olacak. Mimarlik zaten alanları yeniden düşünmenin sanatı; bu yüzden bu sefer katılımcıların çoğu mimar ya da urbanist olacak, ama tasarım gibi yakın sektörlerde çalışanlar da gelecek.

Program

27 Mart Cuma: Mimaride geri dönüşüm

Levente Polyák (Contemporary Architecture Center),
Bu sunumda kentsel gelişimde yeni Avrupa etkilerinden bahsedilecektir. Vaka çalışmaları ve analizleri inceleyerek mevcut alanların ve kaynakların yeniden kullanılmasına dayanan kooperatifçiliğin şehircilikle ortaya çıkan var olan alanların ve kaynakların geri dönüştürülmesi gibi gelişmelerden bahsedilecektir. Bu sunum Budapeşte’de gerçekleşmiş araştırmaların ve çalışmaların önemine özel bir vurgu yapacaktır.

Gábor Szohr (Ujirany Landscape Architect),
Macar Milenyumunun vesilesiyle hükümet, terk edilmiş GANZ fabrikasının yıkılmasını düşünüp yerine yeni bir kültürel alan inşa etmek istedi. Bu vesile ile Budapeşte’nin merkezinde bir otopark yapılacak ve yeni bir park kurulabilecekti. Fakat, burası Macaristan’ın ilk atıl alan araştırması ve geliştirmesi olacak. Bu sunum, kötü bir şekilde atıl bırakılan bir sanayi alanının nasıl yaşanabilir bir park haline dönüştürebildiğini gösterecek ve nasıl bir geri dönüşün sağlanabileceği hakkında fikir verip mevcut hükümetin bu çalışmasına insanların nasıl tepki verdiğinden bahsedilecek ve arazinin 15 yıllık fonksiyonelliğine değinilecektir.

Júlia Oravecz (Open! Festival)
Kiralık Mağazalar Festivali’nin (2014) açılmasıyla uzun zamandır uygun mağazalarının girişimciliğinde kendilerine zemin katta alan açmaya hazırlanıyorlar. Katılımcı girişimler şehircilik, kültür, bilim, tasarım ve yaşam tarzı gibi çeşitli alanlarda yaşam tarzlarından oluşan yeni fırsatlardan bahsedecekler. Onların bu girişimciliği ile şehircilik döngüsünün geri kazanılması amaçlanmıştır. Bu projeler, fiziksel varlığın avantajları ve dezavantajlarından bahsederken düşürülmüş riskler sayesinde sürekliliğin sağlanmasını anlatacaktır. Mağaza sahipleri, kişisel ağlarıyla birlikte güvene dayalı ajans hizmetinden faydalanmak için yerlerini aldılar.

28 Mart Cumartesi: Büyük şehirlerdeki küçük topluluklar

Zsófia Szonja Illés (Collective Plants)
Bütünleşik Bitki Örtüsü orjinaline uygun kalınarak aylar süren bir sanat projesi olarak Zsófia Szonja Illés tarafından 2013 güz döneminde başlatılmıştır. Bu tarihten beri bu girişim bir bütünlük içinde ilerledi ve gelişim gösterdi.Çeşitli alanlardan (yazarlar, çizerler, fotoğrafçılar, küratörler, aktivistler, çevreciler gibi) katılan aktörler, Bütünleşik bitki örtüsü üzerine düşünüp şehirciliğin besleyici değerleri üzerine çalıştılar. Toplum faliyetleri aracılığıyla (Atölyeler ve ücretsiz turların düzenlenmesi gibi) şehirlerde yaşayan insanları bulundukları yerden alarak yakınlardaki doğaya ve doğal kaynaklarla üretilmiş besinleri (örneğin vahşi yaşam gibi) görmeleri amaçlanmıştır. Bunlar aslında şehirlerde de olabilecek şeyler. Bütünleşik Bitki Örtüsü çalışmasının kurucusu olan Zsófia Szonja Illés tarafından toplulukların çeşitli aktiviteleri doğrultusunda oluşan bu birikimden faydalanarak önemli bilgiler verip fotoğraf/video gösterimi yapacaktır.

