Dünyadan Yaban Hayatı Köprüleri

"Yaban Hayatı köprüleri, altyapılarla parçalanan yaşam alanları için bir çözüm olabilir mi?" sorusu son zamanlarda üzerine sıkça kafa yorulan bir konu.

Dünyanın pek çok yerinde yaban hayvanlarının yaşam alanlarına yapılan yollar ekosistemleri bölüyor ve yaban hayvanlarının hareketlerini, beslenmelerini, suya ulaşmalarını engelliyor. Pek çok hayvan yaşam alanlarını parçalayan otoyollarda karşıdan karşıya geçmeye çalışırken ölüyor. 

Parçalanmış habitatlarda yaşayan hayvanların ve bitki türlerinin hareket edebilmesini sağlayan koridorlar göç eden veya belli kaynaklara ulaşmak için yolculuk etmesi gereken türler için geliştiriliyor. Yapılan araştırmalar küresel ısınmanın hava sıcaklıklarını her sene arttırdığı bu günlerde giderek daha fazla hayvanın yer değiştirmeye başladığını gösteriyor. Fakat koridorların başarı oranı her zaman aynı olmuyor çünkü her yaşam alanının ve canlılarının kendilerine özel davranışları var. Koridorların başarısı ancak yıllar içinde köprüden geçen hayvanların türlerindeki çeşitliliğin ve sayılarındaki artışın takibiyle saptanabiliyor.

Geçtiğimiz günlerde Orman ve Su İşleri Bakanlığı’ndan “Kuzey Marmara Otoyolu üzerine inşa edilen köprü ile habitat bölünmelerinin önüne geçileceği” duyurusunu yaptı


Kuzey Marmara Otoyolu üzerine inşa edilen yaban hayatı köprüsü

Bir kısım uzman parçalanmış habitatları birbirine bağlamak için inşa edilen koridorların, yanlış yerleşim ve altyapı kararlarının doğurduğu sonuçların önüne geçmekten oldukça uzak olduğunu belirtseler de şu an için koridorlarda umut görenler ve destekleyenler çoğunlukta. Koridorları, altyapı projelerinin ekolojik bağlamda değerlendirilmesine dair bir adım olarak görenler de var.

Biz de bu vesileyle dünyadan bazı ekolojik köprüleri derledik. Buyurunuz:

Orman Ekosistem Köprüsü, Gülek Boğazı, Mersin:


Türkiye’de yapılmış bir uygulama olan köprü Akdeniz’i İç Anadoluya bağlayan Gülek Boğazı üzerinde inşa edilmiş. Başlangıçta yolu heyelandan korumak için inşa edilen köprü sonrasında Karayolları Bölge Müdürlüğü ve Orman Genel Müdürlüğü’nün iş birliği çerçevesinde “Orman Ekosistem Köprüsü” olarak yeniden düzenlenmiş.

Banff National Park & Lake Louise’i bağlayan yaban hayatı köprüsü, Trans-Canada Otoyolu, Kanada:

Kanada’daki Banff Ulusal parkı Trans-Canada Otoyolu tarafından bölünüyor. Yol boyunca inşa edilen 24 tane yaban hayatı geçiş noktası (ikisi yukarda, 22 tanesi aşağıdan) bölünen parçaları birbirine bağlıyor. Köprülerin verimini ölçmek için 25 senedir kullanılan hayvan takip sistemleri, parkta yaşayan 10 memeli türünün (bunların arasında geyik, kanada geyiği, kara ayı, boz ayı, dağ aslanı, kurt, mus ve çakalda var) geçitleri kullandığını tespit etmiş. Yapılan araştırma hayvanların geçitleri yaygın olarak kullanmaya başlamasının zaman aldığını göstermiş.

Veluwe Ulusal Parkı, A1 Otoyolu, Hollanda:

Hollanda’da 66’nın üzerinde yaban hayatı geçidi bulunuyor. Alttan veya üstten olabilen geçitler nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan Avrupa porsuğunun yanı sıra bölgede yaşayan yaban domuzları ve geyikleri de koruma altına alıyor. Kuzey-Batı Avrupa’daki en büyük ova olan Veluwe Parkı ortalama 50 metre genişliğinde 9 geçit içeriyor, geçitler parkı kesen yolların üzerinde yer alıyor.

