Austin Light Rail, dünya standartlarında kentsel ve mimari tasarımla şekillenen ve kentsel hareketliliği yeniden tanımlayan dönüştürücü bir vizyon olarak öne çıkıyor.
Görselleştirmeler: WAX Architectural Vizualizations
Austin Transit Partnership (ATP) tarafından yürütülen Austin Light Rail projesi, kent içi ulaşımı güçlendirmek, toplulukları birbirine bağlamak, kamusal alanları iyileştirmek ve Austin’in gelişen kentsel dokusuyla bütünleşmek amacıyla tasarlanmış.
ATP’nin UNStudio, HKS ve Gehl ile iş birliği içinde geliştirdiği tasarım çerçevesi, hafif raylı sistemin Austin’in mahalleleriyle nasıl uyum içinde olacağını belirlerken insan odaklı altyapıya ve dinamik kamusal alanlara öncelik veriyor.
Austin Light Rail, kent sakinlerinin şehir içinde ulaşımını köklü bir şekilde değiştirecek. Yaklaşık 16 km uzunluğundaki demiryolu ağı, 15 istasyondan oluşan birinci aşaması öncelikli olarak hayata geçirilecek. Bu sistem, insanları büyük iş merkezlerine, eğitim kurumlarına ve Austin’in simgesel noktalarına bağlayarak kentte yepyeni bir toplu taşıma deneyimi sunacak.
Proje kapsamında, genişletilmiş yaya ve bisiklet yolları, gölgeli kentsel koridorlar için artırılmış ağaç gölgelikleri ve Lady Bird Gölü üzerinde yeni bir köprü inşa edilecek. Bu yenilikçi sistem, Austin’in ulaşım altyapısını geliştirmenin yanı sıra, kentin yaşam kalitesini artırarak daha sürdürülebilir ve erişilebilir bir kent ortamı yaratmayı hedefliyor.
ATP, UNStudio, HKS ve Gehl liderliğindeki danışmanlık ekibiyle işbirliği içinde, sistemin kentin karakterini yansıtmasını sağlamak için kapsamlı toplumsal erişim çalışmaları yürütmüş.
Bu çalışmalar sezgisel ve çok modlu bağlantıya öncelik veren bir tasarım çerçevesi geliştirirken sosyal etkileşim, yerel iş aktivasyonu ve Austin’in benzersiz kimliğinin ifadesi için canlı transit merkezlerini teşvik etmiş.
Kapsamlı araştırmalar sonucunda, bireysel kullanıcı deneyimlerinden sistemin genel işleyişine ve sahaya özgü fırsatlara kadar farklı ölçeklerde performans hedefleri belirlenmiş. Bu hedefler doğrultusunda geliştirilen tasarım ilkeleri, kapsayıcılık, komşuluk entegrasyonu ve sürdürülebilirlik esaslarına dayanarak şekillendirilmiş:
Her istasyon, çevresindeki mahalleye uyum sağlayacak şekilde tasarlanarak, toplumu kucaklayan ve alternatif ulaşım türlerini teşvik eden çeşitli kamusal alanlar oluşturacak.
Ağaçlarla çevrili sokaklar ve gölgeli kamusal alanlar gibi sürdürülebilir çözümler, daha konforlu ve davetkar bir kentsel ortam yaratılmasına katkı sağlayacak.
Sistem, çok modlu ulaşımı desteklemek amacıyla yaya, bisiklet ve toplu taşıma ağlarıyla entegre bir şekilde çalışacak.
Tasarım ekibi, her unsurun konfor, güvenlik, yönlendirme ve bilişsel algıyı güçlendirmesinin yanı sıra tüm kullanıcılar için erişilebilirliği artırmasını sağlamak amacıyla bu prensipleri sistem genelinde uyguluyor.