Katılımcı, Bodrum Sağlık Vakfı Fizyoterapi ve Hidroterapi Merkezi Ulusal Mimari Proje Yarışması

Doç.Dr. Aktan Acar, Ece Nur Maksut, Yetkin Erce Ecer, Betül Çakır ve Melike Zeynep Yiğit'in Bodrum Sağlık Vakfı Fizyoterapi ve Hidroterapi Merkezi Ulusal Mimari Proje Yarışması için hazırladığı proje.

“Bütün, parçaların aritmetik toplamından fazla bir şeydir”
Aristo

Tıpkı beden gibi mimari yapı da unsurlarının toplamının ötesine geçer. Her bir parçanın tek tek görevini yerine getirebilmesinin koşulu diğer parçalarla olan ilişkisidir.

Fizyoterapi ve hidroterapi disiplinleri, bedeni, sağlığı, hastalığı ve tedaviyi bu bütüncül perspektifle ele alabilen alanlardır. İnsan beyninin yarattığı, sahip olduğu plastisiteyi bütün bedenin işlerliği ve işlevselliği ile birlikte gören, değerlendiren, tedavi eden bu alanların mimari mekânları, ihtiyaç listesi ile analojinin ötesinde bir bağ kurabilmelidir.

Tedavi bilimsel bir süreçtir, ancak iyileşme karar, irade ve çaba üzerine inşa edilir. İyileşme aynı zamanda, kültüreldir. Bu topraklarda iyileşme kültürü birbirinin derdine ortak olmayı, temiz havayı, doğal ışığı, toprak ve bitkilerle ilişkiyi içerir. Mimari mekânın bu iyileşme çabasını güdülemesi, teşvik etmesi, desteklemesi; iyileşme kültürüne fırsat vermesi beklenir. Bu anlamda fizyoterapi ve hidroterapi için tasarlanmış mekânlar sadece erişilebilirlik sağlaması yeterli değildir. Mekânlar, bütüncüllüğün vücut bulduğu ve kullanıcıya, farkında olmasa bile, yaşattığı iyileşme fırsatına dönüşmelidir. Kullanıcı, kendini mekanik bir sistem içinde herhangi bir unsur olarak değil, iyileşmeye ve iyileştirilmeye değer bireyler, toplumsal varlıklar olarak hissedebilmelidir.

Proje, bu perspektifle 4 ana ekseni öne çıkarma gayretindedir. Temiz hava, doğal ışık, bitkisel yaşam, birlikte herkes için fiziksel ve psikolojik iyilik hali. Bu eksenler yapının tüm kullanıcıları, sağlık personeli, idari personel, hastalar ve hasta yakınları için nitelikli mekân üretmek için benimsenmiştir.

Yapı, Alt zemine yerleşen (-4.5 Kotunda) bir iç avlu etrafında örgütlenmiş, en dışta ise çift cidarlı giydirme cephe – dış iskelet (Lattice) ve onu saran bitkisel yaşamla tamamlanmıştır. Dış iskelet aynı zamanda terapötik – panoramik bir rampayı taşımaktadır. Rampa yapıyı farklı kotlarına hizmet vermekte, çatıdaki dinlenme teraslarında son bulmaktadır.

Nemli ve sıcak bir coğrafyada, hidroterapi gibi nemli ve sıcak bir program için bölgenin mimari kültürünün pasif iklimlendirme ilkeleri benimsenmiştir. Alt zemindeki avlunun etrafında yükselen yapıyla beraber soğutma bacası olarak çalışacaktır. Yapıyı saran dış iskelet ve onu kaplayan bitkisel yaşam hem binayı hem de avluyu gölgeleyecek ve serinletecektir. Terapi ve tedavi havuzlarıyla dış mekan bağlantısı vurgulanan fizyoterapi alanları bu avluya açılmaktadır.

Tedavi alanları, idari birimler ve tüm ortak mekanlar doğal ışık ve temiz hava alacak biçimde konumlandırılmıştır. Doğrudan cephelere erişimi olmayan mekanlar için ışık kuyuları oluşturulmuş ve ışık ve hava buralardan alınmıştır.