Pronghorn Göç Koridoru’ndaki Trapper’s Point üst geçidi, Wyoming Eyaleti, ABD

Çatalboynuzlu antiloplarının Grand Teton Ulusal Parkı’ndan güneye yaptıkları 273 kilometrelik göç yolculuklarında birçok zorlukla karşılaştıkları biliniyor (çitler, nehirler, yüksek dağlar); fakat bunların en zorlusu Highway 191’i geçtikleri nokta. Burası coğrafik olarak bir darboğaz. İki dere birbirine yaklaşarak hayvanları dar bir kara parçasına sıkıştırıyor ve geçişler ancak Trapper’s Point denilen bu darboğazdan yapılabiliyor, ki arkeolojik kazılar buranın çok eski zamanlardan beri antiloplar tarafından kullanıldığını gösteriyor. Köprü her yıl göç eden binlerce antilopun tehlikesiz bir şekilde yolu geçebilmesi için yapılmış.

Keechelus Gölü, Washington Eyaleti, ABD

Köprü; ABD’nin kuzey eyaletlerini doğu-batı yönünde tüm bir kıtayı geçerek birbirine bağlayan Interstate (I-90) otoyolu üzerinde inşa edilen yaban hayatı köprülerinden biri. ABD’nin “dünyadaki en hayvan dostu yol” olmasını amaçladığı otoyol üzerinde 24 yaban hayatı geçidi inşa edilmesi planlanmış. Proje kapsamında, halihazırda var olan bazı su kanalların eğimini değiştirerek daha kolay geçilebilir hale getirmek de var.

B38 Birkenau, Almanya

Avrupa’nın en geniş karayolu ağlarından birine sahip olan Almanya’da da 30’dan fazla “yeşil köprü” bulunuyor ve daha fazlasının inşa edilmesi planlanıyor. 

Eco-Link@BKE, Singapur

62 metre genişliğindeki köprü Bukit Timah Doğal Rezervi ile Central Catchment Doğa Rezervi’ni birbirine bağlıyor. Bu iki rezerv 1986’da Bukit Timah Expressway (BKE)’nin inşa edilmesine kadar birbiriyle bağlantılıymış. 30 yıl sonra iki habitat yaban hayatı köprüsüyle tekrar bağlanmış. Köprü inşa edildikten sonra elde edilen bulgular ümit vadediyor. Şimdiye kadar Aralarında armadillo, misk kedisi ve sincaplarında olduğu pek çok hayvan köprüde kurulan kameralarından görüntülenmiş.

Köprünün sadece yürüyen hayvanların değil uçanların da tercih ettiği bir geçiş bölgesi olduğu söyleniyor. Ses kayıtlarından kuşların ve yarasaların da köprüyü tercih ettikleri tespit edilmiş.

Singapur’daki Ecolink’i diğerlerinden ayıran bir özellik ise köprüyü insanların da kullanabilmesi. Yaban hayvanlarının alışma döneminden bir süre sonra köprü insanlara da açılmış. Bu uygulama çoğunlukla tercih edilmiyor, çünkü insanların girdiği bölgelerden yaban hayvanları uzak duruyor.

Christmas Island National Park, Avustralya:
 

Avustralya’nın Christmas Adası’nda yaşayan kırmızı yengeçler her sene yağmur ormanlarından denize doğru, yavrulamak için yolculuğa çıkıyorlar. Her yıl yaklaşık 500.000 yengeçin bu yolculuk sırasında arabalar tarafından ezilerek öldürüldüğü tahmin ediliyor. Chrismas Adası Parkı tarafından inşa edilen köprüler ise binlerce yengecin denize ulaşmasına yardımcı oluyor.

Etiketler

1 Yorum

Bir yanıt yazın