Gábor Szohr (Ujirany Landscape Architect),
Teleki Meydanı, Budapeşte’nin eski ve apartman şeklinde yerleşimşin görüldüğü meydanlarından birisidir. Yerleşim yeri şehrin en dezavantajlı mahalleleri ile çevrilidir. Kapsayıcı ve toplum temelli planlama süreciyle bütünleşik park tasarımını geliştirerek daha düzenli bir yaşamın tasarlanması amaçlanmaktadır. 10 haftayı kapsayan atölye dizileri ile ilgilenen herkesin katılımına açıktır. Posterdeki soru olan “Teleki meydanı nasıl bir görünüme sahip olmalı?” sorusu komşular tarafından oluşturuldu. Genel itibarı ile bu tasarım sürecinin algılanabilmesi hedefinin haricinde, Teleki Meydanı Derneği, Teleki meydanının yönetimi ve sürekli iyileştirme konusunda katkı sağlamaya devam edebilmek için tasarım sürecinde emek veren halk tarafından kurulmuştur.

Balázs Szőllőssy (Valyo – City&River Association)
Valyo – Şehir & Nehir Derneği’nin adı Şehir ve Nehir kelimelerinin Macar karşılıklarının birleşiminden gelmektedir. Bu dernek çalışanları sivil aktivistlerden, mimarlardan, şehir tasarımcılarından ve kültürel organizatörlerden oluşmaktadır. Amaçları az olan kaynakların iyi yönetilmesini sağlayarak gelişim çalışmaları yürütmek ve devamlılık sağlamaktır. Grubun nihai amacı vatandaşların zihinsel harita üzerinde nehrin virajının değiştirilmesidir. Hedeflerine ulaşmak için farkındalığın arttırılmasının sağlandığı etkinlikler planlayarak şehrin binalarını, kültürünü ve sanatını ilerletmek için çalışılmaktadır. Bu sunumda Valyo çalışmasının uluslararası yapısına değinilecektir.

29 Mart Pazar: Yaşanabilir bir çevre için tasarım

Samu Szemerey (Design Terminal,Contemporary Architecture Center),
Bu sunumda, yeni nesil teknolojilerin ışığı doğrultusunda şehirler üzerindeki kentsel yönetimin etkisi incelenecektir. Akıllı şehrin popüler kavramlarının gerçek uygulamaları ile genel kavramları yan yana ve eleştirel bir bakış açısıyl ele alınmıştır. Bir vaka çalışması ve olası yenilik stratejisi olarak, Budapeşte’de Tasarım Terminali Smart City laboratuvarı programı sunacaktır.

Janka Csernák & Anna Baróthy (S’39 Hybrid Design Manufacture),
S’39 Hibrit Tasarımının Üretimi Budapeşte merkezli sanatkar ve tasarımcıların birlikte sürekli değişim gösterebilen bir yapılanma olarak 2004 yılında ortaya çıkmıştır. Çalışmalarımız karmaşık, geniş ölçekli artistik yaklaşımları, sanat bağlantıları, tasarım ve eğitim konularına odaklanmıştır. Bizim ürettiğimiz enstelasyon, iç mekan, cephe, ürün tasarımı veya kamusal sanat projeleri genellikle mekansal konularda güçlü bağlantılara sahiptir. Çekirdek üyelerimizin yanı sıra, sık sık davetli sanatçılarla, mimarlarla, sanat ve tasarım öğrencileri ile çalışıyoruz. 10 yıllık çalışması boyunca, merkezi konumdaki stüdyo sunumlar, atölyeler, sergiler için bir mekan ve tüm kreatif insanlar için de ilham veren bir buluşma noktası olmuştur.

Anna Göttler, Éva Tornyánszki, Júlia Oravecz (Kulturgorilla)
Growing number of people around the globe ‒ citizens, communities, designers ‒ thinking how we can share the surplus still looked as waste by many of us fair. In its presentation Kulturgorilla shows a dozen of innovative bottom up interventions as best practices as answer including the 21 “fairteiler” in Berlin over the Green box of Pécs and the South African streetshop or the currently Istambul based Paul Ketz’s deposit ring. After the presentation we invite you for a talk and brainstorming: how would you re-destribute, recycle the still edible food, usable things in a fair way?

Sunumlar (İngilizce) her gün 12:00-14:00

Atölye çalışmaları her gün 14:00-19:00

Giriş ücretsiz.

Mekan: Macar Kültür Merkezi, İstiklal Cad. No: 213, Beyoğlu
Tel: 02122438288
E-posta: urbanseries.istanbul@gmail.com
Web: urbanseries.org
Facebook, Twitter: Urban Series

Etiketler

Bir yanıt yazın