Bauhaus’un Bilinen Tek Kadın Grafik Tasarımcısı Söre Popitz

Bauhaus’un 100. Yılı kapsamında okulun öğrencilerinden, ismini az duyduğumuz grafik tasarımcı Söre Popitz’in çalışmalarını inceliyoruz.

Bauhaus’ta László Moholy-Nagy ve Herbert Bayer’in öğrencisi olan Söre Popitz (Irmgard Sörensen-Popitz), Jan Tschichold ile tipografi çalışmaları yaptı. Söre Popitz (1896–1993), Bauhaus’un bilinen tek kadın grafik tasarımcısı.

Ne zamandan beri resim yapıyorsunuz sorusuna “düşünebildiğimden beri” yanıtını veren Popitz 1924-1925 yılları arasında Bauhaus öğrencisi oldu. 1924 yılına kadar Akademie für Graphische Künste und Buchgewerbe Leipzig’de grafik tasarımı eğitimi sırasında kitap tasarımı ve tipografi dersleri alarak reklam grafikleri üzerine uzmanlaşıyor. 1920 yılında öğrencilerin katıldığı bir poster yarışmasında soyut tasarımı ile birinci oluyor.

Weimar’daki Bauhaus’a gittim, çünkü benimle aynı fikirde olan insanlarla tanışmak istedim.

1924 yılının Ekim ayında her öğrenci için zorunlu bir ders olan hazırlık dersini alıyor. László Moholy-Nagy, Paul Klee ve Wassily Kandinsky gibi Bauhaus’un ünlü hocalarından çizgi ve renk kompozisyonu dersleri alıyor. Bu dönemde ürettiği işlerin hocalarının etkisinde kaldığı görülüyor.

Hazırlık yılının ardından kadın öğrenciler, çoğunlukla dokumaya yönlendiriliyordu. Söre Popitz, Bauhus’un 1925 yılında Dessau’ya taşınmasının ardından okuldan ayrılarak Liepzig’de reklamcılık alanında serbest grafik tasarımcısı olarak çalışmaya başlıyor.

Popitz, yakın arkadaşı Charlotte Selver-Wittgenstein’ın yerel jimnastik stüdyosu için bir reklam posteri tasarlıyor. Posterde Bauhaus’taki hocası Moholy-Nagy’nin formlarına yakın net ve geometrik ızgara düzenine yerleştirdiği kısa ve öz yazıların tipografisinde ise önceki okulunda hoca olan Jan Tschichold’in etkisi görülüyor.

Söre Popitz’in jimnastik stüdyosu için tasarladığı reklam posteri.

Thüngia isimli ev gereçleri firması için reklam tasarımları gerçekleştiren Popitz, reklamlarda kullanılmak üzere bir dizi insan figürü de tasarlıyor. Popitz’in için tasarladığı reklam afişindeki tipografi, modern tüketicinin Thüngia’nın mutfak ürünlerini satın alarak konutuna modernlik ve işlevsellik kazandırabileceği mesajını veren ince siyah ve sade çizgilere sahip.

Söre Popitz’in Thüngia’nın mutfak aletleri için tasarladığı reklam afişleri.

Popitz’in afişindeki geleneksel ve modern giyim tarzındaki soyut kadın ve erkek figürleri, ürünün müşteri kitlesinin çeşitliliğine işaret ediyor. Eğlenceli geometrik çubuk figürler, Bauhaus hocası Oskar Schlemmer’in Triadic Ballet sahne gösterisi için 1920’de tasarladığı figürleri çağrıştırıyor.

Bauhaus hocası Oskar Schlemmer’in Triadic Ballet için kostüm tasarımları, 1920-22.

Popitz, Otto Beyer için tasarladığı bir reklam broşüründe Moholy-Nagy’un (Jealousy, 1924-27) tekniğine benzer bir fotomontaj tekniği kullanıyor. Açık renkli kağıt üzerine ince ve kabartmalı çizgilerle kadın figürlerini işliyor. Popitz’in kadınları, farklı yaş gruplarından ve farklı giysiler giyiyorlar. Her bir figürün elinde sayfaları açık, büyük bir yayın bulunuyor.