Yapıyı saran 3, hatta içinde yaşandığı için 4 boyutlu ızgara farklı katmanlardan oluşmaktadır. Kütleye temas ettiği yerlerde giydirme cephe olarak pencere – duvar katmanı oluşturmaktadır. Cephe alüminyum kompozit panel giydirme olarak planlanmıştır. Dışarı doğru ikinci ızgara katmanı ise yapıyı saracak bitkisel yaşama ev sahipliği yapacaktır. Bu iki katman arasında kalan bölüm kuzeybatı ve güneybatı cephelerinde dolaşan rampayı taşımaktadır. Bu rampa çatı ve teraslara kadar ilerleyerek kullanıcıların bina boyunca, yeşil-bitkilendirilmiş panoramik bir rotada sürekli bir keşif yolculuğu yapmasını sağlar. Rampa bir yandan fizyoterapi ve hidroterapi birimleri arasında erişimi olanaklı kılar. Çatıya ulaştığında ise yine ızgara içine yerleştirilmiş 3 tane seyir – dinlenme terasına açılır. Rampa bir erişilebilirlik çözümü olarak eklenmemiştir. İyileşmenin fiziksel (hareket-yürüme-doğa ve yeşille buluşma) unsurlarını yapının her katmanında çoğaltma, bu binayı tedavinin parçası haline getirme çabasıdır.

İçindeki mekanlarla beraber yükselen doğal yaşam kaplı bu katman, içine yerleştiği topoğrafyayı da 3.boyuta taşıma iddiasındadır. Arazinin doğusunda yer alan park alanının zamanla nitelikli bir kentsel rekreasyon alanına dönüşeceği öngörülebilir. Binanın, bu yeşil dönüşüme örnek olacak, çok boyutlu yaşama kaynaklık edecek bir çekirdek, odak noktası olması hedeflenmiştir. Binanın zaman içinde fiziksel, psikolojik ve duygusal iyilik haline adanmış, doğal yaşamla yapılı çevrenin birlikteliğini vurgulayan, yaşam dolu kentsel bir odağa, imge yapıya dönüşmesi arzu edilmektedir.

Binanın etrafındaki topoğrafya da bu anlayışla biçimlendirilmiştir. Park alanında arsaya doğru uzanan ve cami tarafındaki dolgunun eğiminin de biçimlendirdiği bir su izi görülmektedir. Bu iz, yağmurlu günlerde meydana gelecek su hareketi hakkında ipucu vermektedir. Zemin etüd raporunda da yağmur miktarı ve arazinin yapısı hakkında uyarılar bulunmaktadır. Buradan hareketle doğal bir çözüm olarak, yağmur suyunun kademeli olarak toprağa süzülebileceği teraslar oluşturulmuştur. Bu terasların bitkilendirilmesiyle su akışı daha kontrollü hale gelecek, erozyon azalacaktır. Yapıyı saran bitkilerin bu verimli alandan beslenmesi hedeflenmektedir.

Yapı, değişken akslarda açıklıklar geçen betonarme taşıyıcı sistemle inşa edilecektir. Çelik dış ızgara, giydirme cephenin iskeletini de oluşturmaktadır. Yapının yerleşimi, avlusu, bitkilendirilmiş dış iskeleti, çapraz havalandırmaya olanak veren dış açıklıkları sayesinde pasif iklimlendirmeye imkan vermesi hedeflenmiştir. Ancak mekanik olarak da desteklenmesi gerektiği açıktır. Enerji için solar panellerden destek alınacaktır. yoğuşmalı ve verimli kazanlarla ısıtma sağlanması öngörülmüştür. Soğutma için değişken debili VRF sistemleri önerilmiştir. Isıtma ve soğutmada havuzlardan tahliye edilen suyun kullanılabileceği öngörülmüştür.

Dış iskelet yağmur suyunu toplanmasına destek olacaktır. Toplanan su avludaki ve iskelet üzerindeki bitkiler için kullanılacaktır. Yapıda gri ve siyah pis su ayrı ayrı toplanacak, gri su arıtma sisteminden geçirilerek yandaki parka ve dış çeperdeki bitkilerin sulanmasında kullanılacaktır.

Etiketler

Bir yanıt yazın