Solda: Söre Popitz’in tasarladığı reklam broşürü. Sağda: Bauhaus hocası László Moholy-Nagy çalışması “Jealousy” 1924-27.

Bu tasarımla Popitz, her kadının okuyabilmesini ve Otto Beyer’de kendilerini bulmasını öneriyor. Figürlerinin çeşitliliği, derginin sıradan kadın yerine her kadına hitap etmeye çalıştığını gösteriyor.

Serbest grafik tasarımcısı olarak, Leipzig’deki yayınevi Otto Beyer ile 20 yıl boyunca işbirliği yapıyor. Burada yayımlanan “die neue linie” (yeni çizgi) isimli yaşam stili dergisinin ilk sayısının kapağı Moholy-Nagy tarafından tasarlanıyor. Kapakta kürk mantolu bir kadının geniş cam pencereden dışarı baktığı görülüyor. Dergi, modern mimarlık ve modern kadın arasında bağlantı kuruyor.

Die neue linie için yalnızca 1931’deki kapağı tasarlayan Popitz’in illüstrasyonları, kolajları, arka kapak tasarımları ve reklam sayfaları gibi tasarımları dergide yer alıyor.

Fotomontaj tekniği ile arkaplana dağ manzarasını yerleştiren tasarım, Moholy-Nagy’un çalışmalarına işaret ediyor. Kapakta karlı zirvelerin olduğu manzaraya karşı kısa kesilmiş saçları ve şapkasıyla modern giyim tarzına sahip kadının balkonda durduğu görülüyor. Bu balkon, beyaz duvara bağlanan üç ince yatay çubuktan oluşuyor.

Solda: Söre Popitz’in “die neue linie” dergisi kapak tasarımı, 1931. Sağda: Bauhaus’un kurucusu ve yöneticisi Walter Gropius’un tasarladığı Dessau’daki Bauhaus binası balkonu.

Popitz, Dessau’daki Bauhaus binasının beyaz duvarlı öğrenci yurtlarına vurgu yapıyor. Bu modern mimarlık detayının kapakta yer alması, derginin bu sayısındaki içerikle uyumlu oluyor. Çünkü, bu sayıda Dessau’daki Bauhaus binasının mimarı, tasarım okulunun kurucusu ve yöneticisi Walter Gropius’un bir makalesi de yer alıyor.

1933 yılından sonra Söre Popitz, Verlag Otto Beyer için tasarımlara devam etmesinin yanı sıra kendisi için çizimler yapıyor. Bu dönemd çok sayıda çiçek resmi yapıyor fakat çalışmalarının çoğu savaş yıllarındaki hava saldırılarında zarar görüyor. Popitz, savaştan iki yıl sonra Frankfurt’a taşınıyor.

Insel-Bücherei kitap serisinin kapakları için 1950 ve 1960’larda tasarladığı desenler, önceki stilinin özelliklerini taşıyor: yoğun yaprak kümeleri, fırça izleri, koyu mavi dalgalar.

Kişisel arşivi gibi yayınevi Otto Beyer’in de savaşta hasar görmesi nedeniyle, Söre Popitz’in çalışmalarının kapsamı bilinmiyor.

Tasarımcı, günlüğünde tuttuğu notlarda, Bauhus’un yeni mottosu olan “art and technology—a new unity” fikrine katılmadığını belirtiyor.

1956’da informel sanat stilinde soyut kompozisyonlarla resme geri dönüyor. Bu yıllar, Söre Popitz’in resim sanatındaki en üretken dönemi oluyor.

1950’lerde Batı Almanya’da güçlü bir akım olan Informel Sanat akımının izinden Wilhelm Imkamp, Fritz Winter ve Wolfgang Schulze (Wols) gibi diğer erken Bauhaus dönemi öğrencilerinin de gittiği görülüyor.

Söre Popitz’in çalışmaları, 2011 yılından beri Bauhaus Dessau Foundation koleksiyonunda yer alıyor. Çalışmalarından bazıları 2014/15 yıllarındaki “Bauhaus. The Art of the Students” sergisinde ziyaretçilerle buluştu.

Etiketler

1 Yorum

Bir yanıt yazın